Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi üzerinden muhalefete tepki gösterdi: Sözleşme değil, kanun yaşatır

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi üzerinden muhalefete tepki gösterdi: Sözleşme değil, kanun yaşatır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü İftar Programı'nda yaptığı konuşmada, İstanbul Sözleşmesi üzerinden muhalefeti eleştirdi. Erdoğan, "Muhalefetin, özellikle ana muhalefet partisinin İstanbul Sözleşmesi'yle ilgili iddialarının hiçbir temeli bulunmuyor. Kadına yönelik şiddete karşı farkındalığı artırmaya herkesten evvel kendi kadrolarınızdan, kendi belediyelerinizden başlayın. 6284 sayılı kanun şiddetle mücadele konusunda ihtiyaç duyulan yaptırımı, cezayı barındırıyor. Bunun için biz sözleşme değil, kanun yaşatır diyoruz" ifadelerini kullandı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi üzerinden muhalefete tepki gösterdi: Sözleşme değil, kanun yaşatır
16px
24px
08.03.2025 20:56Güncelleme: 08.03.2025 21:05
ABONE OLgoogle

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü İftar Programı'na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iftar programında öne çıkan mesajları şöyle:

'EŞİMİN VE SEVGİLİ KIZLARIMIN DA KADINLAR GÜNÜNÜ TEBRİK EDİYORUM'

"Çeyrek asırdır omuz omuza yol yürüdüğüm partimizin kadın kollarını da saygıyla selamlıyorum. Son olarak değerli eşimin ve sevgili kızlarımın da kadınlar gününü tebrik ediyor, bu anlamlı günün tüm kadınlar için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Kadın toplumun omurgasıdır. Tarihimize baktığımızda dönüm noktalarımızda hep kadınlarımızın olduğunu görürüz. Nene Hatunlar, Kara Fatmalar, Binbaşı Ayşeler ve daha niceleri kimi zaman cephe gerisinde kimi zaman en ön safta canlarını ortaya koydular. Kadınlar zor zamanlarda sergiledikleri dirayetli tavırlıyla medeniyetimize yaptıkları eşsiz katkılarla evlerimizde huzurun vatanımızda dirliğin milletimizin fertleri arasında birliğin teminatı oldular.

Ne 15 asırlık İslam tarihinin ne de binlerce yıllık Türk tarihinin kadınları dışlayarak yazılması mümkün değildir. Hz. Hatice validemiz ve Hz. Ayşe annelerimiz İslam medeniyetinin kutup yıldızı olarak isimlerini mümin gönüllere nakşetmişlerdir. Osman Gazi'nin muhterem eşi Bala Hatun'u nasıl unutabiliriz. Orhan Gazi'nin kıymetli refikası Nilüfer Hatun'dan nasıl esirgeyebiliriz."

'KADINLARIN HER ALANDA ÖNLERİNİ AÇMAYA ÇALIŞTIK'

"Batıda kadın hakları gündemde bile yokken bizde 1843 yılından itibaren kadınlar resmi olarak da çalışma hayatında yer almaya başlamışlardır. Kadınlara devlet memuriyetinde görev alma hakkı 1913 yılında verilmiştir. 1917'de yayınlanan kararname başka önemli hamledir. Batı'dan bile önce kadınlar ülkemizde 1934 yılında seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur. Her ne kadar bu hakkın kullanımından özellikle darbe dönemlerinde çeşitli engellerle karşılaşılsa da yasal olarak bu imkana sahip olunmuştur. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren kadınların her alanda önlerini açmaya, haklarını teslim etmeye çalıştık.
Kadınlarla ilgili attığımız adımları kısaca hatırlatmak istiyorum. 2003'te Aile Mahkemeleri kurduk. Yeni İş kanunu işçi işveren ilişkilerinde cinsiyet bazlı ayrımcılığa son verdik. 2004'te Anayasa'nın 10. maddesine yaptığımız eklemelerle kadın erkek eşitliğini güvence altına aldık. Nüfusu 50 bini geçen belediyelere kadın ve çocuklar için konuk evi açma zorunluluğu getirdik. 2008'de yaptığımız düzenlemelerle kadınlarımıza doğum sağılık ve emeklilik gibi konularda yeni haklar tanıdık. Eğitimde iş  hayatında fırsat eşitliğini sağlamak üzere başörtüsü yasağını bir daha geri gelmemek üzere kaldırdık. Böylece kadınların seçilme ve çalışma haklarını özgürce kullanmasını temin ettik."

'KADINA YÖNELİK SUÇLARIN CEZASINI ARTIRDIK'

"2012'de ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanunu ülkemiz hukuk sistemine kazandırdık. 2013'de şiddet mağduru kadınlara yönelik çeşitli düzenlemeler yaptık. Kadınların ağır ve tehlikeli işlerde çalışmasının önüne geçtik. Cinsel suçların cezalarını önemli ölçüde artırdık. 2016'da Gelir Vergisi Kanunu'nda düzenlemelerde doğum, ebeveynlik, evlat edinme haklarını genişlettik. Kadının Güçlendirilmesi Strateji Belgesi Eylem Planı'nı uyguladık KADES'i devreye koyduk. Aile içi şiddetle mücadele ihtisas mahkemelerini kurduk. 2022'de kadına yönelik suçların cezasını artırdık. Caydırıcılığı güçlendirdik. Şiddet önleme ve izleme merkezleri, kadın konuk evleri ve şiddetle mücadele irtibat noktaları ile kadına karşı şiddetle mücadeledeki kurumsal kapasitemizi önemli oranda artırdık."

'CHP KADIN DÜŞMANI BİR PARTİDİR'

"Burada şu hususu özelikle vurgulamak durumundayım. Muhalefetin İstanbul Sözleşmesi ile ilgili iddialarının hiçbir temeli bulunmuyor. Bugün Kadıköy Belediyesi'nde belediye meclis üyesi, AK Partili bayan arkadaşımızın sözünü kestiler, hakaret ettiler ve Meclis Başkanı aynı zamanda kalkıp aynı ABD olduğu gibi 'Şu kadını atın dışarı' diyebildi. Bunun için biz sözleşme değil kanun yaşatır diyoruz. Meclis kürsüsünden ahkam kesenlere şunu tavsiye ediyoruz. Kadına yönelik şiddetle mücadele etmek istiyorsanız, öncelikle parti teşkilatlarını ve yönettiğiniz belediyeleri içten içe çökerten taciz, tecavüz ve ahlaksızlık vakalarına bir el atın. Kadına yönelik şiddete farkındalığı artırmak için kendi belediyelerinizden başlayın. Ana muhalefet başkanı kadın düşmanı arıyorsa sağa sola sataşmasın gitsin önce aynaya baksın, partisinin kötü siciliyle yüzleşsin sonra da çıkıp başörtülü kadınlardan özür dilesin. Dün meclis üyesi hanım kardeşimize yönelik sergilenen küstahlık ve faşizm 28 Şubat zihniyetinin CHP'de hala devam ettiğini göstermiştir. Kadınlara had bildirme edepsizliği bir CHP geleneğidir. CHP kadın düşmanı bir partidir. CHP, kadınların fikirlerini, özgürce ifade etmesine tahammülü olmayan baskıcı, nobran, faşist bir siyasi teşekküldür. CHP bu zihniyetten ne kadar erken kurtulursa, rezillikleri ne kadar kısa sürede temizlerlerse hem ülkemiz hem de kadınlarımız için büyük iyilik yapmış olurlar."

'MUHALEFET HAYVAN YASASINA DİRENİYOR'

"Konya'da sahipsiz köpeklerinin saldırısı sonucu vefat eden Rana evladımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Acılı ailesine Rabbim'den sabır niyaz ediyorum. Böyle bir vahşetin 2025 Türkiye'sinde yaşanmasının hiçbir izahı olamaz. Muhalefetin ve çeteleşmiş kimi yapıların tüm engellemelerine rağmen başıboş köpek sorununu çözmek için çıkardığımızın yasanın uygulamasını temin için de kararlı adımlar atıyoruz. Büyüyen bu sorunun çözümü noktasında muhalif, iktidar fark etmeksizin tüm yerel yönetimlerin el birliği içinde çalışması gerekiyor. Muhalefet cenahında yasaya karşı direnç devam ediyor. Bunun üstesinden de geleceğiz. Hepimizin yüreğini dağlayan dünkü olayla ilgili başsavcılığımız soruşturma başlatmış ve müfettişlerimiz görevlendirilmiştir. Rana yavrumuzu bir kez daha yüce Allah'tan rahmet diliyorum."

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde