Mustafa Ali AYKOL
Ankara merkezli Özgürlük Araştırmaları Derneği, 20 Mayıs - 10 Haziran 2024 tarihleri arasında 28 ilde 2011 kişiyle görüşülerek gerçekleştirilen anket çalışmasının sonuçlarını “Türkiye’de Liberal Değerler: 2024” başlığıyla raporlaştırarak yayınladı.
Araştırmanın özellikle "Ekonomik Özgürlükler” başlıklı bölümünde güncel ekonomik meselelere toplumun bakışını yansıtan dikkat çekici veriler yer aldı.
Çalışma kapsamında ekonomi ile ilgili katılımcılara sorulan önermeler ve katılımcıların verdiği cevaplardan bazıları şu şekilde oldu:
KATILIMCILARIN YÜZDE 91,7’Sİ DEVLETİN KİRA FİYATLARINA MÜDAHALE ETMESİ GEREKTİĞİNİ SAVUNDU
Türkiye’de 11 Haziran 2022’de Resmi Gazete’de yayınlanarak uygulamaya giren kiralarda yüzde 25 tavan fiyat artışı sınırlaması 1 Temmuz 2024 itibariyle son buldu.
Uygulanan kira fiyat sınırlaması emlak piyasasında hasarlara yol açtığı gibi kiracı-ev sahibi ilişkilerinde de yer yer fiziki şiddete varan problemlere neden oldu.
Buna rağmen ankete katılanların %91,7’si kiraların düşmesi için devletin müdahalesini talep etmekte, sadece %3,92‘si hükümetin kiralara müdahalesini yanlış bulmaktadır.
Devletin kira fiyatlarına müdahalesine en yüksek düzeyde karşı çıkanlar ise yüksek lisans mezunları ve işletme sahipleri oldu.
3 KİŞİDEN 2’Sİ İTHALATIN SINIRLANDIRILMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLEDİ
Saha çalışmasında katılımcılara fikri sorulan önergelerden bir başkası “İthalat yerli sanayinin gelişmesini engeller ve işsizlik yaratır. O yüzden kısıtlanmalıdır” oldu.
Araştırmanın sonuçlarına göre, katılımcıların %66,68’i korumacılıktan yana tavır koydu ve ithalatın yerli piyasa lehine kısıtlanması gerektiği fikrini savundu.
Profesyonel meslek sahipleri, esnaflar ve 55+ yaş olanlar bu önermeyi en çok destekleyen grupken, işletme sahipleri, üst düzey yöneticiler ve 24-34 yaş arasındaki yaştaki katılımcılar ithalatın kısıtlanmasına en karşı olan gruplar olarak dikkat çekti.
KATILIMCILARIN YÜZDE 78’İ İŞSİZLİĞİN AZALMASI İÇİN DEVLETİN KAMUYA DAHA ÇOK PERSONEL ALMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYOR
Katılımcılara bir diğer ekonomik mesele olan ‘işsizlik’ ile ilgili “İşsizliğin azalması için devletin kamuya personel alımı arttırılmalıdır” önergesi soruldu.
Katılımcıların %78,47 gibi yüksek bir oranı, devletin işsizliğin azalması için kamuya daha fazla personel alması gerektiğini söyledi.
Eğitim seviyelerine göre yüksek lisans mezunları bu argümana en az katılan, okuryazar olmayanlar ise en çok katılanlar oldu.
Çalışmaya göre üst düzey yöneticiler ve işletme sahipleri devletin istihdam kapısı olduğu fikrine karşı çıkıp bunun işsizliği azaltmayacağını söyledi.
KATILIMCILARIN NEREDEYSE TAMAMI ENFLASYONLA MÜCADELE İÇİN MARKETLERDEKİ FİYAT DENETİMLERİNİ SAVUNUYOR
Raporda en dikkat çeken başlıklardan biri de Türkiye’de enflasyonla mücadele için sık sık dillendirilen marketlerdeki fiyat kontrolleriyle ilgili oldu.
Çalışmada katılımcılara “Enflasyonun kontrol altına alınabilmesi için marketlerdeki fiyatlar daha sıkı denetlenmelidir” önermesi yönlendirildi.
Katılımcıların neredeyse tamamı (%93,01) devletin fiyatları denetlemesiyle enflasyonun kontrol edilebileceğini düşündüğünü söyledi.
İşletme sahipleri, denetimlerle enflasyon kontrolüne en az inanan grup oldu.
KAMU İŞLETMELERİNİN ÖZELLEŞTİRİLMESİNİ DESTEKLEYENLER YÜZDE 41,7
Kamu işletmelerinin etkin çalışmadıkları için özelleştirilmesi önermesine katılımcıların %41’77’si katıldıklarını, %37,84’ü ise karşı çıktıklarını söyledi.
Yüksek lisans mezunları hariç eğitim düzeyi arttıkça korumacı yaklaşımın ve özelleştirme karşıtlığının arttığı görüldü.
5 KİŞİDEN 4’Ü ZENGİNLERDAN DAHA ÇOK VERGİ ALINMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYOR
Zenginlerin daha fazla vergi ödemesi fikri, sadece Türkiye’de değil, dünyada da özellikle ekonomik kriz dönemlerinde, dile getirilen bir taleptir.
Araştırmada da benzer bir talep açık bir şekilde ortaya çıktı. Katılımcıların, %82,49’u zenginlerin daha fazla vergi ödemesi gerektiğini düşünürken, sadece %9,84’ü bu önermeye katılmadığını belirtti.
İşletme sahipleri ve üst düzey yöneticiler zenginlere ilave/yeni vergileri en az destekleyen grup oldu.
patronlardunyasi.com