Çevre Bakanlığı ve İBB’yi karşı karşıya getiren Abramoviç’in villası, kanun değiştirtti

Çevre Bakanlığı ve İBB’yi karşı karşıya getiren Abramoviç’in villası, kanun değiştirtti

Üsküdar Vaniköy’de Rus milyarder Roman Abramoviç’e ait villadaki kaçak yapıların yıkımı nedeniyle kurumlar arası yetki tartışması yaşanması, Orman Kanunu’nun bir maddesindeki yönetmeliğin değişmesini getirdi. Kanunun 17’nci maddesi ikinci fıkrasındaki değişiklikle, kaçak yapılarla ilgili belgeleme ve yıkım işlemleri için Orman Genel Müdürlüğü’nün yetki alanı da güncellendi.

Çevre Bakanlığı ve İBB’yi karşı karşıya getiren Abramoviç’in villası, kanun değiştirtti
16px
24px
11.09.2024 12:03Güncelleme: 11.09.2024 12:30
ABONE OLgoogle

Murat KAYA

Üsküdar Vaniköy’de, Rus milyarder Roman Abramoviç’e ait bir villada kaçak yapılaşma olduğuna ilişkin görüntülerin sosyal medyada paylaşılması, sonraki süreçte İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı karşı karşıya getirmişti. 

KURUMLAR BİRBİRLERİNİ SUÇLAMIŞTI

Bir çivi çakmanın bile yasak olduğu İstanbul Boğazı’ndaki kaçak yapılaşma iddiası, o dönem gündemin en tepesini işgal etmiş ve kurumların birbirlerini suçlamasına yol açmıştı. 

Bakanlık yetkilileri, bu yapılaşmaya İBB’nin izin verdiğini belirtirken İBB yetkilileri de söz konusu yapılaşmayla ilgili gerekenleri yaptığını, 16 Ağustos’ta tutanak tutulduğunu, inşaatın durdurulduğunu ve hatta savcılığa suç duyurusu yapıldığını bildirmişti. 

YIKIM KARARI ALINDI, YIKILDI

Aradan geçen belli bir sürede olaya Adalet Bakanlığı da el atmış, kaçak yapılaşmayla ilgili soruşturma açıldığını dile getirmişti. Çevre Bakanlığı ise kaçak yapı hakkında yıkım kararı alındığını ve 4 Eylül’de bakanlık görevlilerince yıkıma başlanacağını kamuoyuna duyurmuştu. 

Duyuruda, yıkım faaliyetinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü ekiplerinin koordinesinde gerçekleştirileceğine vurgu yapılmıştı. 

Bu duyurunun ardıdan Türkiye’de herkesin merak ettiği o villadaki kaçak yapılar ekiplerce yıkılmaya başlandı ve kaçak yapılar villadan arındırıldı. 

“YETKİ” VE “TUTANAK” TARTIŞMASI

Ancak bu yıkım münasebetiyle, daha önce “kaçak yapılaşmaya izin” hususunda açıklamalarla karşı karşıya gelen İBB ve Çevre Bakanlığı, bu kez de yıkım yetkisiyle ilgili karşı karşıya geldi. 

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çevre Bakanlığı’nın yıkıma başlandığını bildirdiği gün bir açıklama yaparak,   İBB’nin yapıyla ilgili tutanak tuttuğunu ancak bugün alana sokulmadığını söyledi.

İmamoğlu, “Milletimiz bunu görsün. Bu arkadaşların gözüne sokarak anlatacağım. Çünkü, boğazın kıyısında, bizim kamulaştırmamıza da engel olacak bir biçimde, boğazın kıyısında, kaldırımda, Üsküdar Meydanı’nın önünde bir alana, ‘günübirlik tesis alanı’ diye yapı yapılması için imar veren bir anlayış, kendini ispat etmek için paralıyor. Daha kötüsü; biz oraları yıkarken, önümüze polisi dizen de bunlar. Bizim polisimizi, üç otobüs polisimizi orada önümüze dizen de bunlar” diye konuştu.

BAKAN KURUM’UN CEVABI: SUÇLULUK PSİKOLOJİSİ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ise, 6 Eylül’de katıldığı bir etkinlikte İmamoğlu’nun suçlamalarına, “suçluluk psikolojisi” terimiyle yanıt verdi. 

Kurum, şöyle konuştu:

"Bunlar apar topar, sanki biz bunlara 'yıkın' dememişiz, sanki kaçak yapılara müsaade edenler kendileri değilmiş gibi, sanki orada çevre katliamı yapılırken bunu izleyen, seyreden kendileri değilmiş gibi biz oraya gittiğimizde 'Aman biz de yıkıma ortak olalım' gibi saçma sapan, ki onu yaparken de yine orada ağaçlara, ekiplerin çalışmasına resmen müsaade etmeyecek, onları engelleyecek bir çalışma anlayışıyla oraya gelmeye çalıştılar. Değerli arkadaşlar sormak lazım, yani akılları neredeydi, biz oraya gidene kadar ellerinden tutan mı vardı, engelleyen mi vardı? Niye gidip yıkmadınız? Günlerce İstanbul'u, Türkiye gündemini meşgul etmiş bir işe karşı siz duymazdan, görmezden geldiniz, biz oraya gidince mal bulmuş Mağribi gibi hemen oraya yıkım ekiplerinizi göndermeye kalkıyorsunuz. Önce samimi olacaksınız. Bu İstanbul Boğazı, sadece İstanbul'u ilgilendirmiyor, tüm Türkiye'yi ilgilendiriyor."

RESMİ GAZETE’DE YER ALAN ORMAN KANUNU YÖNETMELİĞİ

Bütün bu tartışmalar yaşanırken, PD’nin Rus milyarder Abramoviç’e ait olduğunu ortaya çıkardığı Vaniköy’deki söz konusu villanın kaçak yapıları, yıkılmış ve bu yıkım gündemden düşmüştü. 

Ancak bugünkü Resmi Gazete’de yer alan bir değişiklik, dikkatimizi çekti. 

Yapılan duyuruda, Orman Kanunu’nun 17’nci maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması hakkında yönetmeliğin değiştiği belirtiliyordu. 

“YIKIM EKİBİ” VE “YIKIM HEYETİ” TANIMI

Yönetmeliğin, 1956 tarihli  6831 sayılı Orman Kanununun 17’nci maddesinin ikinci fıkrasının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme amaçlı olduğu belirtildi.

Ayrıca yönetmeliğin, devlet ormanlarında işgal, faydalanma, açma, yerleşme amacıyla her türlü yapı ve tesis yapımı ile kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle dikim, ekim yapılan yerlerde el koyma, yıkım, ortadan kaldırma, sökme, biçme ve Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirme faaliyetlerini kapsadığı da hatırlatıldı. 

Buna göre, “yıkım ekibi” tanımı da yapıldı. “Yıkım işlemini yapmak üzere iş makinesi operatörü ile elektrikçi, sıhhi tesisatçı, makineci, çilingir gibi vasıflı işçilerden oluşan ekip” ifadesi kullanılan yönetmelikte, “yıkım heyeti” için de, 
“Orman zararlıları ile mücadele şube müdürü başkanlığında, orman işletme müdür yardımcısı ve orman işletme şefinden oluşan heyet” denildi.

NE DEĞİŞTİ?

Yönetmeliğin ikinci bölümünde, “Suç konusu fiile müdahale, dikilen ve ekilen yerler ile yapı ve tesislere yapılacak işlemler, suça konu alet ve benzeri ile sair eşyaya el konulması ve koruma altına alma”  başlığıyla güncellemeler yer aldı. 

Buna göre, devlet ormanlarında kaçak olarak yapılan tesis ve binalar, ekilen ve dikilen yerler ile mahsullere hiçbir karara gerek olmaksızın el konulabileceği ve yıkılma, sökülmeyle ortadan kaldırılabileceği kaydedildi. 

ORMANCILIK FAALİYETLERİNDE KULLANABİLME YETKİSİ

Suça konu fiilin başlangıcından itibaren cumhuriyet savcısına bilgi vermek suretiyle olaya müdahale edilerek izinsiz her türlü dikim ve ekim yapılan yerler ile yapı ve tesise inşa aşamasında olanlar da dahil olmak üzere, hiçbir karar alınmasına lüzum kalmaksızın, idare tarafından derhal yıkılması ve/veya ortadan kaldırılmasının esas olduğu aktarılan değişiklikte, söz konusu yapı ve tesisler, ihtiyaç görüldüğü takdirde 6831 sayılı Kanunun 17’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan ormancılık hizmetlerinde kullanılabileceği de dile getirildi. 

“HERHANGİ BİR YARGI KARARINA GEREK KALMADAN KALDIRILIR”

Orman muhafaza memurlarının orman suçlarının takibinde orman kolluk görevlisi görevini yürütüceği aktarılan yönetmelik değişikliğinde,”İşgal amacıyla ormanlara konulan konteyner gibi sabit ve kalıcı olmayan tesisler herhangi bir yargı kararına gerek kalmadan kaldırılır” ifadesi de yer buldu. 

Yönetmelikte, “İnceleme ve tespit heyetinin kurulması ve görevleri, yıkım heyetinin kurulması ve görevleri, yıkım işleminin gerçekleştirilmesi, izinsiz yapı ve tesisin ormancılık hizmetlerinde kullanılması, yıkım sonrasında alınacak tedbirler” başlığıyla kimi güncellemeler de yer aldı.

ORMAN BAKANLIĞI DA DEVREDE

Bu güncellemelerle, özellikle İstanbul’da İBB ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı karşı karşıya getiren “yetki” alanı konusuna, Tarım ve Orman Bakanlığı da dahil oldu. 

İstanbul Boğazı’nda villaların olmadığı, yapılaşma görülmeyen ormanlar var. Yarın o bölgeye dikilecek veya o bölgelerde yıkımına karar verilecek Vaniköy’deki villa gibi yapılar gündeme geldiğinde, Orman Bakanlığı da kendi yetkisini belirlemiş oldu. 

Bakanlık İstanbul’da, Orman Genel Müdürlüğü eliyle yetki kullanıyor.

 

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde