İşte Samast'la çekilen ikinci kaset

İşte Samast'la çekilen ikinci kaset

Dink"in katili Ogün Samast"ın Samsun Terörle Mücadele Şubesi"ndeki ilk sorgusunda çekilen ikinci kasedinin ayrıntıları ortaya çıktı. İşte bu kadar olmaz dedirten diyaloglar:

İşte Samast'la çekilen ikinci kaset
16px
24px
09.02.2007 11:43
ABONE OLgoogle

Kasette, görevliler Samast"ın sigara içmesine izin veriyorlar ve çok iyi davranıyorlar. Görevliler, Samast"ın ön cebinde taşıdığı Türk bayrağını çıkarmasını istiyorlar. Bayrağı çıkarıp açan Samast, iki yanına geçenlerle poz veriyor, ardından bayrağı öpüp alnına götürerek cebine tekrar yerleştiriyor.

19 Ocak günü öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink"in katil zanlısı Ogün Samast"ın 20 Ocak gecesi yakalandıktan sonra götürüldüğü Samsun Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi"nin çay ocağında çekilen ikinci bir kaset ortaya çıktı. 10 dakika 27 saniye süren ve poster pozundan, bayrak açmaya kadar tüm ayrıntıların yer aldığı bu video kaydı kafalardaki birçok soru işaretini de aydınlatıyor.

SAMAST ÇOK RAHAT

Görüntülerde Samast kot montunun sol üst cebinden çıkardığı Türk bayrağını açarak görevlilerle poz veriyor, sohbet ediyor, sivil giyimli bir görevlinin cep telefonuyla çektiği kendi fotoğraflarına cep telefonunu görevlinin elinden alarak bakıyor, önüne bırakılan paketten aldığı sigarayı içerken görülüyor. Bir koltukta oturan Samast"ı rahatlatmak için iki yanına oturan görevliler, onunla sohbet edip Trabzon"dan çıkıp İstanbul"a kadar gidişini, cinayeti nasıl işlediğini anlatmasını istiyorlar.

GİR KOLUNA OSMAN ABİ

Samast"ın "Vatan toprağı kutsaldır, kendi kaderine teslim edilemez" yazılı takvimin önünde çekilen görüntülerde kıravatlı bir sivil memur Samast"a "Gel sen şöyle, ikimizi beraber çeksinler" diyor. Odada "Salih Bey"i çağır bana, Salih Bey"i... Polis yelekli arkadaş gelsin. Gir koluna Osman Abi.. Bunlar bizim arkadaşlar" sözleri duyuluyor.

CEPTEKİLERE İNCELEME

Odadakilerden biri Samast"ın fotoğrafını cep telefonuyla çekiyor. Daha sonra Samast"a sigara veriliyor. Samast sigarasını içerken yanındaki görevlilerden biri cep telefonuyla çektiği fotoğrafları inceliyor. Ardından fotoğraflara bakması için cep telefonunu Samast"a veriliyor. Yanındaki bir başka kravatlı kişi sırtını sıvazlıyor. Diğer görevli "Çok kötü bakıyon işte gözleri. Sonu güzel... Gülümse" diyor. Bu arada tepsisi elinde çaycı geçiyor.

CEPTEN ÇIKAN BAYRAK

Samast"ın Türk bayrağı açarak poz verdiği görüntü de bu sırada çekiliyor. Samast, üzerindeki kot montun sol üst cebinde katlı duran bayrağı odadakilerin isteği üzerine ortaya çıkarıyor. Bu sırada çekim yapan kişinin arkasından pozu beğendiklerini gösteren, "Aslanım benim" sesleri duyuluyor.

ÖPEREK KOYUYOR

Bu sırada kıravatlı görevli, çalan cep telefonunu açıyor, "Efendim abi? O zaman dur şeyi arayayım" diyor. Ardından Samast bayrağı indiriyor. Biri "Nasıl katlayacağını biliyor musun?" diyor. Samast bayrağı katladıktan sonra öperek tekrar cebine yerleştiriyor.

ÇIKARDIM VURDUM

Emniyet görevlileri Samast"ı sorgulamaya başladıklarında Samast, internette araştırdığını söyleyip, "iki üç gün dışarıda kaldım, pusuya yattım, çıkardım vurdum silahımı" diyor. Kayıt Samast"ın "Gittim direkt..." sözleriyle bitiyor.

Abine bir güzel poz ver lan hem de gülerek, hadi şöyle

GÖREVLİ (Ogün Samast"a ve diğer görevlilere sesleniyor) Tek çekelim kardeş, bak bakalım. Bir tarafınıza biriniz geçin. Tamam... Şimdi dur yanına geçin abi, bir kişi daha geçsin. Gerekli biri gelsin bana.

GÖREVLİ (Ogün Samast"ın solundaki) Salih Bey"i çağır bana, Salih Bey"i.

GÖREVLİ (Arkasındaki) Polis yelekli arkadaş gelsin, gir koluna İsmail Abi.

OGÜN SAMAST Abi... (Fotoğraflarla ilgili yanındaki polise bir şeyler söylüyor.)

GÖREVLİ Bunlar bizim arkadaşlar basın değil.

GÖREVLİ Dosyana konulacak, savcılığa gidecek de...

GÖREVLİ Nasıl dönelim, tam yan dönecek. Şu şekilde mi? (Dönüyor)

GÖREVLİ (Arkadaki) Ben yandan alacağım, tam yandan siz duvara bakıyorsunuz karşı duvara bakıyorsunuz. Komiserim sen şey yaparsın.

RAHATSIZ OLMA
SAMİMİ SÖYLÜYORUM

GÖREVLİ (Ogün Samast"a sesleniyor) Gel sen şöyle, ikimizi beraber çeksinler. Rahatsız olma samimi söylüyorum. (Bu sırada yanındaki Ogün"e sarılıyor)

SAMAST Zaten olmuyorum. Olsun bitsin abi.

GÖREVLİ (Ogün"le konuşuyor) Ogün, kendi şeyimiz. Kendi arşivimiz deriz ya hani. Dosyaya koyarız. (Eliyle kamera arkasındakileri işaret ederek) Bu abi mesela olay yeri inceleme, bu abi yardımcısı.

GÖREVLİ (Ogün"le konuşuyor) Abine güzel bir poz ver lan, hem de gülerek hadi şöyle.

ÇIKAR, TUT ŞÖYLE

GÜZELCE AÇ GÖRELİM

GÖREVLİ Arkadan şeyi de çıkarsın. (Bayrağı kastediyor) Çıkart tut şöyle. Tut tut güzelce aç. Şöyle güzelce indir yüzünü görelim bak bize abi.

GÖREVLİ (Yüzü görünmeyen) Aslanım benim.

GÖREVLİ (Soldaki, kravatlı, cebi çalıyor) Efendim abi, nasıl abi (Bu sırada Ogün Samast, elindeki bayrağı katlamaya başlıyor)

GÖREVLİ O elindekini ne yapacağını biliyorsun değil mi? (Bu söz üzerine Ogün Samast bayrağı öpüp tekrar kot montunun cebine koyuyor.)

GÖREVLİ (Cep telefonuyla konuşan)Abi ondan bilgim yok abi... O zaman dur şeyi arayayım... (Bu sırada Ogün Samast sigara yakıyor yanına başka biri geçiyor)

GÖREVLİ (Cep telefonuna bakıyor. Sonra Samast"a gösteriyor, veriyor. Sırtını sıvazlıyor, bu sırada çay servisi yapılıyor.) Buraya bak çok kötü bakıyorsun, işte gözleri kaldırıyorsun.

GÖREVLİ Sonunu güzel bağladın ama, gülüyorsun.

YENİ BİR YER (Jandarma ve polisle Atatürk"ün sözünün yer aldığı takvimin önünde yan yana fotoğrafı çekiliyor.)

SAMAST (Jandarmaya dönüyor.) Bunu çıkartmak istiyorum abi. Çıkartacağım. (Jandarma hiçbir şey söylemiyor ve bayrağı çıkarıp poz veriyor.)

GÖREVLİ (Ogün"e sesleniyor.) Duvara bakıyorsun arkadaş. Karşı duvara, bu tarafa şimdi karşı tarafa bakıyosun. (Bir polis diğer tarafa döndürüyor.)

GÖREVLİ Arkadan Salih, sen de geç beraber gideriz.

BİZİM ARŞİVİMİZ

İÇİN ANLAT SADECE

(Başka bir mekan, çekyatlı)

GÖREVLİ Sadece bizim kendi arşivimiz için anlatabildim mi sadece kendi arşivimiz için.

SAMAST Ben ne anlatacağım.

GÖREVLİ Hayır hayır...Yani Trabzon"dan biletini alıyorsun, otobüse binip gidişin bizim kendi arşivimiz için yani bu Jandarma ve Emniyet Müdürlüğü"nün kendi arşivine.

BUNLARI VERİRSEK

ZATEN BİZ SORUMLUYUZ

GÖREVLİ Söylüyorum sana. Yoksa bir tek gazetede bir tek yayın kuruluşunda geçerse ben o..... çocuğuyum, kendi adıma anladın mı? Sana da onun için söylüyorum kendi arşivimiz için anlatabildim mi yani?

GÖREVLİ Bunları zaten biz verirsek biz sorumluyuz.

GÖREVLİ Seni değil bizi tefe koyarlar.

GÖREVLİ Orasını geçtik Ogün, tatmin oldu. Orasını geçtik, sen şimdi abinin sorduğu soruları tatlı tatlı... He sor abisi.

GÖREVLİ Şimdi öncelikle Trabzon"dan başlıyoruz. Yani bu olaya Trabzon"da bulunduğun sürede ne zaman karar verdin, nasıl böyle bir planlama yaptın kendin?

GÖREVLİ (Arkadan sesleniyor) Bak şimdi, gördün internetten araştırdın. Fotoğrafını gördün... GÖREVLİ Kendi anlatsın. Fotoğrafları buldun, araştırdın, nerde araştırdın o kelimeyi, cümleyi duydun araştırdın, tespit ettin.

SAMAST (Kafasını tamam şeklinde sallıyor.) Araştırdım buldum internette araştırdım, adresini buldum, bir şey yapmadım. Gittim direkt, bekledim iki üç gün dışarıda kaldım. Pusuya yattım, çıkardım vurdum.

AZ BİŞEY BİLDİK YER VAR İŞTE

GÖREVLİ İki üç gün zarfında nerede kaldın?

SAMAST Dışarıda kaldım.

GÖREVLİ Hiçbir yer biliyor musun?

SAMAST Bilmiyorum, hiçbir yeri bilmiyorum.

GÖREVLİ İstanbul"u normalde biliyor musun?

SAMAST Az bir şey bildik yer var işte.

GÖREVLİ Üsküdar doğumlusun.

SAMAST İstanbul doğumluyum.

GÖREVLİ Şişli"yi iyi bilir misin?

SAMAST Yok sora sora gittim buldum yani.

GÖREVLİ Peki Esenler terminalde indin, şeye nasıl geçtin?

SAMAST Otobüsle.

GÖREVLİ Normal bildiğimiz araba dolmuşları mı? Nerede indin?

SAMAST Buradan nereye gittim? Kaleiçi"ne (Topkapı) gönderdiler beni. Orada otobüse bindim Şişli"de indim. Bekledim kapının önünde. Geldim vurdum.

GÖREVLİ Birinci gün mü bu söyleyediğin?

SAMAST Yok. İkinci gün.

GEREK YOK ABİ

GİTTİM DİREKT...

GÖREVLİ O zaman birinci gün hiç keşif meşif yapmadın mı?

SAMAST Terminalde dolaştım, İstanbul"u dolaştım. Terminale geldim hatta uyudum biraz.

GÖREVLİ Gece mi çıktın Trabzon"dan hatırlıyor musun?

SAMAST 03.30- 03.00 sıraları.

GÖREVLİ Gündüz 03.30. O zaman 17"sinde çıktın Trabzon"dan, bir gün öncesi vardın oraya.12 saat zaten sanırım. Kaçta indin sabah? 03.30 olsa kaç gibi indin İstanbul"a? Akşam 8 falan olur. O zaman kaç gibi indiğini hatırlıyor musun Esenler"e?

GÖREVLİ Tamam çok sıkıştırmayalım. Tamam şeye geliyoruz. Çok önemli değil banka kısmına geliyoruz.

GÖREVLİ Şimdi bir-iki gün yattın, hayır hayır bir saniye.

SAMAST Hiç şey yapmana gerek yok abi, gittim direkt...

Çıkarsa o... çocuğuyum

GÖRÜNTÜLERDE güvenlik görevlilerinin Samast"ı tedirgin ve ürkmüş halinden kurtarmak için arkadaşça davrandıkları, zaman zaman sırtını okşadıkları "Aslanım" diye hitap ettikleri de görülüyor. Kamera kaydı, fotoğraf çekimlerinin yanı sıra cep telefonlarıyla da çekim yapan jandarma ve polisler, Samast"a bunların kesinlikle basına sızmayacağı güvencesini de veriyorlar. Samast ile sürekli konuşan sivil güvenlik görevlisi çekimlerin tamamen kendi arşivleri için yapıldığını defalarca Samast"a söylüyor hatta çekim yapanlardan birini göstererek şunları söylüyor "Kendi şeyimiz. Kendi arşivimiz deriz ya hani. Dosyaya koyarız... Söylüyorum sana. Yoksa bir tek gazetede, bir tek yayın kuruluşunda geçerse ben o.. çocuğuyum kendi adıma anladın mı?"

Bu arada diğer emniyet görevlisi de, "Bunları zaten biz verirsek biz sorumluyuz. Seni değil bizi tefe koyarlar" diye arkadaşını destekliyor.


Hürriyet
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde