Kartalkaya Grand Kartal otelindeki yangın felaketinden sonra alevlenen akraba ilişkileri liyakat tartışması Türkiye'nin eskimeyen problemi
Kartalkaya kayak merkezindeki Grand Kartal Oteldeki yangın felaketinde 78 kişinin ölümünün ardından çıkan tartışmalardan biri de Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın dayısının oğlu Sedat Gülener'i İtfaiyeden sorumlu Belediye Başkan Yardımcılığı görevine getirmesi oldu. Liyakat tartışmaları tekrar alevlenmişken, Türkiye'deki eş, dost, akraba, ahbap çavuş ilişkilerine tekrar bir göz gezdireyim dedim.
Toygun ATİLLA
Mesele Türkiye için yeni değil...
Her dönem tartışma konusu.
İktidara gelen bir politikacının akrabalarının, devlet dairelerinde ve devlete bağlı şirketlerde yöneticilik, yönetim kurulu üyeliği, başkanlık gibi görevler üstlenmesi Türkiye'de sıradan bir mevzu.
AKRABA KONTENJANI DOLDU HEMŞEHRİLİK KONTENJANI VERELİM
Lafı eğip bükmeden konuşalım. Türkiye gerçeği bu...
Akraba kontenjanı dolduysa da hemşehrilik kontenjanı her zaman açık!
Bugünlerde Karadenizlilik (Trabzon, Rize) popülerse de Sivas, Elazığ, Malatyalılığın da her zaman geçerliliği var!
Tarikat, cemaat ve bir cemiyet üyesi olmak da liyakat için de geçerli şartlardan biri.
E tüm bunlardan sonra kalan yüzde 1 veya 2'lik bölüme ise işinin "ehli" gerçek liyakat sahibi insanlar sistemin içine girerse ne mutlu!
2005'TEKİ DURUM
Yıl 2005, rahmetli Gülden Aydın Hürriyet'te konuyu gündeme getirmiş. Siyasetçilerin, bürokrasideki akrabalarını yazmış.
Meraklısı için işte linki https://www.hurriyet.com.tr/gundem/kim-kimin-akrabasi-315730
AK Parti'den CHP'lilere kadar epeyce uzun bir liste var.
İKTİDARKEN AYRI MUHALİFKEN AYRI
Fransız ahlakçı şair, yazar Jean de La Bruyere'nin şu sözünü çok severim: "Bir insanı tanımak istiyorsanız onu büyük mevkiye geçiriniz"
Gülden Aydın'ın o haberinde en çok şu anda muhalefette olan ve liyakat vurgusu yapanların akrabalık ilişkileri ilgimi çekiyor.
Kim mi onlar: Dönemin AK Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez'in eniştesi Ahmet Dere, o dönem Elektrik Üretim AŞ Genel Müdürüymüş.
Dönemin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in ağabeyi Abdullah Şener, Türkiye Gübre Fabrikaları Denetim Kurulu Başkanıymış.
Dönemin Devlet Bakanı Ali Babacan'ın amcaoğlu Aziz Babacan, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşar yardımcısıymış. Gülden Aydın yazmış...
MERVE KAVAKÇI AİLESİ
Günümüze gelirsek...
Merve Kavakçı ailesi sanırım bu konuda en tescilli ve bilineni.
Kısa zaman öncesine kadar Malezya Büyükelçisi olan Merve Kavakçı'nın kızları Mariam ve Fatima Cumhurbaşkanlığı danışmanı, kız kardeşi Ravza Kavakçı AK Parti İstanbul milletvekili, yeğeni Erva Kan, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nde Proje Direktörü,
CHP FARKLI MI?
Hiç merak etmeyin CHP'de de durum farklı değil. Belediye seçimlerinden sonra eş, dost, akraba, hemşehri kadroları haliyle dolmuş durumda. İsim isim yazmaya sayfalar yetmez.
Haliyle durum bu.
Maalesef liyakatsizlik genetik kodlarımızda var. Kökü yıllar öncesine dayanan...
DERS ÇIKARMIYORUZ YENİ VELİ GÖÇER'LER ÇIKARIYORUZ
Kartalkaya'daki yangın felaketinin ardından ders çıkartacak mıyız?
Hiç sanmıyorum.
Siyasi hesaplaşmaya dönüşen bir atmosferden geleceğe yönelik ders çıkması bence çok mümkün gözükmüyor.
Neden derseniz?
Gölcük depreminden ders çıkarttık mı?
Hayır, şeytan çıkardık.
Veli Göçer denen müteahhitti, şeytanlaştırdık, taşladık, vicdanımızı serinlettik, yola devam ettik.
Sistemi sorgulamadık. Denetimsizlik, ahbap çavuş ilişkileri, liyakatsizlik, yapanın yanına kar kalan düzeni es geçtik...
Maden facialarından ders çıkarttık mı?
Soma'da ders çıkartsaydık, sonrasındaki felaketler olur muydu?
İliç'teki faciadan ders çıkarttık mı?
Hepsinin sonucuna bakın.
Hepsinden bir Veli Göçer çıkarttık, taşladık, vicdanımıza soluk aldırdık, yola devam ettik.
Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinden ders çıkarttık mı?
Kolanları kesen sistemi sorguladık mı? Deniz kumu ile inşaat yapabilen acımasızların bu gücü nereden aldığını düşündük mü?
Denetimsizliğin kaynağına inebildik mi? Ders çıkarttık mı?
Hatırlayın, oradan da birkaç Veli Göçer çıkarttık, taşladık, rahatladık, yola devam ettik.
KURALSIZLIK KURAL OLDU
İstanbul Gaziosmanpaşa'da yaya geçidinden geçerken İETT otobüsünün çarptığı ve öldürdüğü kadını gördünüz mü?
Yaya geçidinde durmayan ve son sürat gidenlerin, kuralsızlığın kural olduğu bir toplumda yaşayan insanların bu felaketlerden ders çıkartacağını mı düşünüyorsunuz.
Yanılıyorsunuz.
Kayıkçı kavgalarını, siyasi horoz dövüşlerini, miş gibi yapılan haberciliği, liyakatsizliği,
çürümeyi, yozluğu, rantiye kavgalarını izlemeye devam edin.
patronlardunyasi.com