Son günlerde Kazakistan, Güney Kore, Kanada ve Norveç'te arka arkaya gelen uçak kazası haberlerinin olası nedenleri
Son günlerde art arda yaşanan uçak kazalarının nedenlerini araştırıldı. Artan uçuş trafiği, değişen iklim koşulları, periyodik bakım sıkıntıları, ülkeler arası gerginlikler nedeniyle hava sahalarındaki güvenlik sorunları başlıca sebepler...
Son günlerde Kazakistan, Güney Kore, Kanada ve Norveç'te arka arkaya gelen uçak kazası haberleri pek çok soruyu akıllara getirdi. Dünyanın çeşitli bölgelerinde ülkeler arasında yaşanan savaş ve gerginliklerin hava sahalarını güvensiz hale getirdiğini söyleyen de var. Dünyanın doğal elektromanyetik titreşimi olan Schumann rezonansının bozulmasından kaynaklandığı şeklinde komplo teorisine yakın izahta bulunanlar da var. İşte uçak kazalarındaki artışın muhtemel sebepleri…
HAVA KOŞULLARI VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: Uzmanlara göre küresel iklim değişikliklerinin türbülans bölgelerinin yeniden belirlenmesi ihtiyacı nedeniyle kazaların artmasında sınırlı da olsa bir etkisi var.
TEKNİK ARIZALAR: Eskiyen uçak filoları ve bakımlardaki eksiklikler, teknik sorunların artmasına yol açabiliyor.
PİLOTAJ HATALARI: Dünya uçuş trafiğindeki artış, pilotları yoğun baskı altında bırakıyor. Güney Kore'de 179 kişinin öldüğü kazada uçağın 48 saatte 13 sefer yaptığı belirlendi.
HAVA SAHASI GERİLİMLERİ: Özellikle jeopolitik gerginlikler, hava sahalarının güvenliğini etkileyebiliyor. Kazakistan'daki olayda olduğu gibi, bazı uçuş rotaları çatışma bölgelerine yakın hale gelebiliyor. Nitekim Azerbaycan Havayolları'na ait uçağın Rus savunma sistemleri tarafından vurulduğu ortaya çıktı.
KOMPLO TEORİLERİ
DÜNYANIN KALP RİTMİ BOZULDU: Bu komplo teorisini ortaya çıkaran neden de bazı uzmanların kaza artışlarıyla ilgili açıklaması. Bazı uzmanlar, Schumann rezonansı dalgalanmalarının geçmişteki bazı uçak kazalarıyla ilişkili olabileceğini öne sürüyor.
Navigasyon ve iletişim sistemlerinde meydana gelen kısa süreli aksaklıkların, pilotların karar mekanizmalarını etkileyebileceği belirtiliyor. Ancak bu konuda somut bilimsel kanıtların sınırlı olduğu ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu ifade ediliyor.
Navigasyon ve iletişim sistemlerinde meydana gelen kısa süreli aksaklıkların, pilotların karar mekanizmalarını etkileyebileceği belirtiliyor. Ancak bu konuda somut bilimsel kanıtların sınırlı olduğu ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu ifade ediliyor.
HAVA SAHASI GÜVENLİĞİ: Otoriteler, uluslararası hava sahası yönetiminde daha etkin koordinasyon sağlamalı.
PİLOT EĞİTİMİ VE DİNLENME SÜRELERİ: Pilotlar için eğitim ve dinlenme süreçleri yeniden düzenlenmeli.
YENİ TEKNOLOJİLER: Acil durum sinyalleri ve kuş çarpmalarına karşı koruma sistemleri geliştirilerek uygulanmalı.
patronlardunyasi.com