Murat KAYA
Geçtiğimiz 2023-24 sezonunu Trendyol Süper Lig’in 102 puanlı şampiyonluk payesiyle kapatan Galatasaray, bir önceki sezon da teknik direktör Okan Buruk yönetiminde aldığı şampiyonlukla, başarısını taçlandırmış oldu.
Sarı-kırmızılıların, iyi bir ekiple, zirve yarışına son ana kadar tutunan Fenerbahçe’ye rağmen üst üste iki kez şampiyon olma başarısında, teknik heyet kadar hiç kuşkusuz başarılı yönetimiyle dikkatleri çeken Erden Timur’un da katkısı vardı.
Galatasaray Başkan Vekili Erden Timur, başta Arjantinli golcü Mauro Icardi olmak üzere “alınamaz” denilen birçok yıldızı takımına katmış ve onların iyi oyunuyla gelen şampiyonluğu, iki kez üst üste düzenlenen coşkulu törenlerle karşılamıştı.
“KÖTÜLÜĞÜN ÜREDİĞİ YERDE HİÇBİR ŞEY OLMAZ”
Ancak, gayrimenkul yatırımlarıyla da iş dünyasının bilinen isimlerinden biri olan bu yönetici, 2024-25 sezonu başlamadan, takımdaki görevinden henüz netleşmemiş sebeplerle ayrıldı ve Galatasaray ile bir bağı kalmadı.
Dedikoduların yayıldığı dönemde ayrılan Timur, hakkındaki “iftiralara” dikkati çekip, aylardır kendisine yönelik camia içinden saldırılar olduğunu belirtmişti. Kulüpte daha fazla kalamayacağını kaydeden eski yönetici, “Kötülüğün ürediği yerde hiçbir şey olmaz" demişti.
ÇİÇEĞİ BURNUNDA YÖNETİMİ ZOR ZAMANLAR BEKLİYORDU
Bu ayrılık; Mauro Icardi, Torreira, Mertens, Zaha, Tete, Ziyech, Oliveira gibi, düşlerini süslerken kendi takımlarının formalarıyla gördükleri yıldız isimlere, en önemlisi de şampiyonluklara alışan taraftarı çileden çıkardı.
Başkan Dursun Özbek liderliğindeki yeni yönetim, bu eleştirilerden nasibini aldı ve Erden Timur’un gitmemesi gerektiğine yönelik ortak konsensüs oluştu.
Yine Dursun Özbek başkanlığında yeni isimlerin dahil olduğu çiçeği burnunda yönetimse, Erden Timur’un boşluğunu dolduracağı ve yeni transferlerle yeni şampiyonlukların geleceği konusunda emindi, bu yönde açıklamalar yapıldı.
Timur’un yerini; Sportif AŞ Başkanvekili olarak İbrahim Hatipoğlu ve Maruf Güneş almıştı. Bu görevi daha sonra Cenk Ergün yürütecekti.
MOURİNHO VE VAN BRONCHORST’UN GELİŞİ
Sezon başlamadan transfer haberleri de Türk spor basının sayfalarını süslemeye başladı.
Galatasaray’ın baş rakibi Fenerbahçe, dünyaca ünlü Portekizli teknik direktör Jose Mourinho ile sezona başlayacağını duyurdu. Beşiktaş ise son dönemdeki başarılarıyla dikkati çeken Hollandalı Van Bronchorst’la yola devam edeceğini taraftarına müjdeledi.
FENERBAHÇE VE BEŞİKTAŞ’A TAKVİYELER
Ünlü teknik direktör yönetimindeki bu ekipler, şaaşalı oyuncu transferleriyle de adlarından söz ettirdi.
Fenerbahçe, Edin Dzeko’nun yanına dünyaca ünlü golcü En Nesyri ve milli yıldız Cenk Tosun’u alırken, kanada Allan Saint Maximin, defansa Çağlar Söyüncü, orta sahaya da Sofyan Amrabat takviyesi yaptı.
Elindeki piyasası iyi olan oyucuları da Ferdi Kadıoğlu hariç tutmayı bildi. Kadıoğlu da 35 milyon euro gibi rekor sayılacak bir parayla Preimer Lig ekibi Brighton’a satıldı.
Beşiktaş ise başarısız olan kadrosunu tamamen yenileme yoluna giderek dünyada kendini kanıtlamış yıldız oyuncular Immobile ve Rafa Silva’yı kulüp bünyesine kattı. Birçok oyuncu da elden çıkarıldı.
TARAFTARDA “ACABA MI?” SORULARI OLUŞTU
Rakiplerin bu başarılı transferlerini gören Galatasaraylıların kafalarında soru işaretleri belirdi. Çünkü “transfer sihirbazı” diye isim verdikleri Erden Timur artık yoktu ve onun yerine gelen yöneticilerden de transferlere işkin herhangi bir bilgi akışı sağlanmıyordu.
Galatarasay’ın yeni sezona sorunlu başlayacağına ilişkin ilk işaret fişeği de rakiplerinin transferleriyle atılmıştı.
Kadronun yetersiz olduğunu düşünen taraftarlar, Şampiyonalar Ligi’nde kalıcı bir başarı için Icardi ve Torreria gibi yıldızların yanına yeni takviyeler yapılmasını istiyordu.
BATSHUAYİ GELDİ AMA...
İlk hamle, rakip Fenerbahçe’nin son iki sezon formasını terleten ve güzel gollere de imza atan Batshuayi ile geldi. Galatasaray taraftarları, rakip takımdan alındığı için iyi bir transfer olduğunu ancak Batshuayi'den başka isimlerin de alınması gerektiğini söylüyordu.
Kimi taraftar da “Batsman” lakaplı oyuncuya, "Fenerbahçe’nin yedek forveti" gözüyle bakıyor ve öyle değerlendiriyordu. Hatta buna “takviye” diye bakıyor, transfer olarak bile görmüyordu. Taraftar, medyada konuşulmaya başlanan yıldız isimlere odaklanmıştı.
HEYECAN YARATAN İSİM: OSİMHEN
Okan Buruk’la devam eden yönetim bu çağrılara; Gabriel Sara, Elias Jelert ve Ismail Yakobs gibi isimlerle yanıt verdi ama bu isimler taraftarda heyecan yaratmadı.
Ancak bir süre sonra Napoli’nin dünyaca ünlü yıldız golcüsü Victor Osimhen’in sarı-kırmızılı takıma kiralanacağına yönelik haberlerin çoğalması taraftardaki beklenti ateşini yaktı ve bu isimin takıma katılması beklendi.
O beklenti karşılandı, başka büyük takımlara gitmek isteyen Osimhen, Galatarasay’a bir ara durak olarak, kiralık şekilde transfer oldu.
Bu arada Galatasaray yönetimi son iki sezondaki şampiyonluk başarılarında büyük katkıları olan ancak taraftarlarla arası limoni kalmış Kerem Aktürkoğlu’nun takımdan ayrılışını duyurdu.
AKTÜRKOĞLU’NUN 12 MİLYON EUROYA GİDİŞİ: AZ DEĞİL Mİ?
Skora katkısı yadsınamaz bir gerçek olan Aktürkoğlu, rakip Fenerbahçe’den Ferdi Kadıoğlu’nun 35 milyon eurolara gittiği yerde 12 milyon euro ile Benfica’nın yolunu tutmuştu.
Osimhen’in gelişiyle coşan taraftarlar o dönem çok da beğenmedikleri Kerem Aktürkoğlu’nun gölgede kalan gidişini ve ücretini sorgulamadı bile. Tamamen Osimhen’e odaklandı. Bir süre sonra Aktürkoğlu’nun gidişinin çok düşük bir ücretle gerçekleştiği konuşulmaya başlandı.
“KARABORSA” İDİDALARI DEMORALİZE ETTİ
Osimhen transfer ateşi söndükten sonra, bir dönem sarı-kırmızılı ekipte yöneticilik de yapmış olan gazeteci Fatih Altaylı’nın dile getirdiği “kombinede karaborsa” haberleri, gazetelerin sayfalarını süsledi ve camiada iç tartışmalar yaşattı.
Eski Galatasaraylı yöneticiler, avukatlar ve gazetecilerin iddialarına, yönetim tarafından cevap verildi ancak bu cevaplar ne Galatasaraylı taraftarları ne de de rakip takım taraftarlarını tatmin etti.
Divan Kurulu’nda Hayri Kozak’ın, "Aralarında yöneticilerinde bulunduğu 18 kişi hakkında soruşturma yürütülüyor" demesiyle patlayan iddialar, Fatih Altaylı’nın Galatasaray Genel Sekreteri Eray Yazgan’ın adını ortaya atmasıyla büyüdü, serpildi.
DURSUN ÖZBEK: İLK HAREKETE GEÇECEK GALATASARAY CAMİASIDIR
Kulüpteki bazı yöneticilerin Galatasaray adına satılması gereken biletlerden kişisel kazanç elde ettiğine dair havada uçuşan iddiaları ilk Dursun Özbek yanıtladı. Özbek, "Konuyu araştıracağım" diyebildi. Yazgan ise, Fatih Altaylı’ya cevap vererek 1 kuruş menfaat bile sağlamadığını söyledi.
Skandalın büyümesi üzerine tekrar açıklama yapan Dursun Özbek, 23 Ağustos’ta, “Galatasaray ve karaborsa bilet satışı yan yana getirilmek isteniyor. Sistemi bilen biri olarak net söyleyebilirim; bizim bilet satışımız elektronik ortamda veya adrese yapılıyor. Buradan tekrar çağrıda bulunuyorum; elinizde belge, bilgi varsa gelin bize söyleyin. Burada ilk davranan, üzerine giden kişi, o insanların gerekli cezayı alması için ilk harekete geçecek kişi benim, Galatasaray camiasıdır” şeklinde konuştu.
İLK İSTAFA GELDİ
Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Ali Yüce, Şampiyonlar Ligi play-off rövanş maçına saatler kala, resmi hesaptan yapılan “karaborsa” paylaşımına kızarak 28 Ağustos’ta istifa ettiğini duyurdu.
Yüce, "Kulübümüze büyük bir prestij ve maddi kazanç sağlayacak olan Şampiyonlar Ligi play-off rövanş maçımıza saatler kala, resmi hesabımızdan paylaşılan açıklamanın usulü ve zamanlaması, şahsım adına bir karar almayı zorunlu kıldı. Bugün itibarıyla Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyeliği görevimden istifa etmiş bulunmaktayım" ifadelerini kullandı
AYNI DÖNEMDEKİ YOUNG BOYS YENİLGİSİ
Tartışmaların külü sönmeden Galatasaray’ın Şampiyonalar Ligi play-off maçlarında İsviçre’nin son sırasına kurulmuş Young Boys takımına elenmesi, camia içinde daha büyük bir moral bozukluğu yarattı.
Transfer başarısızlığı konuşulan yöneticilere giden eleştiri okları bu kez, takımı uzun zamandır Avrupa maçlarında sürekli yenilgiyle baş başa bırakan ve son olarak Şampiyonalar Ligi’nden elenmesine yol açan Okan Buruk’a yöneltildi.
Okan Buruk’un yetersiz olduğu konuşulmaya başlandı, yeni teknik direktör arayışı olması gerektiği dile getirildi.
CENK ERGÜN İLE SÖZLEŞME YENİLEME
Sarı-kırmzılıların, takımın futbol direktörü Cenk Ergün ile yola devam etme kararı aldığı ve sözleşmesinin sonuna gelen Ergün ile 2 yıllık yeni bir sözleşme imzalayacağı haberleri ise taraftarın isyanına yol açtı.
Ergün’ü başarısız gören taraftarlar, kulübün bu kişiyle sözleşme uzatacak olmasını sosyal medyada eleştiri yağmuruna tuttu.
Galatasaray yönetimi, istifa bekleyen taraftarı isyana teşvik eden bu tür haberlerin camianın içinden bazı isimler tarafından özellikle çıkarıldığını savundu ve Cenk Ergün’ü yeni bir transferi bitirmesi için, biraz da taraftarın gözünde iyi bir konuma gelmesi adına görevlendirdi.
BARDAĞI TAŞIRAN DAMLA: ZALEWSKİ
Sarı-kırmızılıların Roma forması giyen 22 yaşındaki orta saha oyuncusu Nicola Zalewski’yi kadrosuna katmaya hazırlandığı haberleri taraftarı bir kez daha heyecanlandırdı.
Sarı-kırmızılıların hem oyuncu hem de kulübüyle anlaşmaya vardığı, Cenk Ergün’ün oyuncuyu almak için uçağı bile hazır beklettiği, transferde son detayların kaldığı haberleri ortalığı kaplamışken, Roma’dan yapılan açıklama moralleri allak bullak etti.
Roma genç oyuncuyu satmayacağını duyurdu ve oyuncunun yıllık ücretinde de arttırıma gitti.
VE İKİNCİ İSTİFA: CENK ERGÜN
Türkiye’de taraftar arasında “Galatasaray yöneticilerinin beceriksizliği” olarak lanse edilen bu transfer fiyaskosu kulüpteki ikinci istifayı da beraberinde getirdi.
Kulüp tarafından Zalewski transferinde özellikle görevlendirilen, transferi gerçekleştiremediği için Erden Timur’la karşılaştırılarak eleştirilen Cenk Ergün, önceki gün sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımla istifa ettiğini duyurdu.
Bu istifa yaşanan iç kaos iddialarının da doğruluğunu gsöteriyordu.
EŞREF HAMAMCIOĞLU’NUN “SEÇİM” ÇAĞRISI
Camia öyle karıştı ki, yeniden seçim yapılması bile gündeme geldi.
Sarı-kırmızılı camianın bilinen isimlerinden Eşref Hamamcıoğlu, ekim ayında güven tazelemek adına yeni seçim gerçekleşebileceğini söyledi. Bu söylemi destek gördü.
KEREM, TETE, N’DOMBELE'NİN ARTAN PERFORMANSLARI
“Başarısızlık” söylemlerinin bir kaynağını da, A milli takımın son maçında İzlanda ağlarına 3 gol bırakarak dikkatleri üzerine çeken Kerem Aktürkoğlu’nun 12 milyon eurou ile Benfica’ya transferi oluşturdu.
Gole katkısı bu kadar çok olan bir oyuncunun ucuza gönderildiği belirtildi.
Aynı zamanda Barış Alper Yılmaz’ın Nottingham Forrest’ten gelen 25 milyon euroluk teklife rağmen satılmadığı ve teklifin reddedildiği haberleri de, eleştiri yarattı. Bu transfer ücreti de ister istemez Kerem Aktürkoğlu transferinde alınan “düşük” 12 milyon euro ile karşılaştırıldı.
Camida moralleri, gönderilmesi için çaba gösterilen Halil Dervişoğlu’na takım bulunamaması (Gaziantep'e kiralandı) Galatasaray’dan gönderiler Tete’nin Panathinaikos’taki 8 maçında 3 gole imza atması, Kohn’ün Werder Bremen’deki ilk maçında asist yapması, N’dombele’nin Nice formasıyla haftanın kadrosuna seçilmesi, Icardi ile Ziyech’in sakatlanması haberleri de iyice bozdu.
Ziyech’in Fenerbahçe ile yapılacak 21 Eylül’deki maça yetişemeyeceği bilgisi de karamsarlık yarattı.
"OSİMHEN GİDECEK” HABERLERİ
Ayrıca transfer iddialarında adı geçen Clube Brugge’den Onyedika ve Eintracht Frankfurt’tan Dina Ebimbe’nin de henüz alınmaması moral bozukluğunu katladı.
İngiliz gazetelerinin yeni transfer Osimhen’in ocak transfer döneminde İngiliz devi Chelsea’ye 80 milyon euroluk ücretle transfer olacağı haberleri de moral bozukluğunun tuzu biberi oldu.
TEK UMUT FENERBAHÇE DERBİSİNDEN ALINACAK GALİBİYET
Bütün bu olumsuzluklar ve skandallarla gündeme gelen Galatasaray’da, son dönemin en umutlu ve taraftarı sevindiren haber, Osimhen’in alınışıydı, antrenmanlara başlayışıydı.
Ancak tek başına bu transfer kara bulutları dağıtmaya yetmeyecek.
Bu yüzden Galatasaray yönetimi ve camiası umudunu, 21 Eylül’de Ülker Stadı’nda gerçekleşecek Fenerbahçe derbisinden alınacak bir galibiyete bağlamış durumda. Bu galibiyetin kara bulutları dağıtacağı ve heyecan yaratacağı konuşuluyor.
Bizim de aklımıza şu soru geliyor: Ya tersi olursa?
patronlardunyasi.com