SETA Enerji Uzmanı Büşra Zeynep Özdemir: Mısır ve GKRK tarafından imzalanan gaz anlaşması Türk taraflarca kabul edilebilir değil
Mısır ile Güney Kıbrıs Rum Kesimi tarafından imzalanan Kıbrıs açıklarında çıkartılacak doğalgazın Mısır üzerinden Avrupa'ya sevkiyatıyla ilgili anlaşma, KKTC Dışişleri Bakanlığı'nın tepkisine neden oldu. Anlaşmayı PD'ye yorumlayan SETA Enerji Uzmanı Büşra Zeynep Özdemir, "Yapılan anlaşma hem ihtilaflı bloklardan birinde gerçekleştirilmiş olması nedeniyle Türkiye’nin hem de Adadaki tek otorite gibi davranan GKRY’nin Kıbrıslı Türklerin haklarını yok sayması nedeniyle Türk taraflarca kabul edilebilir olmadığını söylemek gerek" dedi.

Mustafa Ali AYKOL
Mısır ve Güney Kıbrıs, Kıbrıs açıklarında çıkarılan doğalgazın Avrupa'ya sevkiyatı amacıyla Mısır'a ihraç edilmesini sağlayan anlaşmalar imzaladı.
Anlaşmalar Güney Kıbrıs rezervlerinin Mısır'ın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesislerine bağlanmasına yönelik planı resmileştiriyor. Bu adım, Mısır'ın mevcut altyapısının, doğal gazı işleyip Avrupa pazarlarına göndermesi için kullanılmasını amaçlıyor.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile Mısır arasında imzalanan hidrokarbon ticareti anlaşmasına tepki göstererek, Kıbrıs Türkü'nün taraf olmadığı ve onay vermediği bu anlaşmaların hiçbir hükmünün olmadığını ve geçersiz olduğunu bildirdi.
SETA Vakfı'nda enerji politikaları araştırmacısı olarak görev yapan Büşra Zeynep Özdemir, anlaşmayla ilgili Patronlar Dünyası’nın sorularını yanıtladı.
“İTALYAN ŞİRKET ENİ, İKİ ÜLKE ARASINDAKİ 2016’DAKİ ANLAŞMAYI YENİDEN CANLANDIRDI”
-Güney Kıbrıs ile Mısır arasında dün imzalanan yeni gaz anlaşması ne anlama geliyor?
Kıbrıs adası açıklarında 2011 yılında keşfedilen 198 milyar metreküplük Afrodit Sahası 2017 yılına dek Doğu Akdeniz’de keşfedilen en büyük dördüncü doğal gaz rezervi olma özelliği taşıyordu. Saha, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yok sayan tek taraflı eylemleri başta olmak üzere çeşitli nedenlerden bugüne dek üretime açılamamıştır.
2016 yılında Mısır ve GKRY Afrodit gazının döşenecek bir boru hattı ile Mısır’ın doğal gaz sıvılaştırma tesislerine taşınması, oradan da uluslararası piyasalara açılması için bir anlaşma imzalamıştı. O dönemde Mısır Kıbrıs adası açıklarındaki gazın ticarileştirilmesinin yanı sıra artan iç talebini karşılamak için de Afrodit gazını gündemine almıştı.
Ancak imzalanan anlaşma kağıt üzerinde kalmıştı. Bugün Mısır’ın Doğu Akdeniz’deki en büyük doğal gaz sahası keşiflerini gerçekleştiren ve ülkedeki en önemli hidrokarbon şirketlerinden biri olan İtalyan ENİ iki ülke arasındaki anlaşmayı yeniden canlandırdı.
Ancak bu kez anlaşmaya konu olan saha Afrodit değil. GKRY’nin tek taraflı olarak belirlediği ve Türkiye’nin de deniz yetki alanı içerisinde kalan 6 nolu blokta 2022 yılında ENİ tarafından keşfedilen Cronos gaz sahası için anlaşma yapıldı.
“TÜRK TARAFLARCA KABUL EDİLEBİLİR BİR ANLAŞMA DEĞİL”
Anlaşmaya göre yaklaşık 85 milyar metreküp rezerve sahip olan sahada üretilecek gaz önce Mısır’ın Zohr sahasına oradan da Damietta LNG terminaline taşınarak Avrupa pazarına ulaştırılacak. Sahanın yüzde 50 ortağı olan Total’in de dahil olacağı sürecin GKRY ile en kısa sürede anlaşılarak başlatılması planlanıyor.
Yapılan anlaşma hem ihtilaflı bloklardan birinde gerçekleştirilmiş olması nedeniyle Türkiye’nin hem de Adadaki tek otorite gibi davranan GKRY’nin Kıbrıslı Türklerin haklarını yok sayması nedeniyle Türk taraflarca kabul edilebilir olmadığını söylemek gerek.
SAHADAKİ REZERV MİKTARI, AVRUPA’NIN TÜKETTİĞİ GAZIN 5’TE BİRİ KADAR
-Bu anlaşma ile Avrupa'nın gaz ihtiyacının ne kadarı karşılanabilir?
Sahadaki rezerv miktarının 3 trilyon metreküp, yani 85 milyar metreküp olduğu açıklanmıştı. Avrupa’nın 2024 yılında tükettiği gaz miktarı ise yaklaşık 450 milyar metreküp. Sahadan üretilecek gazın yalnızca birkaç milyar metreküple sınırlı olacağı da göz önünde bulundurulduğunda çeşitlendirmeye katkı sunacağı ancak yalnızca Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri gibi gaz tüketimi görece çok daha az olan ülkelere fayda sağlayabileceği söylenebilir.
“ANKARA’NIN HEM KENDİ HEM DE KIBRISLI TÜRKLERİN HAKLARINI SAVUNMAK ADINA GİRİŞİMDE BULUNMASI OLDUKÇA MUHTEMEL”
-Güney Kıbrıs ile Mısır arasındaki anlaşma Akdeniz'deki komşularını, başta Türkiye olmak üzere, nasıl etkiler?
Bahse konu gaz sahası Türkiye’nin de kıta sahanlığı içinde kalan 6 nolu blokta yer alması nedeniyle Türkiye tarafından kabul edilebilir değildir. Yanı sıra, GKRY’nin 2000’li yılların başından bu yana sürdürdüğü Kıbrıs Adasının tek söz sahibi olduğu şeklindeki tutumu ve Kıbrıslı Türklerin haklarını yok sayması yalnızca ekonomik değil aynı zamanda hukuki bir sorundur.
Türkiye daha önce ENİ’nin bahse konu blokta faaliyetlerini durdurmasını sağlamıştı. Ankara’nın hem kendi hem de Kıbrıslı Türklerin haklarını savunmak adına benzer bir girişimde bulunması oldukça muhtemel.
Türkiye en başından beri olduğu gibi bölgede tüm tarafların bir araya gelip uzlaşma sağlamasının ardından keşfedilen rezervlerin hakkaniyete uygun şekilde ekonomiye kazandırılmasını önemsemektedir. Bunun için de daha önce Türkiye ve KKTC’yi yok sayarak oluşturulan Doğu Akdeniz Gaz Forumu’nun her iki ülkenin de dahil edilmesiyle birlikte yeniden canlandırılması veya tüm tarafların bir araya geleceği yeni bir oluşumun kurulması gündeme getirilebilir.
patronlardunyasi.com