Hem sanat, hem eğlence; hem deniz hem müze: İşte karşınızda Barcelona

Hem sanat, hem eğlence; hem deniz hem müze: İşte karşınızda Barcelona

Gözlerinizi kapatın ve bir şehir düşünün. Hem sanat hem eğlence olsun, hem deniz hem müze olsun, hem yemek hem dans olsun, hem alış-veriş hem de uzun yürüyüşler yapabileceğiniz bir yer olsun. İşte en doğru adresteyiz, Barcelona.

Hem sanat, hem eğlence; hem deniz hem müze: İşte karşınızda Barcelona
16px
24px
19.01.2025 18:05Güncelleme: 19.01.2025 18:11
ABONE OLgoogle

Kaan İNCİLİ


Gözlerinizi kapatın ve bir şehir düşünün. Hem sanat hem eğlence olsun, hem deniz hem müze olsun, hem yemek hem dans olsun, hem alış-veriş hem de uzun yürüyüşler yapabileceğiniz bir yer olsun. İşte en doğru adresteyiz, Barcelona.

Her zaman ilk durak olarak Montjuic’i tercih ederim. Hem havalimanından şehre gelirken yol üzeri hem de bir şehri gezmeye başlamadan önce tepeden bakmak hep güzel gelmiştir.

1992 yılındaki yaz olimpiyatları için düzenlenmeye başlanan tepede Olimpiyat stadı ve spor aktivite alanları, Sant Jordi konser alanı, Botanik bahçe, Catalonia Universitesi fizik bölümü, ufak bir kale ve tabii ki favorilerimden Fundacio Joan Miro var. Bu güzel şehri tepeden görüp önümüzdeki günlerde bizi nelerin beklediğini anladıktan sonra gezimize başlayabiliriz.

Bütün İspanya’nın en bilindik turistik ve tarihi yapılarını ayaklarımıza seren Poble Espanol mutlaka gezilmeyi ve en azından güzel bir Endülüs yapısı önünde kahve içilmeyi hak ediyor. 1929 Uluslarası fuar için inşaa edilen kompleksde 117 orjinal ölçekli yapıyı görebileceksiniz. Sonrasında Museu Nacional d’Art de Catalonia mutlaka gezilmelidir. Bunların ardından Montjuic fıskiyeleri arasından Placa d’Espanya’yı görüp orjinali Venedik’teki La Campanile olan Torres Venecianes’lerin arasından dinlenmek için otelimize geçebiliriz.

Yemek konusunda yüksek kaliteye ulaşabileceğimiz bir şehirdeysek özellikle akşam yemeklerinde bunu mutlaka değerlendirmek gerekir. Sahilde müthiş bir balık restaurantı veya iç kısımlarda yer alan dillere destan ürünleri olan bir yer olabilir. Ya da harika bir kuzu tandır restaurantı seçilebilir, hangisi olursa olsun en iyisi olmalı.

Gelelim daha merkezi noktalara. Benim için bir şehirdeki en önemli detay yürüyerek gezilebilecek olmasıdır ve Barcelona bu kıstasa çok iyi karşılık vermektedir. Tek dezavantajı yolların ve kaldırımların çok geniş olması. Bunun nesi dezavantaj derseniz neredeyse her yer görebileceğiniz kadar yakın ama dokunamayacağınız kadar uzak tabiri ile eşleşiyor. Yani 10 dakika sonra oradayız dediğiniz yerler 30 dakika civarı sürecektir, baştan anlaşalım.

Park Guell’de güzel bir sabah yürüyüşü ve kahvesi, aynı zamanda Gaudi’nin kırılmış parça seramiklerden yaptığın en uzun tek parça bankta oturup yine panoramik şehir manzarası görerek güne başlamak enerjimizi yüksek tutacaktır. Ardından Gaudi silsilesi ile devam ediyoruz. Harika Basilica de la Sagrada Familia hem dört cephesi hem de içindeki onlarca detayla bizi kendine hayran bırakacak.

Rotamız üzerinde şehirdeki görseli kuvvetli yapılardan Casa Comalat’ı görüyoruz. Tekrar Gaudi’ye dönme zamanı. Şehirdeki ilk kapalı otoparkı olan bina La Pedrera tabii ki Passeig de Gracia üzerindeki miraslardan bir tanesi. Peki Casa Battlo’ya ne demeli? Gaudi’nin eserlerinin hiç biri birbirinden aşağı kalmıyor, gerçekten bir şehre verilebilecek her şeyi fazlasıyla buraya armağan eden Gaudi’ye ne kadar teşekkür etseler az. Bu arada  yine favorilerimden olan Museo Tapies’e de göz atmayı unutmayın. Passeig de Gracia her ne kadar şık butikleri ile öne çıksa da ne yapıp edip o La Rambla kalabalığı ve çılgınlığı insanın içinden çıkmıyor ve bi şekilde kendinizi orada buluyorsunuz. Placa de Catalonia ile bu iki cadde arasındaki geçişi sağlayabilirsiniz. Ancak Rambla de Catalonia’da da (La Rambladan farklı bir cadde) mutlaka bir yürüyüş yapın ve güzel bir tapas barda atıştırmalarınızı yapın.

La Rambla’nin sizi içine çeken kalabalığı binlerce renk ve tadı bir arada bulacağınız müthiş bir markete ulaşmanızı sağlayacak. Mercat de la Boqueria size İspanya’nın lezzetlerini her renkten olmak üzere gösterecektir, sadece kendinizi ona bırakın.

Tarihi sokakları sevenler tabii ki Catedral de Barcelona ve çevresindeki Gotik mahalleyi mutlaka ziyaret etsin. Modern bir şehrin içinde tarihi sokakların olmadığını düşünmeniz beni üzer. Özellikle pazar öğlen zamanı denk gelirseniz Katalanların kilise önünde bir çember oluşturarak yaptığı Sardana dansını da izleyebilirsiniz.

Artık sürekli gördüğümüz deniz kenarına çıkma zamanı geldi. Museu Maritim de Barcelona ve tabii ki Monument a Colom sahilin en dikkat çeken yapılarının başında gelir. Deniz canlıları meraklıları için L’Aquàrium de Barcelona görülmeye değer yapılardandır.

Her şey tamam ama sanki eksik birşeyler var diye düşünüyorsanız El Cap de Barcelona’yı görüp Barceloneta mahallesini ziyaret edebilirsiniz. Museu d’Historia de Catalonia ile beraber balık kokan dar sokakları bu müthiş şehrin eski hali ile ilgili bize bilgi verecektir.

Artık plajların da başladığı yerdeyiz ve Girona otoban çıkışına kadar onlarca plaj ayaklarınızın altında. Çok yürüdük, çok yorulduk, biraz serinlemeyi hak ettik.

Tatmadan Dönmeyin: Tapas çeşitleri (özellikle solomillo), Pulpo a la Gallega, Gambas al Ajillo, Patatas bravas, Pan con Tomate, Crema Catalana, Torrija

Görmeden Dönmeyin: Fundacio Joan Miro, Park Guell, Sagarada Familia, Passeig de Gracia

Ertelemeyeceğiniz tek hayaliniz, sizi farklı ufuklara götürecek yeni seyahatler olsun. Sevgiyle kalın.

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde