Formula 1 yarışlarının yapıldığı İstanbul Park ihalesi mahkeme kararıyla iptal edildi

Formula 1 yarışlarının yapıldığı İstanbul Park ihalesi mahkeme kararıyla iptal edildi

Formula 1 yarışlarına ev sahipliği yapan İstanbul Park ihalesi mahkeme kararıyla iptal edildi. Tartışmalı şartnamesi ve sahte teminat mektubu iddialarıyla gündemden düşmeyen ihaleyi Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi de olan Lale Cander’in sahibi olduğu Can Bilim Eğitim Kurumları A.Ş. kazanmıştı. Mahkeme kararına göre mevcut imar durumu ile ihale şartnamesi uyumsuz, aynı zamanda şartnamedeki bazı hükümler rekabetçiliği engelliyor.

Formula 1 yarışlarının yapıldığı İstanbul Park ihalesi mahkeme kararıyla iptal edildi
16px
24px
31.01.2025 20:16Güncelleme: 31.01.2025 20:24
ABONE OLgoogle

Türkiye’nin tek Formula 1 yarış pisti olan İstanbul Park’ın ihalesi iptal edildi. Pistin eski kiracısı Intercity’nin sahibi Vural Ak’ın, ihale şartnamesindeki bazı maddelerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne karşı açtığı davada, İstanbul 11'inci İdare Mahkemesi İstanbul Park için yapılan tüm işlemlerin iptaline karar verdi. 

Mevcut imar durumu ile ihale şartnamesindeki değişikliklerin yapılmasının mümkün olmadığına karar veren İstanbul 11. İdare Mahkemesi, ihaleyi kazanan şirketin ihale şartnamesinde yazılı süre içerisinde Formula 1 yarışlarının Türkiye’de düzenleneceğine dair protokolü Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne sunamadığı ve ihalenin rekabetçi olmadığı gerekçesiyle ihalenin iptaline karar verdi.

Ekonomim'de yer alan bilgiye göre, İstanbul 11. İdare Mahkemesi, karar metninde imar durumu ve rekabetçiliğe engel teşkil eden noktaları şu şekilde ifade etti: 

"Taşınmazda alışveriş merkezi gibi mahaller/yapılar yapılması öngörüldüğünden, öncelikle alanın plan değişikliliğinin yapılarak bu fonksiyonların/yapıların yapılabileceğinin ortaya konulması akabinde ihaleye çıkılmasına karar verilmesi ve buna dayalı olarak ihale ilanının yapılması gerekmektedir. Aksi halde henüz imar planlarının/değişikliklerinin yapımının mümkün olup olmayacağı belirsiz bir durumla ilgili olarak ihaleye çıkılmasının kamunun kaynaklarının verimsiz kullanımına sebebiyet verebileceği, hatta planın yapılmaması/yapılamaması halinde ihalenin iptal edileceği şartı yer aldığından kamuda israfın oluşması sonucunu doğuracağı dikkate alındığında, ihaleye çıkılmasında ve ihale ilanında beklenen kamusal yararın ortaya çıkmayacağı sonucuna ulaşılmaktadır. Bununla birlikte, yukarıda izah edildiği üzere imar planlarının/plan değişikliklerinin yapımının birçok süreçten geçmek suretiyle hazırlandığı ve planların hazırlık evresi ve onayının belli bir süre gerektirdiği, yine plan yapılırken birçok kurumdan görüş alınması ve bu görüşlerden bazılarına (İSKİ, Orman, Tarım, Karayolları vb) aynen uyulması gerektiği dolayısıyla bu kadar karmaşık ve uzun bir süreç isteyen bir hususun yüklenici dışında bir çok kurumun irade ve inisiyatifinde olması, bir başka deyişle yüklenicinin iradesi ve imkanı dışında kamu idarelerinin tamamen tasarruf ve yetkisinde olması nedeniyle bu şekilde bir şartla ihaleye girmek isteyen kişi ya da kurumlarda ihaleye girip girmeme konusunda tereddüte yol açacağı ve dahi bir çoğunun ihaleye girmemesine sebebiyet verebileceği, bunun da ihalenin temel ilkelerinden olan rekabetin oluşmasını engelleyeceği açıktır."

'1 AY İÇİNDE PROTOKOL MÜMKÜN DEĞİL'

Şartnamede en çok dikkat çeken madde "Yüklenicinin işin sözleşmesini imzaladıktan sonra bir ay içinde Formula-1 yarışlarının 2026’da Türkiye’ye getirilmesi için Formula 1 yetkilileriyle yaptığı protokolü idareye sunması” idi. Bu maddeye yapılan itirazı da değerlendiren mahkeme, kararında şu ifadeleri kullandı:

“Davaya konu ihale kararı ve ilanı ile Formula-1 yarışlarının ülkemize getirilmesinin amaçlandığı, bu amaçla ilgili olarak meclis kararında bir takım şartlar belirtildiği görülmektedir. Bu şartlara göre ihale ile ilgili sözleşmenin imzalanmasını müteakip bir ay içinde ilgili kuruluşla yarışların Türkiye'ye getirilmesi hususunda protokol imzalanması gerekmekte olup sonraki senelerde de her yıl bu yarışın ülkemizde yapılmasının sağlanması aksi halde tazminat alınacağı belirtilmiştir. Bilindiği üzere, Formula-1 yarışları, Formula 1 Grubu ve Uluslararası Otomobil Federasyonu tarafından düzenlenmekte olup, bir yıl boyunca, her birine Grand Prix adı verilen ve değişik ülkelerde özel yollarda sürülen yarışlardan oluşmaktadır. Buna göre, Formula-1 yarışlarının düzenlenmesinin belli bir süreç gerektireceği ve nerede ne zaman düzenleneceğinin düzenleyici olan ilgili grup ve uluslararası kuruluşun kararına bağlı olduğu, dolayısıyla bir süreç isteyen bir hususun yüklenici dışında bir çok kuruluşun irade ve inisiyatifinde olması, bir başka deyişle yüklenicinin iradesi ve imkanı dışında düzenleyici olan grup ve uluslararası kuruluşun tamamen tasarruf ve yetkisinde olması nedeniyle, Formula-1 yarışlarının taşınmazda yapılmasına ilişkin olarak ihale sonrası anlaşma yapılması için şart koşulan 1 (bir) aylık sürenin çok kısa sayılabilecek bir süre olduğu, nitekim aradan uzun bir zaman geçmesine karşın gelinen aşamaya kadar yarışların taşınmazda yapılacağına dair bir anlaşmanın ortaya konulamadığı dikkate alındığında, bu şekilde bir şartla yani işin sözleşmesi imzalandıktan sonra 1 (bir) ay içerisinde Formula-1 yarışlarının taşınmazımızda yapılmasına ilişkin anlaşma sağlanarak imzalanacak protokolün idareye bildirileceği şartıyla, ihaleye girmek isteyen kişi ya da kurumlarda ihaleye girip girmeme hususununda tereddüte yol açacağı ve hatta bir çoğunun ihaleye girmemesine neden olabileceği, bu durumun ihalenin temel ilkelerinden olan rekabetin oluşmasını engelleyeceği açıktır.”

'KAMU ZARARI OLUŞACAKTI, MAHKEMEYE BAŞVURDUK'

Intercity’nin sahibi Vural Ak mahkeme kararıyla ilgili, pisti 2012’de ihaleyle kiraladıklarını, gönüllülük esasıyla alanda birçok etkinlik yaptıklarını, 12 sene boyunca da 84 milyon dolar kira ve bakım parası harcadıklarını ifade etti. Bu süreçte 2 yıl üst üste Formula 1 yarışı yaptıklarını ve bütün masrafları kendilerinin ödediğini hatırlatan Ak, şöyle devam etti:

“Ancak iyiniyetli olmayan bir grup insan usule uygun olmayan şekilde orayı ele geçirmeye çalıştı. Son 3 senemizde de buna yönelik çalıştılar. İftira ve yalanlarla bizi yıpratmak istediler. Ancak biz her şeyi usulüne uygun yaptığımız için somut bir suçlama ile gelemediler. Ardından uygun olmayan bir ihale şartnamesi ile ihaleye çıkıldı. Biz de önce ihaleye girmeye karar verdik, ancak şartnameyi okuduğumuzda gördük ki teknik olarak yapılması mümkün olmayan birçok madde var. Bize göre göstermelik bir ihaleydi ve burada kamu zararı oluşacaktı. Aynı zamanda şartname kamu vicdanını yaraladığı için mahkemeye başvurduk. Dedik ki, bu ihale şartnamesindeki maddeleri hiçbir ticari, ahlaki ve kanuni çerçeveye uymuyor. Bunun iptali ve yeniden ihalenin yapılması gerektiği yönünde başvurumuzu yaptık. Mahkeme de itirazlarımızı haklı görüp ihaleyi iptal etti. Bundan sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü şartnameyi düzeltip yeniden ihale açmak zorunda. Tabii bizim burada hiçbir beklentimiz yok, biz bu ihaleye tekrar girmeyeceğiz. Ancak burada 12 yılda edindiğimiz önemli bir tecrübe var. Kamu eğer isterse bu tecrübemizi bilabedel paylaşırız.”

TARTIŞMALARA NEDEN OLAN 6'NCI MADDE

Vakıflar Genel Müdürlüğü Şubat 2024’te İstanbul Park ihalesini askıya çıkmış, ihale şartnamesi duyurulmuştu. İhale şartnamesinde yer alan 6’ncı madde ise tartışmalara neden olmuştu. Söz konusu maddede, “Yüklenici Formula-1 yarışlarının taşınmazda yapılacağını garanti edecek olup, işin sözleşmesi imzalandıktan sonra 1 (Bir) ay içerisinde Formula-1 yarışlarının taşınmazımızda yapılmasına ilişkin anlaşma sağlanarak imzalanacak protokolün idareye bildirilmesi, bunun yapılmaması halinde sözleşmenin fesih edilerek yatırılan teminatların idareye gelir kaydedilmesi” ifadeleri yer alıyordu. Şartnamedeki bu koşul pistle ilgilenen kesimlerin tepkisini çekmiş ve bazı şirketlerin “Bu kadar kısa sürede anlaşma yapılması mümkün değil” diyerek ihaleye girmediği öğrenilmişti.

177,8 MİLYON DOLARA KİRALANDI

2 Nisan’da yapılan ihale öncesi hem pistin eski kiracısı Intercity hem de Green Holding ihaleye katılacağını açıklamıştı. Ancak ihale günü Intercity’nin sahibi Vural Ak, şartnameye itiraz edeceğini belirterek ihaleye girmemiş; Green Holding ise teklif vermemişti. İhaleyi de o gün tek teklifi veren Can Holding şirketlerinden Can Bilim Eğitim kazanmıştı. Böylece Lale Cander’in önce ortağı, sonrasında tek sahibi olduğu Can Bilim Eğitim Tuzla’daki İstanbul Park’ın yer aldığı taşınmazı 117,8 milyon dolara 30 yıllığına kiralamış oldu. Can Bilim Eğitim, ihaleye konu olan Tuzla’daki 2,1 milyon metrekare alanda sadece Formula 1 pistini işletmeyecek aynı zamanda alışveriş merkezi, macerapark (go kart, lunapark, tırmanma parkuru, gezi treni vb.), otomobil müzesi ve eğlence merkezi de (akvaryum, kuş parkı, hayvanat bahçesi, yağmur ormanı) yapacaktı.

SAHTE TEMİNAT MEKTUBU DAVASI SÜRÜYOR

Şartname tartışmaları sürerken bu kez de sahte teminat mektubu iddiaları gündemi sarsmıştı. İddialara göre, Lale Cander’in Formula 1 pisti ihalesine girmek için gerekli olan teminat mektubunu, merdiven altı bir sigorta şirketinden temin ettiği öne sürülmüştü. İddiaya konu Mapfre Kefalet Sigorta’nın, Mapfre Sigorta’nın adını kullanarak faaliyet gösterdiği ve sahte teminat mektubu düzenlediği ileri sürülmüştü. Konuyla ilgili Lale Cander iddiaları reddetmişti, ancak Mapfre Sigorta da, sahte teminat mektubu haberlerinde bahsi geçen şirket ile ilgili son 1 yılda kendilerine birçok şikayet ulaştığını ve konuyla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını söylemişti. Sahte teminat mektubu iddialarına ilişkin dava da ayrıca devam ediyor.

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde