Demirel: Devlet; buğday, pamuk üretimini arttırmalı
Demirel, devletin tarım sektöründe hem buğdayın hem pamuğun hem de yağlı tohumların üretiminin arttırılmasına önem vermesi gerektiğini söyledi.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, devletin tarım sektöründe hem buğdayın hem pamuğun hem de yağlı tohumların üretiminin arttırılmasına önem vermesi gerektiğini söyledi.
Demirel, Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin (TZD) Gürkent Otel'de düzenlediği, "8. Ulusal Tarım Kongresi"ndeki konuşmasında, tarımsal üretimde bereketin artırılması gerektiğini, sektörün temel sıkıntısının bu olduğunu belirtti.
Sulamanın daha iyi yapılması, çiftçinin de bilgi eksikliklerinin giderilmesi gerektiğine işaret eden Demirel, buğday, yağlı tohumlar ve pamuk üretiminde Türkiye'nin kendi kendisine yetmesi gerektiğini, sanayi kurmak için öncelikle tarım yapmak gerektiğini ifade etti.
Türk tekstil sanayinin pamuğunu Türkiye'den çıkarabilmesi gerektiğine işaret eden Demirel, "İnsanoğlu, yiyecek, giyinecek. Devletin hem buğdayın hem pamuğun hem de yağlı tohumların üretiminin artırılmasına önem vermesi lazım. Bu üç ürün benim içimde ukdedir" diye konuştu.
Küresel krize de değinen Demirel, 1929 buhranından sonra dünyada yaşananların bugün yaşanan krizde paniğe neden olduğunu, krizin ne paniği içine girmek ne de boş vermek gerektiğini söyledi.
"(Tedbirleri hükümetler alsın) deyip işin içinden çıkamazsınız" diyen Demirel, herkesin tedbirini almasına ihtiyaç olduğunu, çiftçinin, köylünün sıkıntıya girip tarımsal üretim araçlarını satmasının önüne geçilmesi gerektiğini ifade etti.
Demirel, "Hem çiftçinin hem devletin, çiftçinin üretim araçlarının satılmasını önleyecek tedbirleri alması gerekiyor. Piyasaları parasız bırakmamak suretiyle tedbirler alınmalı. Sulama parası, elektrik parası gibi ödemelerin tahsilatında biraz tolerans gösterilmesi gerekiyor."
Ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 30'unu oluşturan tarım sektö rünün milli gelirden yaklaşık yüzde 7 pay aldığını, meselenin de buradan kaynaklandığını anlatan Demirel, şöyle konuştu:
"Avrupa Birliğinde yüzde 6 nüfus milli gelirden yüzde 2 pay alıyor. Tü rkiye'de ise tarımla uğraşan yüzde 30'luk kesim milli gelirden yüzde 7 pay alıyor. Bu yoksulluk demektir. Türkiye'de tarımın şikayeti yoksulluktan.
Çiftçi kazandığıyla elektrik, su telefon parasını ödeyecek, şehre gidip çocuklarını giydirecek, tarlası için traktör alacak, gübre, ilaç kullanacak. Çiftçinin masrafı artmış. Çiftçinin kullandığı krediyi artırmanın yollarını arayın. Bunu ticari bankalarla çözemezsiniz. Tarım 20 yıl daha bir endüstri haline gelemez. Bütün olay girdi ile çıktı arasındaki farktır. (Yetmiyor) diyene kulak vermek lazım. Bereketi artırmamız gerekiyor. Bizim sıkıntımız bu.
Sulamayı daha iyi yapacağız. Çiftçi bilgilenecek. 3 kalem tarım ü rünü var ki bunlarda Türkiye kendi kendine yetmeli. Bunlar buğday, yağlı tohumlar ve pamuk. Sanayi yapmak için evvela tarım yapmak gerekiyor. Türk tekstil sanayi pamuğunu Türkiye'den çıkarabilmeli. İnsanoğlu, yiyecek ve giyinecek. Devletin hem buğdayın hem pamuğun hem yağlı tohumların üretiminin artırılmasına önem vermesi gerekiyor. Bu üç ürün benim içimde ukdedir."
Türk tarımının en önemli eksikliğinin hayvancılık olduğunu da ifade eden Demirel, "Yüzde 78 tarım, yüzde 22 hayvancılık olmaz. Bu rakamlar gelişmiş ülkelerde yüzde 55 tarım, yüzde 45 hayvancılıktır. Türkiye, yıllardır aynı miktarda et yiyor. Ne yapalım derseniz; kafa kafaya verelim milletimiz için iyi şeyleri düşünelim, sorunlarımızı anlatmanın yollarını arayalım. Müspet istikamete gidelim." dedi.
Demirel, konuşmasının ardından bir gazetecinin, bugün bir gazetede yer alan, "İstanbul'dan cihat çağrısı" başlıklı haberle ilgili değerlendirmesini sorması üzerine, "Bunlar bize yabancı şeyler" yanıtını verdi.