Sandıklar baş kaldırdı
23 BİN BANKA EMEKLİSİ, SANDIKLAR KONUSUNDA HÜKÜMETİ UYARMAK İÇİN BİRLEŞTİ
Devir olursa AİHM'ye gideriz
Cumhurbaşkanı bankaların sandıkları ile ilgili maddeyi veto etti ama tartışma bitmedi. Hükümetin ısrarı şimdi de emeklileri kızdırdı
Yapı Kredi, Akbank ve Şekerbank'taki 25 bin emekliyi temsil eden üç dernek birleşerek, 'kazanılmış haklarına sahip çıkmak kararı' aldı
Emekliler, 'Biz aynı çatıda buluşmaya karşı değiliz. Ama askerler, hakimler gibi haklarımız ile devredilmek istiyoruz" diyor
Söz konusu maddenin herşeye rağmen geçmesi durumunda ise adres şimdiden belli: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi...
Sandıkların SSK'ya devrine yönelik madde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'den veto yedi, ancak tartışmalar bitmedi. Bu kez de Yapı Kredi, Akbank ve Şekerbank emeklileri ortak bir platformda toplanarak, "hak kaybına uğratan böyle bir devre razı olmayız" diyerek isyan etti. Yanlarına İş Bankası ve Dışbank'ı da almaya çalışan bu üç bankanın emeklileri hükümetin devirde ısrar etmesi durumunda ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gitmeye hazırlanıyorlar. Sadece üç bankanın sandıklarından maaş alan emekli sayısının yaklaşık 25 bin kişinin üzerinde olması bu kitlenin önemini de ortaya koyuyor. Banka emeklilerinin isyanındaki temel neden böyle bir devir durumunda maaşlarının ciddi oranda düşecek olması. Çünkü bu bankalardaki bazı personelin emekli maaşı 1 milyar 200 milyon liraya kadar çıkabiliyor. Oysa SSK'da emekli maaşları 440 milyon liradan 900 milyona kadar çıkabiliyor. Yaklaşık 10 bin kişilik bir kitle olan Akbank emeklilerini temsil eden Akbank Emeklileri Derneği Başkanı Yıldız Tengiz, "Bize Fon'a devredilen banka muamelesi yapmak istiyorlar. Bizim bankalarımız da sandıklarımız da ayakta" diyor. Aynı şekilde Yapı Kredi Bankası Emekliler Derneği Başkanı Tolon Şimşek ve Şekerbank Emekliler Derneği Başkanı İlhan Türkmen de, böyle bir devre sonuna kadar karşı çıkacaklarını belirterek nedenlerini şöyle özetliyorlar:
'Biz Fon'a devredilmedik'
* Ekonomik krizde fona devredilen banka sandıklarına yapılan işlemin aynısının bugün vakıf sandıklarına da yapılmak isteniyor. Bizler Fon'a devredilen bankaların emeklileri değiliz. Bir çok bankanın ekonomik krizlerden vakıf sandıklarının kaynakları ile kurtulduğu unutuluyor.
* İştirakçilerinin memnun olduğu bu sandıklar, Bankacılık Kanunu ve Sosyal Sigortalar Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı ile bir taraftan hakları ihlal edilerek, diğer taraftan da varlıklarına el konularak ortadan kaldırılmaya çalışıyor.
* 1976 yılında da bu sandıkların SSK'ya devri kanunla öngörülmüştü. Ama Anayasa Mahkemesi bu düzenlemeyi de sosyal hukuk devleti ilkesine ve kişilerin sosyal güvenlik hakkına aykırı görerek 1977 yılında iptal etti.
* Üstelik Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası kanun tasarısının geçici birinci maddesinde Emekli Sandığı üyelerinin, askerlerin ve hakimlerin mevcut maaş ve sosyal hakları korunarak bir devir söz konusu. Bizde ise hak kaybı var.
* Emekli Sandığı iştirakçilerinin bir kısmının sağlık kuruluşları örneğin, TBMM Sağlık Polikliniği, Askeri Hastaneler korunurken, vakıf sandıklarının çok iyi olan imkanları da SSK'ye devredilmek istenmekte. Burada da ciddi bir hak kaybı söz konusu.
* Sonuçta insan hakları anayasa ve hukuk çerçevesinde insanların iradeleri ile kurdukları ve çoğunun varlık ve mali durumu, dahil ettirilmek istenen SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'ndan çok daha olan bu sağlık sis