The Financial Times'ın haberine göre, Fransa'ya giden bir uçuşta sohbet eden bir banka çalışanı, yazılı iletişimde zorlandığını ve artık çoğu mesajını sohbet robotlarıyla oluşturduğunu anlattı. Hatta ailesine ve arkadaşlarına mesaj yazarken bile bu teknolojiden faydalandığını itiraf etti.

Peki, bir doğum günü mesajının yapay zekâ tarafından yazılması samimiyeti azaltır mı? Yoksa önemli olan, böyle bir mesajı yazmayı düşünmek mi? Yapay zekânın, düşüncelerini kelimelere dökmekte zorlanan insanlara yardımcı olduğu bir dünya, daha az şeyin yazıldığı bir dünyadan daha mı iyi?

ÇALIŞANLAR ÜCRETİNİ KENDİLERİ KARŞILIYOR

Avrupa'da yapılan bir araştırmaya göre, çalışanların dörtte biri iş için yapay zekâ araçlarını kullanıyor ve bunların büyük bir kısmı, hizmetin ücretini kendi ceplerinden ödüyor. Özellikle ücretli versiyonlara erişim sağlayan çalışanlar, bu araçları profesyonel yazışmalarında aktif olarak tercih ediyor.

Öte yandan, üretken yapay zekâ kullanımına yönelik kurumsal politikalar hâlâ belirsiz. Deloitte’un 11 ülkede 30 bin çalışanla yaptığı ankete göre, iş yerlerinde yapay zekâ kullanımını teşvik eden şirketlerin oranı yüzde 44, buna izin verenlerin oranı ise yüzde 19. Ancak çalışanların dörtte biri, şirketlerinde bu konuda net bir politika bulunmadığını belirtiyor.

Bu belirsizlik, çalışanların güvenlik standartlarına uymayan yapay zekâ araçlarını kullanmasına ve gizli bilgileri riske atmasına neden olabilir.

YAPAY ZEKÂYA GÜVEN ARTIYOR

Araştırmalar, çalışanların yapay zekâya olan güveninin giderek arttığını ortaya koyuyor. Deloitte’un raporuna göre, kullanıcıların yüzde 70’i yapay zekâ tarafından özetlenen haberlere güvenebileceğini düşünüyor. Vergi beyannameleri ve sosyal yardımlarla ilgili konularda ise bu oran yüzde 64.

Ancak uzmanlar, yapay zekânın her zaman doğru bilgi üretmediği konusunda uyarıyor. İngiltere’de yapılan bir anket, kullanıcıların yüzde 36’sının yapay zekânın verdiği bilgilerin her zaman doğru olduğuna inandığını gösteriyor.

Öte yandan, bazı yapay zekâ sistemlerinin haber metinlerinden önemli kaynak bilgilerini çıkardığı belirtiliyor. Örneğin, "polisin dediğine göre" gibi hukuki açıdan kritik ifadeler silinebiliyor. Bu durum, özellikle hukuk ve finans gibi hassas sektörlerde ciddi hatalara yol açabilir.

YENİ BİR DÖNEMİN EŞİĞİNDE

Yapay zekânın iş ve özel hayatımıza giderek daha fazla entegre olması, yeni etik tartışmaları da beraberinde getiriyor. Çalışanlar, maaş zammı talep eden bir e-posta veya ekip arkadaşlarıyla yazışmalar için yapay zekâdan yardım almalı mı? Yoksa bu, kişisel iletişimi zayıflatan bir bağımlılık mı yaratıyor?

Şirketlerin, çalışanlarının yapay zekâ kullanımına yönelik net politikalar oluşturması gerektiği belirtiliyor. Toplum olarak da bu yeni teknolojiyi nasıl konumlandıracağımıza dair karar vermemiz gerekiyor.

patronlardunyasi.com