40 yaş flört rehberi

İngiliz gazeteci Shane Watson,  40'lı yaşlarını süren bekar kadınların derdine derman olacak bir kitap yazdı. 'How to Meet a Man After Forty and Other Midlife Dilemmas Solved' adlı kitap 40 yaşını süren ve yalnız olan kadınların yaptığı hataları ve bunları düzeltmek için yapılması gerekenleri anlatıyor.

Victor Hugo '40'lı yaşlar gençliğin yaşlılığıdır, 50'li yaşlar ise yaşlılığın gençliği' demiş. Ebedi gençlik arayışının tavan yaptığı günümde insanın 40'lı yaşlara bakış açısına denk gelen bir tanımlama... Ancak işin içinde insan olunca sözlerle düşünceler çoğu zaman birbirini tutmayabiliyor. Etrafımız yaşlarındaki 4 rakamının lanetine inanan ve hayatının artık bir daha asla eskisi gibi olamayacağını düşünenlerle dolu. Bu inançsız kitlenin çoğunlukla bekar kadınlardan oluşması ise hiç de şaşırtıcı değil. Hayatının geri kalanını 'artık' tek başına geçireceğini düşünen bu kadınların zihinlerinin derinliklerinde ise elbette onlara 'treni kaçırmış' damgasını vuran toplumun geleneksel bakış açısı var. Peki, bu ne kadar doğru bir düşünce? 40 yaş kadınlar için gerçekten de sonun başlangıcı mı?

İngilizlerin en önemli gazetelerinden biri olan Daily Mail'ın yazarlarından Shane Watson'a göre bu soruların yanıtı kesinlikle hayır. Watson, 'How to Meet a Man After Forty and Other Midlife Dilemmas Solved' (40'ından Sonra Bir Erkekle Nasıl Tanışılır ve Çözülmüş Diğer Orta Yaş Çıkmazları) adlı yeni kitabında 'Hayat 40'ında başlar' sözünün doğruluğunu kendi deneyimleriyle kanıtlıyor ve yaşıtı kadınlara verdiği tavsiyelerle 'Bunu ben başarabildiysem siz de başarabilirsiniz' diyor.

KARŞI TARAFA  VERDİĞİNİZ MESAJ ÖNEMLİ
Watson'a göre kendi yaşıtı kadınların yaptığı en büyük hata, hala gençlik yıllarındaki gibi 'Bay Doğru'yu arayarak önlerine gelen fırsatları tepmek. Yazar bunu özellikle kendi ayakları üzerinde durabilen, ekonomik özgürlüğü olan, sosyal hayatı renkli ve kariyeri yükselişteki kentli kadınların yaptığı görüşünde. Çünkü bu kadınlar her ne kadar hayatlarını biriyle paylaşmak isteseler de karşı cinse fark etmeden ona ihtiyaç duymadığı mesajını iletiyor.

Shane Watson bir erkek olmadan da hayatlarını sürdürebilen bu kadınların biriyle birlikte olmak istiyorlarsa öncelikle 'Bay Doğru'yu aramaktan vazgeçmelerini ve uzadıkça uzayan 'Bir Erkekte Olması Gerekenler' listelerini bir kenara bırakmalarını öneriyor. Bunun için ise derhal 'armudun sapı üzümün çöpü' demeden yeni bir liste oluşturmak ve yeni tanışılan insanlara bir şans tanımak gerekiyor.'Öncelikle aşık olacağınız adamın aşık olmayı planladığınız adamla uzaktan yakından hiçbir benzerliği olmayacağını kabul etmelisiniz' diyor Watson ve ekliyor 'Siz yakın çevrenizde oturan birini tercih ederken, o size en az iki saat uzaklıktaki bir semtte oturabilir. Siz olağanüstü bir giyim tarzı beklerken o parlak takımlar ve kahverengi tişörtler giyebilir. Bu onun size uygun olmadığı anlamına gelmiyor.'

Watson'a göre bu listenin yenilenmesinin yanı sıra kadınların yapması gereken başka şeyler de var. Bunlardan en önemlisi, kadın arkadaşlarla yapılan etkinliklere biraz ara verip değişik sosyal ortamlara girmek. Yazar bunu yaparken kadınların günlük hayat kurallarını biraz ihlal etmesi gerektiğini düşünüyor: 'En güzel elbisenizi giyin, düz ayakkabılar yerine topukluları tercih edin, çok alkol almayın, sarhoş olmaya kalkmayın ve o kalabalıkta seçilmeyi beklemeyin. Kendinize uygun olan adamı siz bulun ve harekete geçin. Siyah takımınızla sıkıcı bir şekilde kalabalığın ortasında durursanız erkekler sizi fark etmeden başka kadınlara yönelecektir'.

Watson ayrıca 40 yaşında bekar bir kadının 20 yaşındaki bir genç kız gibi erkekte 'kel olmasın, dul olmasın, beyaz çorap giymesin' tarzı kurallar yerine daha spesifik özellikler araması gerektiği görüşünde. Yazara göre yaşınızın ilk rakamı 4'se, seçtiğiniz kişinin kibar olması, en sizin kadar zeki olması, sizinle vakit geçirmekten hoşlanması, sizi her durumda güldürebilmesi ve sizi kendine aşık edecek özelliklere sahip olmasa bile etkileyecek yanları bulunması yeterli.

Kendinizi bir kaleye hapsetmeyin
Yaşıtlarınızın çoğu evli ve çocukluyken sizin hala bekar olmanızın tek nedeni büyük olasılıkla önünüze çıkan her şansı tepmeniz ve yolunuzun kesiştiği adamları bir bahane bularak kendinizden uzaklaştırmanız. Etrafınıza duvarları göğe yükselen bir kale inşa ettiniz ve buraya girmek isteyenleri içeri almamakla kalmayıp kalenin burçlarına tırmanmak isteyenlerin üzerine de kızgın yağ boca ettiniz! Ama zaman geçti ve siz şimdi elinizdeki 'bir erkekte olması gerekenler' listesiyle beraber yapayalnızsınız. 'Kel olmasın, dul olmasın, aman çocukları olmasın, maaşı da iyi olsun' derken önünüze çıkan fırsatları tekrar kaçırmamak için yapmanız gereken tek şey ise elinizdeki lanetli listeyi yenilemek ve erkeklerle flört ederken aşağıdaki kurallara dikkat etmek:

- Söylediği her şeyle ilgilenin. Unutmayın, gözlerinizin etrafta, özellikle de orada burada dolanan yiyeceklerde bulunması sizin amacınıza zarar verir.
- Bakışırken göz temasının uzunca bir süre devam etmesini sağlayın ki bunun kazara olduğunu ya da tesadüfen göz göze geldiğinizi düşünmesin.
- Ondan etkilendiğinizi hissettirin.
- Onunla biraz alay edin tabii ki çok ileri gitmeden ve boy, saç, konuşma şekli, anneler, ne kadar çabuk sarhoş olduğu ve terlediği gibi yasak konulara girmeden.
- Onu övün ama çok da abartmayın.
- Ona dokunmayın. Belki koluna yavaşça değebilirsiniz ama dokunmamak en iyisi.
- Arada bir ortadan kaybolun ki sizi özlesin. Ama bu kayboluşların süresi kesinlikle 10 dakikayı geçmesin!
- Son derece dürüst ve açık olun. Bu onun samimiyetinize inanmasını sağlayacaktır.