Ekonomi


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın stratejik Irak ziyareti öncesinde Enerji Bakanı Hilmi Güler MGK'ya davet edilerek, Türkiye'nin enerji politikaları masaya yatırıldı. MGK'da ayrıca 24 Eylül tarihinde yapılacak olan Nükleer santral ihalesi de ele alındı. Milli Güvenlik Kurulu toplantısına davet edilen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, kurul üyelerine Nükleer Enerji ve Irak'ta petrol aranması konusu başta olmak üzere enerji politikaları ile ilgili geniş kapsamlı bir sunum yaptı.

Nükleer enerji santrali kurulmasıyla ilgili TBMM'den yasal düzenlemeyi geçiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın, MGK toplantısında nükleer enerjinin gerekliliği ve stratejik önemi üzerinde duran bir sunum yaptığı öğrenildi. Sunumda nükleer santralin üreteceği elektrik enerjisinin yanı sıra nükleer tıptaki kullanım alanları da dile getirildi.

IRAK ÖNCESİ GAZ SUNUMU

Türkiye'nin girişimleri sonucunda Irak Petrol Bakanlığı'nın yayınladığı ve 6 ülkenin yer aldığı yeni listede Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na (TPAO) arama izni verildi. Başbakan Erdoğan'ın temmuz ayı başında bu ülkeye yapacağı ziyarette karşılıklı anlaşmaların imzalanması bekleniyor. Türkiye Irak gazının pazarlanmasına ortak olmak istiyor. Bu nedenle de Bakan Güler'in Başbakan Erdoğan'ın Irak ziyareti öncesinde Irak'la ilgili MGK toplantısında yaptığı sunumun önemli olduğu belirtiliyor. Bilindiği gibi Irak dünyanın en büyük ikinci petrol rezervine sahip.

Türkiye'nin güneş enerjisi konusunda şanslı ülkelerden biri olduğunu anlatan Bakan Güler'in şöyle konuştuğu belirtildi:

"Rüzgar haritası gibi Türkiye'nin güneş haritasını da çıkarttık. Neredeki güneş verimlidir, yatırım nereye yapılmalıdır bunların hepsini biliyoruz.”

Karlı bir yatırım olacak

Bakan Hilmi Güler, MGK'daki sunumunda yenilenebilir enerji konusuna da değindi. Güneş enerjisinin 20, rüzgar enerjisinin ise 15 Milyar dolarlık pazar payına sahip olduğunun altını çizen Güler'in şunları söylediği öğrenildi: "Türkiye'nin enerji ihtiyacını doğalgaz, kömür ve barajlarla, yani üçlü sütun üzerine oturtmuşuz. Şimdi artan petrol fiyatlarının da etkisiyle biz bunlara iki sütun daha ekliyoruz. Birisi yenilenebilir enerji kaynakları, rüzgar, güneş ve jeotermal enerji. Diğeri ise nükleer santral. Bu güne kadar yenilenebilir alanlara yatırım pahalıydı, onun için ihmal edildi. Ama petrolün geldiği noktada rüzgara, güneşe, jeotermale yatırım çok kârlı hale geldi. Rüzgar enerjisi tuttu ve giderek yaygınlaşıyor, üstelik çevreyi kirletmiyor.

Rüzgar santrali üretilecek

Türkiye'de rüzgar tarlaları oluşturalacağını belirten Güler, “Rüzgar santralı yatırımlarımızı artırırken, bu santrallarda kullanılacak tribünleri üretecek fabrikaları da Türkiye'de kuracağız. Burada 15 milyar dolarlık bir hedefimiz var” diye konuştu.