Bilgin: Yabancıyla görüşmek moda oldu

Bankacılıktaki yabancı sermaye payının yüzde 15’i bulması farklı tartışmalara yol açıyor. Bazı uzmanlar “5 yıl sonra Türkiye’de milli banka kalmayacak.” yorumunu yaparken, sektörün otoritesi Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun Başkanı Tevfik Bilgin banka sahiplerine mesaj verdi: “Yerli bankalar aralarında ortaklık yapmak yerine, niçin yabancılarla görüşmeye sevinçle gidiyor, anlamak zor.” Bilgin’e göre, sektördeki yabancı payı yıl sonuna kadar yüzde 20’yi bulacak. Bu meselenin kendileri tarafından çözülemeyeceğine işaret eden Bilgin, “Ortaklık için bize gelindiğinde verilen paranın dışında, teklifi veren şirketin Türkiye’de bankacılık yapabilecek ciddiyeti taşıyıp taşımadığına da bakıyoruz.” diye konuştu. BDDK Başkanı banka birleşmeleri görüşmelerinin Borsa’ya ‘her şey bitmiş’ gibi aksettirildiğinden şikayet ederek, “Biz onaylamadan görüşmeler, ‘anlaşma tamam’ havası içinde sunulmamalı. ” dedi.

BDDK Başkanı, Halkbank, Vakıfbank ve Ziraat Bankası'nın sektörün yüzde 35'ini elinde bulundurduğunu ifade ederek, "Bankacılıktaki yabancı ağırlığının nereye ulaşacağı kamu bankalarının özelleştirilmesiyle doğrudan ilişkili. Dolayısıyla özel bankalardaki el değişiklikleri kadar bu bankaların satışında izlenecek yöntem daha önemli hale geliyor.” dedi. Bilgin, şu anda sektörde yabancı ortaklığın bir trend haline geldiğini ifade ederek, ekonomik gerçeklere uygun işbirlikleri yapılması gerektiğini söyledi. Avrupalı bankaların kârlılık oranları düştüğü için Türk pazarına yöneldiğini ileri süren Bilgin, "Bankaların geçici moda yerine kalıcı çizgilere sahip elbiseyle dolaşmaları daha doğru olur." ifadesini kullandı. Bilgin, banka birleşmeleri ya da hisse satışlarına ilişkin açıklamalara da çekidüzen verilmesini isteyerek “Bir bankanın kapısından giren yabancı sermaye iki günde duyuluyor” dedi. Görüşmeler hakkında Borsa'nın yanı sıra basına yapılan duyuruların ‘her şey bitmiş' gibi aksettirildiğini aktaran Bilgin, “Kanunen tespit edilen oranların üzerindeki işlemler, kurul onayına tabi. Yani biz onaylamadan görüşmeler, ‘anlaşma tamam' havası içinde sunulmamalı. Bir genelge ile bankaları bu konuda uyaracağız. Borsa'ya gönderdikleri metinlerde artık ‘BDDK onayından sonra...' ibaresi yer alacak.” diye konuştu.

"Türk sermayedarları bankalarının gelecek planlarını yaparken birbirleriyle birleşme gibi fırsatları iyi değerlendirmeli." diyen Bilgin, şöyle devam etti: "Banka sahipleri yerli ortağa kapalı iken herhangi bir ülkenin alt sırasındaki bankaya göz kırpabiliyor. Onlarla görüşmeye can atıyorlar." Bilgin, Anadolu Finans ve Family Finans birleşmesinin iyi bir örnek olduğunu kaydetti. "Önleyici hekimlik yapmak zordur. Çünkü hastalığı erken teşhis edip ona göre müdahale yapmak gerekir." diyen Bilgin, kurum olarak yaptıkları düzenlemeler, gerçekleştirdikleri araştırmalar ve dikkat çektikleri konuların bu çerçevede algılanması gerektiğini belirtti. Bilgin, uyarılarının hiçbir kötü anlama çekilmeden ‘koruyucu hekimlik' olarak algılanmasını istedi.

Bilgin'e göre, sektörün kâr marjı iyice düştüğü için bankaların havale, EFT ve kredi kartı gibi hizmetleri karşılığı ücret almaya başlamaları normal karşılanmalı. "Asıl bedava hizmet veren bankadan şüphe ederim. Sunduğu hizmeti nasıl finanse ediyor diye düşünürüm." diyen Üst Kurul Başkanı, önümüzdeki dönemde bankacılık hizmetlerinin tamamının ücret karşılığı verilmeye başlanacağını düşünüyor. Aynı bankanın şubeleri arasında yapılan havaleden yüklü miktarda komisyon isteniyor. İki farklı bankada aynı işlem gerçekleştirilmesine rağmen farklı ücret uygulanıyor. Bu konuda kendilerine gelen şikayetleri bankalara ilettiklerini aktaran Bilgin, “Aynı büyüklükteki bir hizmet için biri 10 lira alırken diğeri 20 lira alıyorsa Bankalar Birliği’nin tedbir alması gerekir.” dedi. BDDK Başkanı vatandaşlara da, “Hizmet nerede ucuzsa oradan alın.” tavsiyesinde bulundu. BDDK Başkanı, bir dönem sıklı