Piyasalar bugün açıklanacak faiz kararında 250 baz puan indirim bekliyor
Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine devam edip etmeyeceği gündemdeki yerini korurken, uzmanlar bugün saat 14.00’te açıklanacak faiz kararından 250 baz puan indirim bekliyor. Öte yandan, bu yıl için 12’den 8’e düşürülen faiz toplantısının her birinden indirim kararı çıkıp çıkmayacağı da bir diğer tartışma konusu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), yılın ilk toplantısını bugün gerçekleştirecek. Piyasa beklentisi, bankanın bu toplantıda da 250 baz puan faiz indirimine giderek, politika faizini (bir hafta vadeli repo ihale faizi) yüzde 47,5 seviyesinden yüzde 45’e çekmesi yönünde. Merkez Bankası aralık ayı toplantısında politika faizinde 250 baz puan indirime giderek, 22 ay sonra ilk kez faiz indirmiş ve 2024 Mart ayında gerçekleştirdiği son faiz artışının ardından, 8 ay sonra para politikasını değiştirmişti.
HER TOPLANTIDA FAİZ İNECEK Mİ?
Ekonomim'den Şenay Zeren'in haberine göre, Merkez Bankası, 2025 yılına ilişkin para politikalarını belirleyen 2025 Yılı Para Politikası Metni’ni geçtiğimiz haftalarda yayımladı. Banka önemli bir değişikliğe giderek, 2025 için PPK toplantı sayısını 12’den 8’e indirdi.
Enflasyonda beklenen düşüş de göz önüne alındığında, piyasada her toplantıda faiz indirimine gidilebileceğine yönelik öngörüler güçlendi. Yalnız uzmanlar, faiz indirim döngüsünün 2025’in ilk yarısında daha hızlı olacağını, ikinci yarısında ise ivme kaybedeceğini tahmin ediyor.
Öte yandan Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, önceki günlerde yaptığı değerlendirmede faiz indirim sürecinin otomatik hale gelmediğini söylerken, “Faizle ilgili kararlar trend enflasyonun seyrine göre toplantıdan toplantıya verilecek” şeklinde ifade etmişti.
Merkez Bankası’nın Ocak 2025’e ilişkin ‘Piyasa Katılımcıları Anketi’ sonucunu göre, yıl sonu tüketici enfl asyonu (TÜFE) beklentisi yüzde 27,05 oldu. Politika faizine ilişkin yıl sonu beklentisi ise, yüzde 29,14’e indi. Diğer taraftan Merkez Bankası’nın 2025 sonu enflasyon beklentisi yüzde 21 olurken, yıl içerisinde açıklanacak Enflasyon Raporlarında bu beklentinin yukarı yönlü revize edilebileceği değerlendiriliyor.
FAİZ İNDİRİMLERİ İLK YARIDA DAHA HIZLI İLERLEYEBİLİR
Başkent Menkul Genel Müdürü Cumhur Örnek: Ocakta TCMB’nin 250 baz puanlık bir faiz indirimine devam etmesini bekliyoruz. Son dönemde mal ve hizmet enflasyonundaki ayrışma, konut sektöründeki gelişmeler, bize bu yönde bir adım atılacağını işaret ediyor. TCMB’nin iletişim tonu da bu beklentimizi destekliyor. Aralık ayında başlayan faiz indirim döngüsünün yılın ilk yarısında daha hızlı ilerleyeceğini, yaz aylarında ise enflasyondaki yatay seyirle birlikte ivme kaybedeceğini öngörüyoruz. Döviz piyasasında olası oynaklığın önüne geçmek ve fiyat beklentilerinde herhangi bir soru işareti yaratmamak adına, reel faizi sıfırlayacak önden yüklemeli bir faiz indirimi beklemiyoruz ve yılı yüzde 30 seviyesinde bir politika faiziyle tamamlayacağımızı düşünüyoruz. Ekonominin yeniden canlanacağı süreçte de, cari dengede yaşanacak kontrollü bozulmanın yurt dışı kaynaklarla dengelenebileceğini öngörüyoruz. Para piyasası fonlarının, içerisine eklenen tahvil ve bonoların sağladığı ek getiriyle yılın ilk yarısında talep görmeye devam edeceğini düşünüyoruz. Borsa İstanbul tarafında ise, bankaların yanı sıra ulaşım ve iletişim sektörlerini yatırımcılar yakından takip etmeli. BIST100 için 270-290 dolar bandında yatay bir seyir bekliyoruz ve yatırımcıların endeks fonlar yerine hisse senedi fonlarına yönelerek, varlıklarını profesyonellere teslim etmenin daha doğru bir strateji olacağını düşünüyoruz.
YIL SONU POLİTİKA FAİZİ BEKLENTİMİZ YÜZDE 30-35 ARALIĞINDA
Ahlatcı Portföy Genel Müdürü Tonguç Erbaş: Merkez Bankası’nın 2025 yılında 8 toplantı geçekleştireceğini açıklaması, bugünkü PPK toplantısında bir faiz indirimini daha gündeme getirdi. Aralık ayı faiz indiriminin ardından, aralık enflasyonu aylık bazlı yüzde 1,03 ve yıllık olarak yüzde 44,38 ile piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti. Öte yandan, faiz indirimine rağmen Merkez Bankası sıkı duruşuna devam ederken, kısa vadeli tahvil faizlerinde ocak toplantısına kadar 4-5 puan geri çekilme yaşandı; ancak kredi faizlerinde benzer bir düşüş görülmedi. Merkez Bankası piyasadaki likiditeyi kontrol ederken, öte yandan bankaların kredi büyüme oranlarında limit değişikliklerine giderek, kredi hacmi genişlemesini de kontrol etti ve enflasyonist ortamın yaşanmamasını amaçladı. Bu gelişmeler sonrasında, bugünkü toplantıdan bir kez daha 250 baz puan faiz indirimi bekleniyor. Açıklanacak metinde ise, yine sıkı duruşun desteklenmesi, veriler ışığında her toplantının ayrı değerlendirilmesi ve bu nedenle metnin faiz indirimini sözel olarak dengelemesi öngörülüyor. Yıl sonu enflasyon beklentimiz, yüzde 20-25 aralığında olurken; bu gerçekleşmeye göre, TCMB yıl sonu politika faizinin de yüzde 30-35 aralığında olabileceğini düşünüyoruz.
ASIL ZORLUK FAİZ YÜZDE 40’A GERİLEDİKTEN SONRA BAŞLAYACAK
Inveo Portföy Fon Yönetim Müdürü Eral Karayazıcı: Geçen ay politika faizini yüzde 50’den yüzde 47,5’e indiren TCMB, kuvvetle muhtemel bugün bu oranı yüzde 45’e düşürecek. Merak edilen ve piyasa etkisi yaratabilecek şey, karar metnindeki rehberlik olacak. Ben önümüzdeki 2 toplantıda (6 Mart ve 17 Nisan), TCMB’nin 5 tam puan daha faiz indirerek politika faizini yüzde 40’a düşürmesi ihtimalini görece yüksek buluyorum. Ancak aylık enflasyon verilerinde bir katılık ile karşılaşırsak, mart ve/veya nisan tarihli toplantılarda indirim oranı düşebilir ve TCMB faiz indirimlerinde frene basabilir. Doğrusu ben asıl güçlüğün, politika faizi yüzde 40 civarına geriledikten sonra başlayacağını ve enflasyonda katılık manşetinin, yılın devamında faiz indirimlerinin hızı üzerinde baskı yaratacağını tahmin ediyor; yıl sonunda politika faizinin yüzde 35’ten daha düşük bir düzeye inmesinin güç olduğunu düşünüyorum.
FAİZ KARARINA PİYASA NE TEPKİ VERİR?
İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Seda Yalçınkaya Özer: Merkez Bankası’nın bugünkü toplantısında, politika faizini 250 baz puan ineceğini düşünüyoruz. Ancak yılın geri kalanında, her toplantıda faiz ineceği görüşünde değiliz. Ocak enflasyonu için yüzde 5’e ve şubat enflasyonu için yüzde 3,5’e yakın bir beklenti bulunuyor. Enflasyon bu şekilde gerçekleşirse, Merkez Bankası mart ya da nisan ayındaki faiz toplantısından birini pas geçebilir. Buna karşın Merkez Bankası, ocakta faiz indirimini pas geçmeyi tercih ederse, bu piyasa algılaması açısından ilk etapta olumsuz olur. Ancak böyle bir durumda, karar metnindeki sözel yönlendirme önemli olacak. Öte yandan Merkez Bankası bu toplantıda 250 baz puan faiz indirirse, piyasanın ilk tepkisinin olumlu olması, sonrasında normalleşmesi beklenebilir. Çünkü enflasyonda kalıcı bir gerileme olmaması halinde, endekste kalıcı bir yükseliş beklememek gerekiyor. Bankacılık endeksinde 16.000 seviyesindeki güçlü direnç bölgesi, kâr realizasyonu açısından önemli. Merkez Bankası’nın sözel yönlendirmesi ya da beklentilerin bitmesi ile Moody’s karından çıkacak sonuçlar, 16.000 seviyesindeki direncin akıbetini belirleyecek.
KREDİ FAİZLERİNDE DÜŞÜŞÜ MARTTAN SONRA GÖRÜRÜZ
Biz Finansal Danışmanlık Kurucusu Murat Özsoy: Bugünkü toplantıda Merkez Bankası’ndan minimum 250 baz puan indirim bekliyorum. 250 baz puana kadar indirim piyasa tarafından satın alındığı için, 300 baz puana kadar gelecek indirim piyasa üzerinde etki yaratmaz. Bu toplantıda gelecek indirim, ilk etapta mevduat faizlerini aşağıya baskılar. Ancak kredi faizlerinde düşüş şeklindeki yansımalar, biraz daha zaman alır; mart sonrası dönemde bu etkileri daha güçlü görürüz. 2025 yılının diğer toplantılarında izlenmesi muhtemel faiz indirim patikasını tahmin etmek için şöyle bir analizim var: Merkez Bankası’nın 2025 yıl sonu enflasyon hedefi yüzde 21. Bunu çok iddialı bir hedef görüyorum. Beklentim yıl sonunda enflasyonun yüzde 30 gibi bir yerde olması. Benim senaryomda, faiz ile enflasyon arasında oluşabilecek farkı düşündüğümüzde de, yıl sonunda Merkez Bankası politika faizinin 32 seviyesine gerilemesini beklerim. Bunun olması için ise, 8 toplantının her birine ortalama 200 baz puan indirim düşüyor. Öngörüme göre, Merkez Bankası bu indirimleri yıla yaymaktan ziyade, yılın ilk 3 çeyreklik döneminde güçlü indirim adımları atarak, yıl sonu gelmeden faiz indirim sürecini tamamlayabilir.
patronlardunyasi.com