11 saatin sırrı

11 saatin sırrı

YATIRIM KONSEYİNDE KAPALI KAPILAR ARDINDA CEO'LAR BAŞBAKAN'A NELER SÖYLEDİ?

11 saatin sırrı
16px
24px
01.07.2006 00:00
ABONE OLgoogle

Perihan Çakıroğlu'nun yazısı

Yabancı yatırımcılar, Türkiye ile ilgili senaryolarında oldukça cömert davrandılar. Bu cömertlik, dalgalanmaların getirdiği karamsar havayı da dağıtmak için iyi bir fırsat oldu.
İlk çeyrek büyüme rakamlarının yüzde 6'nın üzerinde çıkması da iyi bir moral unsuru. Belki gelecek çeyreklerde bu kadar büyümek zor ama yılsonunda yüzde 5'i geçmek de imkansız değil.
Yabancı yatırımlar gelmeye devam edecek, bu konuda şüphe yok. Yatırım Danışma Konseyi'ne katılan CEO'lar ile başkanların çoğu, bunun altını böyle çizdi. 3 trilyon dolarlık piyasa değerine hükmeden bu beyler, hatır için söylemediler bu sözleri. Onlar, kar ve fırsat görmedikleri hiçbir için vaadlerde bulunmazlar.
Bankacı ve finansçılar, yeni evlilikler yerine Türkiye'de büyümek istiyorlar. Reel sektör devleri, yeni fabrikalar, yatırımlar yapmayı planlıyorlar. Erdoğan'a da anlatmışlar.
Citi Group, Türkiye'yi 10 büyük pazarından birisi görüyor. Yeni banka alımından çok kendi olan şubelerinin sayısını artıracak. BNP Paribas, TEB'le aynı senaryoyu çiziyor. Cisco Systems, Bill Gates'in de arzuladığı gibi Silikon Vadisi projesini yürürlüğe koymak istiyor.
Avrupa'nın ikinci büyük çelik devi Corus Group, 400 milyon dolarlık yatırımının ardından otomotiv ve inşaat sektörüne girmeyi hedefliyormuş.
Maden devi Eldorodo, Türkiye'yi madencilik cenneti görüyor, yeni yatırımlar kapıda. Fiat ile Ford'un elinde de yatırım listeleri var. Fransız Group Danone, yeni bir sürpizle karşımızda olacak. İyice yerleşti ülkeye.
Liste böyle uzayıp gidiyor.

11 saatin sırları ve AB vizyonu

Conrad Otel'in "R" katında 11 saat süreyle 20 dev adam Erdoğan'la insani ihtiyaçları hariç, otelin dışına çıkmadan oturup konuştular.
En kıymetli şeyleri olan zamanlarını ayırdılar. Kapalı kapılar ardında neler kaldı? İçeriye girenlerden TİM Başkanı Oğuz Satıcı, izlenimlerini anlatırken, "Onlar, Türkiye'nin geleceğini bizim gördüğümüzden daha net ve daha parlak görüyorlar. Buna memnun olduk. Olan ilginin, sadece finans ve bankacılık kesiminden değil, direkt yatırım yapan sanayicilerden de gelmesini çok önemsedim" diyor.
Son zamanlarda AB ile Türkiye, Kıbrıs Rum kesimi yüzünden restleşiyor. Havaalanı ve limanların onlara açılmaması yüzünden AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Olli Rehn'i bile sık sık devreye sokuyorlar.
Konu, Yatırım Danışma Konseyi'ne de geldi. CEO'larla konuştum. Çekişmenin derinliğinin olmadığını, Türkiye'nin AB'ye tam üye olma yolunda hızla ilerlediğini anlattılar. İçeride de aynı minvalde konuşmuşlar. Oğuz Satıcı, "Onlar, AB vizyonuna bizden daha çok inanıyor ve destek veriyor. Ölçü olarak alırsak bizden daha objektif bakıyorlar, bunu da hem Başbakan'a hem bize anlattılar" dedi.

Yeni senaryolar lazım

İçerdeki adamlardan Satıcı'ya göre kapalı kapılar ardından dışarıya yansıyan güzel sözler, içeridekinin yüzde 10'u bile değil. Bu sözler, iltifat değil, arkasında istenen senaryolar var. Senaryoların sihirli anahtarı ise tabii ki "kar" sözcüğü. Türkiye'nin kar vaad etmesi gerekiyor. Yatırım için arazi, hukuksal düzen, konforlu altyapı, ulaşım, lojistik ve eğitimli, kaliteli işgücü lazım.
Erdoğan ve bakanlar hepsini not almışlar. Onun için işletme körlüğünü bırakıp, bardağın dolu tarafına bakalım. Ve çalışalım..

Bugün

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde