Yedibela Kadriye'nin marifetleri

İşadamı Ulubay, bakıcı olarak işe alıp karısı yaptığı Kadriye Çiçek'ten karanlık geçmişi nedeniyle boşanmaya çalışıyor.

Kocaeli'nin Hereke beldesi yakınlarında kurulu bulunan Nuh Çimento Fabrikası'nın ilk genel müdürü olarak iş hayatına atılan Abdurrahman Seyit Ulubay'ın (88) başı, bakıcı olarak işe alıp, acıdığı için evlendiği 43 yaşındaki eşi Kadriye Çiçek'le belada. Ulubay, mağdur bir kadın olarak tanıyıp nikâhlandığı eşinin fuhuştan çalıntı çeke kadar uzanan bir suç dosyası ve 6 eski kocasının olduğunu öğrenince boşanmak için dava açtı.

YÜREĞİ SIZLAMIŞTI
1960-63 yılları arasında Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanlığı (TÇMB), 5 Mart1986- 11 Kasım 1987 tarihleri arasında ise Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GSOB) Müteşebbis Heyet üyeliği de yapan 88 yaşındaki Abdurrahman Seyit Ulubay, yarı yaşındaki Kadriye Çiçek'in (43) 'hikayesini' dinleyince ona çok acıdı. Anlattığına göre Çiçek, bir evlilik yapmış, alkolik olan kocasının dayaklarına maruz kalmış, bu acıya daha fazla dayanamayıp çareyi iki çocuğuna rağmen eşinden boşanmakta bulmuştu. Ulubay, genç kadına kol kanat germeyi, malvarlığından bir kısmını 2 çocuklu bu zavallı anneye vermeyi aklına koydu. Zaten bir süredir banka, emlak ve vergi gibi işleri, kendisinin yorulmaması gerektiğini söyleyerek aldığı vekaletnameyle Kadriye Çiçek yürütüyordu.

MÜTEVAZI HAYAT
12 Ekim 2004 tarihinde Kadıköy Evlendirme Dairesi'nde sade bir nikâh yapıldı. İşte bu nikâh asıl 'hikaye'nin başlangıcı oldu. Daha birkaç gün olmuştu ki Çiçek, oturdukları dairenin kendi üzerine yapılmasını istedi. "Ev almazsan kalmam" diye tutturdu. Çiçeği burnunda gelinin nikâhtan birkaç gün sonra Didim'de bulunan villa arsasını sattığı ortaya çıktı. Ortaya çıkan sadece bununla kalmadı. Kadriye Çiçek'in başından tam 6 evlilik geçmişti. 3 çocuğu vardı ve sicili suçlarla doluydu. Vekaletnameyi iptal ettiren Abdurrahman Ulubay hemen mahkemeye başvurarak boşanma talebinde bulundu. Kadriye Çiçek'in iyi niyetini istismar ettiğini ve kendisini kandırdığını söyledi. Soyadını kullanarak varlıklı yerlere girmeye çalıştığını da iddialarına ekledi. Eşinin boşanma davası açtığını öğrenen Kadriye Çiçek ise bu konuda Ulubay'ın kızı Vesile Neşe'yisuçladı. Ona göre Neşe, babasının evlenmesini kendisi için büyük bir maddi kayıp olarak görüyordu ve bu yüzden boşanmalarını istiyordu. Cevap dilekçesinde "mütevazı bir hayat" sürdüğünü dile getiren Kadriye Çiçek, kendisini önce nikâh salonunda, sonra kapı dışında, şimdi ise adliyede bulduğunu belirterek, şimdilik yasal hakları saklı kalmak kaydıyla 1 milyar lira yoksulluk nafakası, 5 milyar lira maddi, 10 milyar lira da manevi tazminat talep etti. Abdurrahman Seyit Ulubay'ın avukatının mahkemeden talebi üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği'ne yazı yazıldı. Kadriye Çiçek'in bugüne kadar yaptığı evliliklerde kullandığı soy isimler de belirtilerek sicil dosyası istendi. Çiçek'in İzmir'de bir pavyonda okuyuculuk, fuhuşa aracılık, çalıntı çek kullanmak, gizli fuhuş yapmaktan sicilinin bulunduğu, Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde halen "fuhuş yapmak ve yaptırmak" suçlarından yargılandığı, İstanbul 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde "çek kanununa muhalefet" suçundan arandığı İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından mahkemeye bildirildi. Abdurrahman Seyit Ulubay'ın avukatı, Kadriye Çiçek'in Kadıköy'deki yargılaması sırasında verdiği ifadesinde para karşılığı fuhuş yaptığını, mekan olarak evini kullandığını itiraf ettiğini, davanın diğer sanıklarının da Kadriye Çiçek'i Hülya ve Müge gibi takma isimler ile tanıdıklarını, fuhuş yaptığını belirttiklerini ifade etti.

KIZI TEHDİT EDİLDİ
Abdurrahman Seyit Ulubay, 300 milyon lira olarak bağlanan tedbir nafakasının kaldırılmasını ya da Kadriye Çiçek'in yaşam biçimi dikkate alınara