Uzun yaşam süresi ve düşük obezite oranı ile dikkat çeken Japonya'nın yaşam sırrı
Japonya, uzun yaşam süresi ve düşük obezite oranlarıyla dünyada benzersiz bir ülke. Ortalama bir Japon yaklaşık 84 yıl yaşıyor. Peki Japon halkını dünyadaki diğer ülkelerden farklı kılan ne?
Uzun yaşam süresi ve düşük obezite oranlarıyla dikkat çeken Japonya’nın beslenme şekli merak edilenler arasına girdi. Oldukça çok denizi ürünün tüketen Japonların uzun ve sağlıklı yaşamlarının sırrı 6 faktör ile açıklandı.
İşte Japonların uzun ve sağlıklı yaşamasını sağlayan 6 faktör:
- DENGELİ VE BESİN DEĞERİ YÜKSEK GIDALAR
Japon diyetinin en önemli özelliklerinden biri, dengeli ve besin değeri yüksek gıdalara odaklanması. Yemeklerde genellikle taze sebzeler, pirinç, balık, tofu ve minimum yağ bulunuyor, bu da sağlığı koruyan ve uzun ömür sağlayan dengeli bir beslenme profili oluşturuyor. Japonlar sebzeleri, yağsız proteinleri ve bitki bazlı seçenekleri ön planda tutuyor. Örneğin, tofu, edamame ve natto gibi soya bazlı gıdalar, bitki bazlı protein ve önemli besin maddeleri sunuyor. Fermente edilmiş bir soya ürünü olan natto, kemik sağlığını destekleyen ve kanser riskini azaltabilen izoflavon bakımından zengin. Ayrıca, taze ve işlenmemiş gıdalara verilen önem, Japonya’da düşük kalp hastalığı oranlarına katkıda bulunuyor. Bu dengeli ve besleyici diyet, uzun yaşam süresi ile hastalıkların azalmasına katkı sağlıyor.
- ÖLÇÜLÜ YEMEK –“HARA HACHİ BU”
Japonlar, hara hachi bu olarak bilinen bir bilinçli yeme alışkanlığına sahip. Bu ifade, “yüzde 80 doyuncaya kadar yemek” anlamına geliyor. Tam olarak doymadan önce yemeyi bırakmak, aşırı yemek yemenin önüne geçiyor, bu da genellikle sağlık sorunları ve kilo alımı ile ilişkili. Hara hachi bu, açlık sinyallerini dinlemek, her lokmanın tadını çıkarmak ve yavaş yemek gibi basit yöntemlerle yapılabiliyor.
- KARBONHİDRAT KAYNAĞI OLARAK PİRİNÇ
Japon kültüründe pirinç, ana karbonhidrat kaynağı olarak ekmek yerine tercih ediliyor. Bu tercih, özellikle işlenmiş tahıllara göre birçok avantaj sunuyor. Beyaz pirinç, tam tahıllara göre daha az besin değeri taşısa da, kan şekerinde ani yükselmelere ve düşüşlere neden olmayan stabil bir enerji sağlar. Japonlar, pirinci genellikle sebzeler, balık ve fermente gıdalarla birlikte, küçük porsiyonlar halinde tüketerek dengeli beslenme ve gün boyu enerji dengesini sağlıyorlar. Bu yaklaşım, işlenmiş karbonhidratların neden olduğu şişkinlik ve kan şekeri düşüşlerini önlediği gibi, glütene duyarlı olanlar için de bir seçenek sunuyor.
-GAZLI İÇECEKLER YERİNE YEŞİL ÇAY
Yeşil çay, Japon kültüründe vazgeçilmez bir yere sahip. Güçlü bir antioksidan olan kateşinler açısından zengin ve bu antioksidanlar iltihaplanma, hücresel hasar ve çeşitli kanser türlerine karşı koruma sağlıyor (akciğer, yumurtalık, pankreas, prostat ve mide kanserleri gibi). Hastalıklardan koruma dışında yeşil çay, metabolizmayı hızlandırır, kilo kontrolüne yardımcı olur ve şeker dalgalanmalarına neden olmadan enerjiyi dengede tutar.-
-GÜNDE 150 GRAM DENİZ ÜRÜNÜ
Japonlar, kişi başına yılda yaklaşık 30 kg deniz ürünü tüketiyor. Bu miktar, Batı ülkelerindeki ortalama deniz ürünü tüketiminden oldukça yüksek. Balık ve kabuklu deniz ürünleri, yağsız protein, düşük doymuş yağ ve Omega-3 yağ asitleri açısından zengin; bu da kalp sağlığı için büyük önem taşıyor. Özellikle balık, Japon diyetinde en güçlü protein kaynağı olarak görülüyor. Omega-3 yağ asitleri, kolesterol seviyelerini düşürmeye, tansiyonu dengede tutmaya ve kalp sağlığını korumaya yardımcı oluyor. Japonlar günlük ortalama 150 gram balık ya da deniz ürünü tüketerek kalp damar hastalıkları riskini azaltıyor.
Japonlar, kişi başına yılda yaklaşık 30 kg deniz ürünü tüketiyor. Bu miktar, Batı ülkelerindeki ortalama deniz ürünü tüketiminden oldukça yüksek. Japon diyetinin vazgeçilmez parçası günde 150 gram balık.
-KÜÇÜK PORSİYONLAR VE ÇOK ÇEŞİT
Japon yemekleri genellikle küçük porsiyonlar halinde, ancak birçok çeşit içerecek şekilde servis ediliyor. Bu yaklaşım, doyurucu ve tatmin edici bir yemek sağlamanın yanı sıra aşırı yemeyi de önlüyor. Batı diyetlerinde büyük porsiyonlar yaygınken, Japonya’da daha küçük ve dengeli porsiyonlar ön planda. Küçük porsiyonlar ayrıca obezite ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilecek aşırı yemenin önüne geçiyor.
patronlardunyasi.com
