Denetçiler: Sayıştay’a müdahale ispatlandı
Sayıştay’ın yolsuzluk raporlarına sansür”, ses kayıtlarıyla da doğrulanınca denetçiler isyan bayrağını açtı.
13.03.2014 07:34 •

16px
32px
Taraf’ın 8 ay gündemde tuttuğu “Sayıştay’ın yolsuzluk raporlarına sansür”, ses kayıtlarıyla da doğrulanınca denetçiler isyan bayrağını açtı. SAYDER, siyasi ve bürokratların, hesap sorulmasından rahatsız olduğunu açıkladı
Taraf’ın bir süredir gündeme getirdiği ve internete düşen ses kayıtlarıyla aleniyet kazanan Sayıştay denetiminin Meclis gündeminden kaçırılmasıyla ilgili Sayıştay Denetçileri Derneği’nden (SAYDER) açıklama geldi. Açıklamada, Sayıştay denetimini kendi zihin yapıları ve geleneksel algılarına aykırı gören bazı bürokratik odakların ve uzantılarının, kendilerinden TBMM adına hesap sorulmasından rahatsız olduklarını ve bunu engellemek için siyasi karar mekanizmalarında yanlış algı oluşturma çabası içinde olduklarının görüldüğü kaydedildi.
DENETİMLE HESAP VERİLİR
SAYDER Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, Sayıştay Denetçisi’nin uluslararası standartlara uygun bir şekilde kanıtlara dayalı olarak tespit ettiği hukuka aykırılıkları ve mali işlem hatalarını raporuna alıp, bunlara dayanarak kamu kurum ve kuruluşlarının mali tablolarının doğru ve tam olup olmadığına ilişkin bir görüş belirttiği kaydedildi. Denetimler sırasında tespit edilen kamu zararlarının Sayıştay dairelerine yargı raporu halinde sunulduğu, kamu zararlarının sorumlu ve ilgililerce tazmin edilmesine karar verilmesinin talep edildiği belirtilerek, “Kişisel dünya görüşü ne olursa olsun Sayıştay Denetçileri, TBMM’nin yani milli iradenin bütçe hakkının korunması dışında bir kaygı ya da öncelik düşüncesi taşımazlar. Yapılan denetimler sonucu tespit edilen eksiklik ve aksaklıkların giderilmesi denetlenen kurumların ve bir bütün olarak yürütmenin yararınadır. Ayrıca kamu idarelerinin hesap verme sorumluluklarını yerine getirmeleri de ancak Sayıştay denetimi ile mümkündür” dendi.
HAKLILIĞIMIZ TEYİT EDİLDİ
Dünyada Sayıştay denetiminin olmadığı bir devlet sisteminin bulunmadığını, sayıştayların güçlendirilmesinin, başta gelişmiş ülkeler olmak üzere, tüm dünya devletlerinin ortak çabası olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bu husus 2011 yılında alınan ve adeta bir manifesto niteliğinde olan Birleşmiş Milletler kararında da vurgulanmıştır. Ülkemizde Sayıştay ile ilgili olarak dünyanın aksi yönünde yapılmak istenen bazı yasal değişiklik girişimlerine ilişkin olarak, gerek Anayasa Mahkemesi’nin kararında gerekse AB Parlamentosu tarafından yayımlanan raporlar ve alınan kararlarda bu hususlar açık bir şekilde ifade edilmektedir. Kısacası ileri bir demokrasi ve gelişmiş bir kamu yönetimi için uluslararası standartlara uygun Sayıştay denetimi vazgeçilmez bir koşuldur.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile başlayan ve bu Kanun paralelinde düzenlenen 608 5 sayılı Sayıştay Kanunu ile devam eden yeni dönemde; Sayıştay denetimini kendi zihin yapıları ve geleneksel algılarına aykırı gören bazı bürokratik odakların ve uzantılarının, kendilerinden TBMM adına hesap sorulmasından rahatsız oldukları ve bunu engellemek için siyasi karar mekanizmalarında yanlış algı oluşturma çabası içinde oldukları görülmektedir. Bu sürece ilişkin düşüncelerimizi daha önce de çeşitli vesilelerle açıklamıştık. Ortaya çıkan son gelişmeler daha önce ifade ettiğimiz düşüncelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha teyit eder niteliktedir.”
SKANDAL, DİNLEMELERE DE YANSIDI
Geçtiğimiz günlerde internete düşen ses kayıtlarında, Sayıştay raporlarının Meclis’ten nasıl gizlenmek istendiği ortaya çıkmıştı. AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ile Başbakan Erdoğan’ın özel kalem müdürü Hasan Doğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydında, raporların Meclis’e gelmesi halinde hükümetin “duman olacağı” savunuluyor.
Taraf’ın bir süredir gündeme getirdiği ve internete düşen ses kayıtlarıyla aleniyet kazanan Sayıştay denetiminin Meclis gündeminden kaçırılmasıyla ilgili Sayıştay Denetçileri Derneği’nden (SAYDER) açıklama geldi. Açıklamada, Sayıştay denetimini kendi zihin yapıları ve geleneksel algılarına aykırı gören bazı bürokratik odakların ve uzantılarının, kendilerinden TBMM adına hesap sorulmasından rahatsız olduklarını ve bunu engellemek için siyasi karar mekanizmalarında yanlış algı oluşturma çabası içinde olduklarının görüldüğü kaydedildi.
DENETİMLE HESAP VERİLİR
SAYDER Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, Sayıştay Denetçisi’nin uluslararası standartlara uygun bir şekilde kanıtlara dayalı olarak tespit ettiği hukuka aykırılıkları ve mali işlem hatalarını raporuna alıp, bunlara dayanarak kamu kurum ve kuruluşlarının mali tablolarının doğru ve tam olup olmadığına ilişkin bir görüş belirttiği kaydedildi. Denetimler sırasında tespit edilen kamu zararlarının Sayıştay dairelerine yargı raporu halinde sunulduğu, kamu zararlarının sorumlu ve ilgililerce tazmin edilmesine karar verilmesinin talep edildiği belirtilerek, “Kişisel dünya görüşü ne olursa olsun Sayıştay Denetçileri, TBMM’nin yani milli iradenin bütçe hakkının korunması dışında bir kaygı ya da öncelik düşüncesi taşımazlar. Yapılan denetimler sonucu tespit edilen eksiklik ve aksaklıkların giderilmesi denetlenen kurumların ve bir bütün olarak yürütmenin yararınadır. Ayrıca kamu idarelerinin hesap verme sorumluluklarını yerine getirmeleri de ancak Sayıştay denetimi ile mümkündür” dendi.
HAKLILIĞIMIZ TEYİT EDİLDİ
Dünyada Sayıştay denetiminin olmadığı bir devlet sisteminin bulunmadığını, sayıştayların güçlendirilmesinin, başta gelişmiş ülkeler olmak üzere, tüm dünya devletlerinin ortak çabası olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bu husus 2011 yılında alınan ve adeta bir manifesto niteliğinde olan Birleşmiş Milletler kararında da vurgulanmıştır. Ülkemizde Sayıştay ile ilgili olarak dünyanın aksi yönünde yapılmak istenen bazı yasal değişiklik girişimlerine ilişkin olarak, gerek Anayasa Mahkemesi’nin kararında gerekse AB Parlamentosu tarafından yayımlanan raporlar ve alınan kararlarda bu hususlar açık bir şekilde ifade edilmektedir. Kısacası ileri bir demokrasi ve gelişmiş bir kamu yönetimi için uluslararası standartlara uygun Sayıştay denetimi vazgeçilmez bir koşuldur.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile başlayan ve bu Kanun paralelinde düzenlenen 608 5 sayılı Sayıştay Kanunu ile devam eden yeni dönemde; Sayıştay denetimini kendi zihin yapıları ve geleneksel algılarına aykırı gören bazı bürokratik odakların ve uzantılarının, kendilerinden TBMM adına hesap sorulmasından rahatsız oldukları ve bunu engellemek için siyasi karar mekanizmalarında yanlış algı oluşturma çabası içinde oldukları görülmektedir. Bu sürece ilişkin düşüncelerimizi daha önce de çeşitli vesilelerle açıklamıştık. Ortaya çıkan son gelişmeler daha önce ifade ettiğimiz düşüncelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha teyit eder niteliktedir.”
SKANDAL, DİNLEMELERE DE YANSIDI
Geçtiğimiz günlerde internete düşen ses kayıtlarında, Sayıştay raporlarının Meclis’ten nasıl gizlenmek istendiği ortaya çıkmıştı. AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ile Başbakan Erdoğan’ın özel kalem müdürü Hasan Doğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydında, raporların Meclis’e gelmesi halinde hükümetin “duman olacağı” savunuluyor.