Boğaziçi Üniversitesi Executive MBA Programı; patronları ve patron adaylarını akademiye çağırıyor

Mustafa Ali AYKOL

Tüm dünyada üniversitelerin anlamı, yeri, konumu ve işlevi tartışılıyor. Sadece teorik anlamda bilgi veren yerler olarak tanımlanması, üniversitelerin günümüz dünyasını yakalamasını ve rekabetçi ortama öğrencilerini hazırlamasını zorlaştırıyor.

Bu tartışma temel olarak üniversitelerin mezun olunup terk edilen bir yer olmaktan çıkartılıp, mezun olduktan sonra da ilişkilerin sürdüğü bir karşılıklı öğrenim mekanı olması düşüncesine varıyor.

“Yaşam boyu öğrenim” ya da “Mezun olunmayan üniversite” gibi kavramlar etrafında tartışılan bu konu; en temelde günümüz dünyasını yakalamayı hedefliyor.

Türkiye’nin en eski akademik kurumlarından biri olan, 150 yılı aşkın tarihe sahip Boğaziçi Üniversitesi’nde de İşletme Fakültesi bünyesindeki Executive MBA (Yönetici İşletme Yönetimi) programı, iş dünyasında tecrübeli kişilerin teorik eğitim alabilmesini, akademik eğitim alan öğrencilerin de iş dünyasından isimlerle temas edip tecrübe aktarımı sağlayabilmesini hedefliyor.

Program, “İkinci Eğitim Yüksek Lisans” ve “Akşam okulu” olarak da adlandırılıyor.

DERSLER MURAT ÜLKER’İN RESTORE ETTİRDİĞİ AHŞAP BİNADA İŞLENİYOR

İlk olarak 2001-2002 yılında başlatılan program kapsamında dersler, Boğaziçi Üniversitesi’nin güney kampüsü içerisinde yer alan ve kendisi de bir Boğaziçi İşletme mezunu olan Murat Ülker’in restorasyonunu yaptırdığı ahşap bir köşkte işleniyor.

Programın ayrıntıları hakkında bilgi almak ve sorular sormak için bir grup gazeteciyle Executive MBA Programı Koordinatörü Doç. Dr. Ali Coşkun’un davetlisi olarak bir araya geldik.

Executive MBA Programı Koordinatörü Doç. Dr. Ali Coşkun

AMAÇ PROFESYONELLERİ OKULA GERİ DÖNDÜRMEK

Coşkun konuşmasının başında yaşadığımız çağda akademiden sektöre, sektörden akademiye bilgi ve tecrübe akışının önemine değindi ve programın amacının “profesyonelleri okula döndürmek” olduğunu söyledi.

Programın İşletme alanındaki bilgisini artırmak ve yönetici kadrolarına hazırlık yapmak isteyen profesyoneller ile girişimcilik yolunda adım atmayı planlayanlar için tasarlandığını söyleyen Coşkun, 20 senede 700’den fazla mezun verdiklerinin altını çizdi.

11 aylık yoğun bir eğitimden oluşan programın 6 kapsül halinde işlendiğini belirten Coşkun, programa kabul için sektörde en az 5 yıl tecrübe şartı aradıklarını da belirtti.

ALES sınavına ihtiyaç duyulmadan programa başvuru yapılabileceğini söyleyen Coşkun, İngilizce dil yeterliliğinin şart olduğunu ve başvurular arasından mülakatla öğrenci seçildiğini de ekledi.

Programı “Bir kavşak eğitim” olarak tanımlayan Ali Coşkun, “Biz bu programların mezuniyet törenlerinde en çok ailelerine teşekkür ediyoruz. Çünkü hem profesyonel iş hayatına devam edip hem de eğitim almak büyük bir sorumluluk gerektiriyor. O yüzden bu programa başlayan profesyonellere biz ’11 aylık kan, ter ve gözyaşına hazır mısınız?’ diye soruyoruz” dedi.

“TÜRKİYE’DE AKADEMİNİN DE İŞ DÜNYASININ DA BUNA İHTİACI VAR”

Ali Coşkun’dan sonra sözü programı geçen sene 4.0 ortalama ile tamamlayıp mezun olan Softtech Grup Yöneticisi Bülent Dedeoğlu aldı.

Executive MBA programının mezunlarından, Softtech Grup Yöneticisi Bülent Dedeoğlu.

Profesyonel iş yaşamının ve aile hayatının yanında böyle bir eğitim almanın büyük bir sorumluluk olduğunun altını çizen Dedeoğlu, “Fakat hem çok keyifli, hem de çok verimli bir program oldu” dedi.

Farklı sektörlerden profesyonellerin aynı program için bir araya gelmesinin tecrübe aktarımı açısından çok büyük faydaları olduğunun altını çizen Bülent Dedeoğlu, Türkiye’de akademinin de iş dünyasının da buna ihtiyacı olduğunu söyledi.

Kahvaltının ardından program koordinatörü Doç. Dr. Can Coşkun Ülker’in restore ettirdiği Executive MBA binasını gezdirdi.

Küçük sınıflardan ve çalışma odalarından oluşan bu ahşap ve tarihi bina, 15-20 kişilik öğrenci grupları ve küçük çalışma grupları için dizayn edilmiş.

Coşkun, programa katılan profesyonellerin ders öncesi ve sonrasında buradaki odalarda çalışmalar yaptığını, ortak projeler geliştirdiğini ve buradaki etkileşimin yeni meyveler doğurduğunu da ekledi.

Programın mezunlarından Bülent Dedeoğlu da programın en güzel yanlarından birinin bu bina ve burada çalışmak olduğunu söyledi.

ÖN KAYIT İÇİN SON TARİH 10 HAZİRAN

Program için ön başvurular bu yıl 10 Haziran tarihinde sona eriyor. Ön başvuruda bulunan adayların kayıt tarihine kadar gerekli belgeleri tamamlamaları gerekiyor.

11 ay sürecek olan akademik programı başarıyla tamamlayan katılımcılar tezsiz yüksek lisans diploması ve alan sertifikası almaya hak kazanıyor.

Programın ücreti ise 500 bin TL. Ücret öğrenciler tarafından YÖK'e yatırılıyor ve üniversitenin bilimsel çalışmaları için kaynak olarak kullanılıyor. 

patronlardunyasi.com