Başarıyı getiren, fiyat politikası
ABDULLAK KİĞILI, MARKASIYLA ANADOLU'DA BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR. KIĞILI'NIN BAŞARISI...
Abdullah Kiğılı ismini markasına verecek kadar cesaretle girdiği hazır giyim işinde bugün 80’i aşan mağazası ile liderliğe oynuyor.
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin en büyük hazır giyim lojistik merkezini açan Kiğılı’nın yeni tesisi aynı anda 5 TIR’ı birden yükleyecek teknik altyapıya ve tam 500 bin adet ürünü stoklayacak büyüklüğü sahip bulunuyor.
Kiğılı bu dev lojistik merkezini açış nedenini şöyle açıklıyor:
Büyümek için rakiplerinizin önünde olmak durumundasınız. Şimdi ürtemek kadar önemli olan doğru zamanda doğru yerde olmak. Açtığımız yeni lojistik merkezi ile ürünlerimizi herkesten önce 80 mağazaya ulaştırıyoruz. Hangi mağazada hangi ürüne ihtiyaç var online izliyoruz. Herkesten önce sezonu açıyoruz. Müşteri bu farkı görüyor ve bize müthiş ilgi gösteriyor.
Sektörün duayen isimlerinden Abdullah Kiğılı lojistik merkezinin mağazaları da başarılı kıldığını vurguluyor ve ekliyor:
Kiğılı 80 mağaza oldu. Çanakkale’ye açtığımız son mağazamız ciro rekoru kırıyor. Anadolu bizi çok seviyor. Daha geçtiğimiz günlerde Kayseri mağazasını açtık, büyük ilgi gördü. Bugünlerde Kayseri’de ikinci mağazayı açacağız. Hemen ardından Malatya mağazası devreye girecek. Kısa süre içinde de ilk karayolu mağazasını Susurluk’ta açacağız. İç pazarda 80 mağazasını kendi yöneten başka firma yok. Kısa süre içinde mağaza sayımızı 100’e çıkarmayı düşünüyoruz.
Abdullah Kiğılı’ya ‘Türkiye’de 100 mağazayı hedefliyorsunuz ama yurtdışında yoksunuz’ diye sorunca belki de tartışma yaratacak şu cevabı alıyoruz:
Biz yurtdışında olmak için olmayız. Yurtdışına büyük gideriz. Kendi şöhretimize uygunsa oralarda oluruz. Yurtdışında da bir mağazamız olması bizi kesmez. Evet 100 mağazaya ulaştıktan sonra yurtdışına ciddi eğileceğiz. Oralarda ortaklıklar kurarak mağazalar açacağız. Bu doğrultuda İsrail’de görüşmeler yapıyoruz. Çin’in tekstil devi ile görüşmeler yapıyoruz. Birlikte dünyaya açılma stratejileri geliştiriyoruz. Biz de moda var tasarım var. Mağaza yönetme, perakende işini çok iyi biliyoruz.
Onlarda da büyük ölçekli üretim var. Bu iki avantajı birleştirip dünyaya birlikte açılmak için planlar yapıyoruz. Çok olumlu bir yoldayız. Çin’den korkmak yerine ‘onlarla birlikte neler yapabiliriz’i herkesin düşünmesi sektörün geleceği açısından çok önemli.
En yaygın mağaza ağına sahip olan Kiğılı’nın fiyat politikasını vatandaşın çok sevdiğini söylüyoruz. Heyecanla cevap veriyor:
Bunu duymak çok hoş. Evet biz halkın markasıyız. Anadolu’da gittiğimiz her yerde belki de bu yüzden büyük ilgi görüyoruz. Bizim sloganımız en kaliteli malı en ucuza satmak. Biz fiyatı belirlerken kılı kırk yarıyoruz. Kârı en alt seviyeye indirip öyle fiyat açıklıyoruz. Biz bunu yapınca rakiplerimiz de yüksek fiyatla çıkamıyor. Böylece piyasada fiyatın aşağıda tutulmasını sağlıyoruz Halk bunu biliyor ve yaptığımızı ödüllendiriyor. Belki bu yüzden yaptığımızı satıyoruz. Ürün yetiştiremiyoruz. Kâr marjları düşük ama çok satıyoruz. Fiyat konusunda piyasada barometre gibi görülüyoruz.
Kiğılı’nın halkın markası olduğunu söylerken cümle arasında yeni bir markanın daha yaratıldığını öğreniyoruz ve bu konuyu sorup şu cevabı alıyoruz:
Evet yeni bir marka yaptık. Çünkü dostlarımız bize siz çok kaliteli yapıyorsunuz ama çok sayıda yapıyorsunuz. Bu yüzden zenginler sizden alışveriş yapmıyor eleştirisi getirdiler. Biz de bunun üzerine Abdullah Kiğılı diye bir marka yarattık. Bu m