Dolar
38,2056
0,32%
Euro
44,025
1,79%
Sterlin
51,2907
1,16%
Bitcoin
3.362.057
3,59%
BİST-100
9.300,54
-0,18%
Gram Altın
4.199,079
3,33%
Gümüş
32,74
1,00%
Faiz
48,12
-0,48%

Güvenli liman altın rekor kırdı: Ons altın 3 bin 400 doları ilk kez aştı

Altın fiyatları, küresel ekonomik endişelerin ve jeopolitik gerilimlerin etkisiyle rekor seviyeye ulaştı. Doların zayıflaması da yükselişi destekledi. Ons altın 3 bin 400 doları aşarak tarihindeki en yüksek seviyeye ulaştı. Gram altın ise 4 bin 180 lira ile rekor kırdı. ABD Başkanı Donald Trump'ın tarife politikaları ve ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı hakkındaki söylemlerinin etkisiyle gerileyen dolar endeksi ise, 97,9 ile Mart 2022'den bu yana en düşük seviyesini gördü.

21.04.2025 15:41Güncelleme: 21.04.2025 16:09
Güvenli liman altın rekor kırdı: Ons altın 3 bin 400 doları ilk kez aştı
16px
32px

Altın fiyatları, küresel ekonomik endişelerin ve jeopolitik gerilimlerin etkisiyle rekor seviyeye ulaştı. Doların zayıflaması da yükselişi destekledi.

Spot altının ons fiyatı, Asya piyasalarında yüzde 2,3 artışla 3 bin 403 dolara yükseldi ve rekor tazeledi. ABD altın vadeli işlemleri de yüzde 2 primle 3 bin 396,10 dolara çıktı.

GRAM ALTIN NE KADAR?

ABD'de ons altın tarafında yaşanan yükselişin ardından Türkiye'de altının gram fiyatı da rekor kırdı. Gram altın yeni haftaya yüzde 2,5'e yakın yükselişle 4 bin 180 liraya çıkarak rekor kırdı.

ZAYIF DOLAR, ALTINA TALEBİ ARTIRDI

Dolar endeksinin üç yılın en düşük seviyesine inmesi, altının diğer para birimlerine göre daha cazip hale gelmesini sağladı. Bu da fiyatlardaki yükselişe katkı sundu.

PİYASALARDA JEOPOLİTİK RİSKLER FİYATLANIYOR

IG Piyasa Stratejisti Yeap Jun Rong, “ABD’nin ticaret politikaları ve stagflasyon endişeleri jeopolitik riskleri artırıyor. Aynı zamanda merkez bankalarının güçlü alım iştahı, altın fiyatları için önemli bir destek” açıklamasını yaptı.

POWELL KRİZİ: FED BAŞKANI İÇİN GÖREVDEN ALMA İDDİASI

Trump, geçtiğimiz hafta Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik sert eleştirilerde bulundu. Ekibiyle birlikte Powell’ı görevden almanın mümkün olup olmadığını araştırdığı bildiriliyor.

RUSYA-UKRAYNA ATEŞKESİ İHLAL EDİLDİ

Paskalya nedeniyle ilan edilen tek günlük ateşkes, tarafların birbirini binlerce ihlalle suçlamasıyla bozuldu. Kremlin, ateşkesin uzatılmasına yönelik herhangi bir emir verilmediğini açıkladı.

YATIRIMCILARIN GÜVENLİ LİMANI: ALTIN

Bu gelişmeler, yatırımcıları güvenli liman olarak görülen altına yöneltti. Uzmanlar, altının kısa vadede aşırı alım bölgesine girdiğini belirtse de sıradaki hedefin 3.500 dolar seviyesi olabileceğini ifade ediyor.

DİĞER METALLERDE DURUM NE?

Gümüş: Spot fiyat yüzde 0,3 artışla 32,66 dolar,

Platin: Yüzde 0,3 artışla 969,68 dolar

Paladyum: Yüzde 0,3 düşüşle 959,43 dolar

DOLAR KAN KAYBEDİYOR

Başkan Trump'ın gümrük tarifesi politikaları ve Fed Başkanı'nı görevden alabileceğine dair söylemleri ülke ekonomisine duyulan güveni sarsıyor. Bu durum ülkede resesyon ve enflasyon endişelerini de beraberinde getirirken, ülkenin para birimi olan dolar diğer para birimleri karşısında değer kaybediyor.

Gelişmelerin etkisiyle şubat ayından bu yana değer kaybeden dolar endeksi bugün 97,9 ile Mart 2022'den bu yana en düşük seviyesine geriledi. Dolar endeksinin içinde en yüksek paya sahip olan avro da dolar karşısında yükselişini sürdürdü. Avro/dolar paritesi 1,1573 ile Kasım 2021'den bu yana en yüksek seviyesine çıktı. Paritenin yıl başından bu yana yüzde 11,3 değer kazandığı görüldü.

Dolardaki gerileme altın fiyatlarının yukarı yönlü ivmesini destekledi. Altının ons fiyatı, tarife politikalarındaki belirsizlikler ve zayıflayan doların etkisiyle bugün 3 bin 397 dolarla rekor kırdı.

Stratejist Cüneyt Paksoy, yaptığı değerlendirmede, yeni yıla girerken avro/dolar paritesinde böyle bir yükselişi kimsenin beklemediğini belirtti. Dolar endeksinin 98 seviyelerine gerilemesinin dolaylı olarak avro/dolar paritesini 1,15 bandına yükselttiğini ifade eden Paksoy, bunun çok kısa bir süre içinde gerçekleşmesinin dikkati çektiğini söyledi.

Paksoy, "Avro/dolar paritesinin yükselişindeki en büyük etken Trump'ın tarife süreciyle başlattığı daha sonra farklı başlıklarla desteklenen olağan dışı bir döneme geçişimizdir." dedi.

Donald Trump'ın, başlattığı tarife kriziyle bazı kazanımlar elde etmek istediğini kaydeden Paksoy, ancak işlerin ABD ekonomisinin lehine gerçekleşmediğini aktardı.

Paksoy, ABD içinde de Trump'a karşı bir cephe oluşmaya başladığını dile getirdi. Kurumlardan ve bireylerden Trump'ın politikalarının uzun vadede ABD'ye zarar vereceğine dair açıklamalar geldiğini belirten Paksoy, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yani birçok eyalette, ABD'de Trump karşıtı gösteriler yapıldığını global basından gözlemliyoruz. Dolayısıyla Trump ciddi bir başarı ile başkan olmasına rağmen kendi hane halkından, kendi vatandaşından beklediği desteği şu an henüz alabilmiş değil. Yani politikaların beklediği sonuçları henüz gerçekleşmedi. Oluşturduğu süreç her ne kadar 3 ay için ötelense de ciddi tepkilere sebep oldu. Japonya'dan yani dünyanın majör ülkelerinden çok ciddi tepkiler gördü. Bu da ABD için bir sıkıntı oluşturdu."

ÇİN'İN UYARISI ÖNEMLİ

Paksoy, Çin'in "ABD'yle birlik olarak Çin'e ABD isteğiyle tarife uygulayacak ülkelere en sert cevabı vermeye hazırız." açıklamasının önemli olduğunu kaydederek, bu durumun da sürecin ABD'nin aleyhine işlediğini gösterdiğini vurguladı. Aynı zamanda ABD'nin çok ciddi bir borcu olduğunu ifade eden Paksoy, şöyle devam etti:

"ABD'nin ve bu borcu ilk defa dile getiren bir Fed başkanı gördüm. Fed Başkanı Jerome Powell, konuşmasında gerçekten önemli detaylara değindi ama ben uzun süredir ilk kez bir Fed başkanının ABD borçluluğunu ve bunun potansiyel etkilerini konuştuğunu gördüm ve enflasyonu önemsediklerini, potansiyel sürecin ABD ekonomisine getirebileceği riskleri ve yükleri iyi takip ettim. Powell'ın buna göre karar vereceklerini belirtmesi ve bir faiz indirim sinyali vermemesi Trump tarafında da bir Fed karşılıklığı başlattı. Bu da önemli. Şimdi artık piyasaların yeni bir başlığı daha var. O da 'Trump ile Fed arasındaki süreç." Fed'in bağımsızlığı bugüne kadar ABD içinde Trump haricinde pek tartışılan bir konu değildi."

Paksoy, ABD 10 yıllık tahvillerinin de güvenli liman özelliğini kaybettiğini belirterek, ABD 2 yıllık tahvil faiziyle 10 yıllık tahvil faizi arasındaki makasın ciddi şekilde açıldığına dikkati çekti.

Jeopolitik risklere de değinen Paksoy, "Ukrayna'da henüz bir anlaşma, bir barış yok. Trump, barışı getireceğim demesine rağmen orada da henüz bir sonuç alamadı. 'Hatta çekiliriz gerekirse' ifadeleri kullanıldı. İran'da görüşmeler devam ediyor. O ayrı bir stres. Böyle bir ortamda hani güvenli liman olarak dolar tercih edilirdi." diye konuştu.

Paksoy, "Avro/dolar paritesindeki bu yükseliş Avrupa'nın ne kadar işine gelecek onu da ayrıca tartışmak gerekecek." ifadesini kullandı.

patronlardunyasi.com