'Zil takıp oynayacak adamlar var'

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, ''Bir yerlerde bir şey bozulsun da ondan zil takıp oynayacak adamlar var ülkemizde. Hayret ediyorum. Bu ülke hepimizin, hepimiz bu geminin içindeyiz'' dedi.

Bakan Unakıtan, İstanbul Tİcaret Odası (İTO) tarafından düzenlenen ''Yeni Gelir Vergisi Düzenlemelerinden Beklentiler ve 2006 yılı Gelirlerinin Vergilendirilmesi'' konulu panelin açılışında yaptığı konuşmada, bir tarafta vergiyi denetleyenlerle diğer tarafta vergiyi verenlerin böyle bir toplantıda bir araya gelmesinin önemine dikkat çekti.

Kendisinin Maliye Bakanı olarak iki tarafta da bulunan birisi olduğunu, iş dünyasından geldiğini dile getiren Unakıtan, ''Bu hadiseler beni memnun ediyor. Bakanlığa geldiğimden bu yana sürekli olarak (Aman arkadaşlar vergi ödeyen mükelleflerin durumlarını iyice bir öğrenin) diyorum'' dye konuştu.

Kazancın zor şartlarda elde edildiğini, çeşitli risklerin göze alındığını anlatan Unakıtan, ''Bunların neticesinde başarılı oluyorsunuz, para kazanıyorsunuz, (Buyur devletim bu da senin hakkın) diyorsunuz. Bu fevkalade onurlu bir iş. Takdir edilecek bir husus'' görüşünü dile getirdi. Bütün iktidarların görevinin, idare ettikleri toplumun refah seviyesini yükseltmek olduğunu, bunun da belli şartları bulunduğunu ifade eden Unakıtan, şunları söyledi:

''Daha önce gördük, krizler yaşadı bu ülke, küçülme yaşadı. Milli gelir düştü. Milli geliri yükselteceksiniz. O zaman ana gaye ekonominin gelişmesidir. Ekonominin geliştiği yerden vergi alırsınız. Ekonominin küçüldüğü yerden vergi alamazsınız. Bütün vergiciler aklını başına toplasın, eğer vergi politikan senin ekonomik gelişmeye aykırıysa, ekonomik gelişmeyi önleyici bir politika takip ediyorsan, bırak o vergi politikasını gitsin. Ondan hiçbir hayır gelmez. Ekonomik gelişmeye paralel bir vergi politikası takip etmek lazım.'' Burada gelişmeyi sağlamak için üretimin sağlanması gerektiğini anlatan Unakıtan, yatırım ikliminin ve istikrarın önemine dikkat çekti.

İSTİKRARIN ÖNEMİ...

'İstikrar öyle bir şey ki o gidince ah vah deriz. O elimizden kaçınca (vay istikrar ne kadar önemliymiş) deriz'' diyen Unakıtan, bu nedenle istikrarın değerini çok iyi bilmek gerektiğini vurguladı. Bazı kimselerin ''İstikrar bozulsun da bize acaba bir şey çıkar mı?'' beklentisi içinde olduğunu dile getiren Unakıtan, şöyle devam etti:

''Bir yerlerde bir şey bozulsun da ondan zil takıp oynayacak adamlar var ülkemizde. Hayret ediyorum. Bu ülke hepimizin, hepimiz bu geminin içindeyiz. Bu ülkedeki istikrara gözümüz gibi dikkat etmemiz lazım. Son 5 yıldan beri Türkiye sürekli büyüyor. Neden? Bir siyasi ve ekonomik istikrar sağlanmıştır. Bir ülkede enflasyon yüksekse orada yatırım ve gelişme olmaz. Faizler yüksekse hiçbir yatırımcı orada yatırım yapmaz. Enflasyonun sebebi, faizlerin yüksek olmasının, ekonomik istikrar olmamasının sebebi, bütçe diye bir hadise var. Devlet bir takım vergileri topluyor, onları o masraflarına harcıyor. Bunu yaparken eğer o bütçeyi sıhhatsiz bir şekilde idare ediyorsa, orada artık enflasyon yükselmeye başlar.''

Türkiye'de 1990'lı yıllardaki yüksek enflasyonun nedeninin ekonomistler tarafından yüksek bütçe açıklarına bağlandığını hatırlatan Unakıtan, bütçe açıklarının sürekli olması halinde enflasyonun yükseleceğini, ülkenin ileri gidemeyeceğin anlattı. Unakıtan, ''Ne yapmak lazım? Mali disiplini sağlayıp bütçe açıklarının sağlıklı vergi gelirleriyle karşılanması lazım. Bunun başka çaresi yok. Sihirli değnek yok'' diye konuştu.