Askerlerin komutanı da tutuklandı

VAN Askeri Mahkemesi, PKK'nın Dağlıca saldırısı sırasında kaçırılan 8 erle ilgili tutuklama kararından sonra Dağlıca Piyade Tabur Komutanı Yarbay Onur Dirik ile bir üsteğmenin de tutuklanmasına karar verdi.

Yüksekova 21. Sınır Jandarma Tugay Komutanı Tuğgeneral Süleyman Yüksel'in bizzat yürüttüğü soruşturma kapsamında, Yarbay Dirik ile yardımcılarının da ifadesine başvuruldu. İki komutan çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak Van Askeri Cezaevi'ne gönderildi.

YARBAY'A ÜÇ AYRI SUÇLAMA

SEKİZ asker 'emre itaatsizlikte ısrar ve izinsiz sınır dışına çıkmak suçlarından cezaevine gönderilirken, Dağlıca Piyade Taburu Komutanı Yarbay Onur Dirik'in ise yönetim zaafiyeti nedeniyle tutuklandığı öğrenildi. Mahkemenin, Yarbay Dirik hakkında 'yönetim zaafı gösterdiği', 'askeri disiplini tesis edemediği' ve 'muhtemel saldırılara karşı gerekli önlemleri almadığı' gerekçeleriyle tutuklama kararı verdiği belirtildi.

ÜSTEĞMEN HİÇ ÇATIŞMAMIŞ

TUTUKLU üsteğmenin çatışma esnasında olay yerinde olduğu ancak çatışma sonuna kadar bir kayayı siper ederek çatşan erlere yardım etmediği iddia edildi. Askerliğini asteğmen olarak yapan ve teskere bırakarak TSK bünyesinde kalmayı tercih eden tutuklu üsteğmenin, çatışma boyunca teröristlere hiç ateş etmediği, çatışma bittikten ve PKK'lı teröristlerin bölgeden ayrılmasından sonra ortaya çıktığı öne sürüldü.

İFADELER ETKİLİ OLDU

TUTUKLANAN sekiz askerin ifadelerinde 'Etrafımızda komutanlarımız yoktu. Geri dönüp baktığımızda kimseyi göremedik, yalnızdık' sözlerinin de iki komutanla ilgili kararda etkili olduğu kaydedildi.

BİRLİĞİN ÜSTEĞMENİ ÇATIŞMAYA GİRMEMİŞ

Önceki gün Piyade erler İlhami Demir, İrfan Beyaz, Özhan Şabanoğlu, Fatih Atakul, Fuat Başova, Ramazan Yüce, Piyade Uzman Çavuş Halis Çağan ile Piyade Çavuş Mehmet Şenkul, 'Büyük zararlar doğuran emre itaatsizlikte ısrar' suçundan tutuklanmış, erlerden Fuat Başova ve Ramazan Yüce hakkında ise ek olarak 'Yurt dışına firar' suçundan dava açılmıştı.

8 asker için yeni suçlar eklenebilir

ASKERİ Cezaevi'ne gönderilen sekiz askerin, tutuklanmalarına gerekçe gösterilen suçların cezalarının toplamı en az 5 yıl, en çok 20 yıl olarak hesaplandı. Askeri yargı çevreleri, soruşturma safhasında askerlerin tutuklanmalarına gerekçe gösterilen suçların vasıflarının değişebileceğine de dikkat çekerek, 'Terör örgütünü övmek', 'Terör örgütüne yardım ve yataklık' suçlarının da iddianameye eklenebileceğini belirttiler.

ÖTE yandan PKK'nın 11 yıl önce alıkoyduğu 6 askerin durumu da o dönem uzun süre gündemde kalmıştı. Soruşturmanın ardından mahkemeye sevkedilen 6 askerden 5'i Diyarbakır DGM'ce serbest bırakılmış, bir asker ise Med TV'de yayınlanan konuşmasında 'örgüt propagandası yaptığı' gerekçesiyle tutuklanmıştı. 3.5 ay cezaevinde kalan er İbrahim Yaylalı daha sonra yarım bıraktığı vatani görevini tamamlamıştı.

Ankara bıraktı Van tutukladı

Sekiz askerin Ankara'daki askeri mahkemede sorgulandıktan sonra serbest bırakıldığı, ancak Van askeri mahkemesince tutuklandığı öğrenildi

VAN Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi tarafından tutuklanan sekiz asker dün aileleriyle 30'ar dakika görüştürüldü.

ADALETE GÜVENİYORUZ

ADANALI Uzman Çavuş Halis Çağan'ın babası İbrahim Çağan 'Ankara serbest bırakmış Van'da tutuklanmışlar. Ne olduğunu anlayamadık. Biz vatansever bir aileyiz. Bu yaşımda çağırsalar askere giderim' dedi.

DEVLET SAHİP ÇIKTI

MARDİNLİ Ramazan Yüce'nin annesi Fatma Yüce, Türkçe ve Kürtçe oğlunun durumunun iyi olduğunu ve devletin çocuklarına sahip çıktığını söyledi. Oğlunun hafif yaralı olduğunu belirten anne Yüce,'Yarım saat oğlumla görüştüm. Durumu iyidir. Bir problemi yok. Bana başka bişey söylemedi' dedi. Ağrılı er İlhami Demir'in babası Rebi Demir, 'Böyle olmaması lazım suçlamaları kabul etmiyoruz. Ama yargıya da saygımız var. Asıl suçlular oradaki komutanlar' dedi.

BUNU BEKLEMİYORDUK

FUAT Başoda'nın babası Fehmi Salman ise isyan etti. Salman, 'Hem gidip askerlik yapacaksın, hem esir düşeceksin, sonra Türkiye'ye gelip tutuklanacaksın. Böyle olmamalıydı. Biz de askerler de böyle birşey beklemiyorduk' diye konuştu.

OĞLUM HEP AĞLIYOR

NİGDELİ Mehmet Şenkul'un Annesi Nuriye Şenkul, 'Oğlum bana 'Onlar atıp kaçtılar. Biz kaçmadık savaştık. Kafamıza silah dayadılar. İçimize kadar sızmışlardı' dedi' diye konuştu. Baba Ali Şenkul da oğluyla telefonda görüştüğünü belirterek, 'Telefonda sürekli ağlıyordu ve 'ben bunu hak edecek birşey yapmadım' diyordu' dedi.

Silahlar tutukluk yapar mı

ASKERLERİN savunma ifadelerindeki 'Silahlarımız tutukluk yaptı, namlu şişti' şeklindeki sözleri tartışma konusu oldu. MKE'den üst düzey bir yetkili, 'Karayılan' diye tabir ettikleri MG-3'lerin tutukluk yapmalarının mümkün olmadığını söyledi. Adının açıklanmasını istemeyen yetkili, 'MG-3'e biz ona 'Karayılan' diye bir lakap da taktık. Dakikada 600 mermi atar. MG-3'ün namlu ömrü 10 bin mermidir. G3'ün namlu ömrü ise asgari 8 bin atımdır ama 12 bin mermiye kadar çok rahat atar. MG-3 çok seri attığı için namlu ısınabilir. 150-200 mermi attıktan sonra değiştirmezseniz o namlunun üzerinde sigaranızı yakabilirsiniz. Bu durumda asker hala atmaya devam ettiyse namlu şişebilir. Bunun için de MG-3'lerin yanında 10 saniye içinde değiştirilebilen yedek namlu veriyoruz' dedi.

İNANDIRICI GELMİYOR

EMEKLİ Tümgeneral Alaettin Parmaksız da ifadaleri inandırıcı bulmadı. Parmaksız şunları söyledi: Hadi diyelim bir iki askerin silahı tutukluk yaptı diyelim, hepsininki mi tutukluk yapar? MG-3 sabah başlayıp akşama, akşam başlayıp sabaha kadar atış yapması için üretilmiş bir silahtır. G-3'ler de aynı şekilde.

Uluslararası Stratejik Araştırmlar Kurumu Başkanı Dr. Sedat Laçiner, MG-3 silahların tutukluk yaptığını belirterek, 'PKK'nın elindeki silahlar bizimkilerin elindeki silahlardan daha iyi' dedi.

Kahramanca çarpışarak şehit düştü

Dağlıca'da şehit düşen Uzman Çavuş Mustafa Uysal'ın çatışma anındaki tavırları ailesinin ve tüm Türkiye'nin göğsünü kabarttı

PKK'nın esir aldığı sekiz asker, askeri mahkemede verdikleri ifadelerde, çatışma sırasında bütün mevzileri gezen ve son nefesine kadar teröristlerle çarpışan Uzman Çavuş Mustafa Uysal'ı anlattılar. Uzman Çavuş Uysal'ın, çatışma sırasında siperler arasında koşturduğu bazen havanla atış yaptığı bazen, silah alıp çatışmaya girdiği, havanlar tutukluk yapınca çılgına dönüp silahları tekmelediği anlatıldı. İşte o ifadeler:

HIRSINDAN HAVANI TEKMELEDİ

P. Er. Özhan Şabanoğlu: Çatışma sırasında yanımda şehit düşen Mustafa Uzman Çavuş vardı. 106'lık havan ile iki mermi attıktan sonra tutukluk yaptı. Mustafa Uzman havana bir iki tekme attı. Çalışmayınca 81'lik havan mevzisine geçelim dedi. Bu mevzide Fatih Atakul da vardı. 81'lik havanla teröristlere 20 civarında mermi attık. Bu sırada Mustafa Uzman başka mevziye geçti.

BENİM TÜFEĞİMLE ÇARPIŞTI

P. Er. Fatih Atakul: Çatışma başladığında ben 81'lik havan mevzisinde tek başımaydım. Daha sonra şehit olan Mustafa Uzman ile Özhan Şabanoğlu yanıma geldiler. Teröristlere 20 civarında havan mermisi attık. Mustafa uzmanın piyade tüfeği yoktu. Benim tüfeğimi alarak teröristlere karşılık verdi. Bir ara yanımızdan ayrıldı. Benim tüfeğimi de götürmüştü.

MUSTAFA UZMAN ÇAĞIRDI

P . Er. Ramazan Yüce: Şehit olan Mustafa Uzman Çavuş beni 81'lik havan mevzisine çağırdı. 3 sefer Mustafa uzman ile havan atışı yaptık. Bu arada yakınımdaki mevzilere sızma oldu ve yoğun olarak mevzilere el bombası gelmeye başladı. Herkes dağılmıştı...

Tutuklama toplum vicdanını yaraladı

PKK tarafından kaçırılan 8 askerin tutuklanmasıyla ilgili farklı görüşler ortaya çıktı. Baskın sırasında bazı askerlerin şehit düştüğünü, bazılarının ise kaçırıldığını hatırlatan Emekli Hakim Albay Dr. Hatip Ümit Kardaş, 'Burada bir zafiyet var, istihbaratınız zayıf gözüküyor, onları izleyecek araç gereçleriniz yeterli değil, çocukların ifadelerinden anlaşıldığı kadarıyla silahlarınız yeterli değil. Burada müthiş bir zafiyet var, sorumluluk var, kusurlar var. Asıl sorumlular dururken sadece 8 askerin tutuklanmaları, toplumsal vicdanı yaralamıştır' dedi.

'ESİR DÜŞMEK SUÇ DEĞİL'

USAK Başkanı Dr. Sedat Laçiner ise 'Esir düşmek suç değil, bunu çok net belirtmek lazım. Çünkü benim gördüğüm hava 'esir düşeceklerine ölmeleri lazımdı, askere bunların öğretilmesi lazım' şeklinde konuşuluyor. Yani silahınız kurşunuz bittiği zaman, kendinizi savunamayacak pozisyona düştüğünüz zaman esir düşmek, her asker için mümkün olan bir durumdur. İntihar etmeleri hiçbir askerden beklenemez' diye konuştu.

Eemekli Hakim Albay İlyas Aktaran ise, 8 askerin hukuk süzgecinden geçerek tutuklandığını ve tutuklamanın hukuki olduğunu söyledi.

Zafer Kütük/Şeyhmus Çakan/Star