Ekonomi


Karamanlis, Putin ve Stanişev, 3 ülkenin enerji bakanlarının da katılımıyla yapılan imza töreni sonrasında ortak bir basın toplantısı düzenlediler.

''Projenin, ülkeler arasındaki siyasi, ekonomik ve enerji alanındaki sıkı işbirliğini ortaya koyduğunu'' kaydeden Karamanlis, ''Bu tarihi bir gün olup, sıkı işbirliğimizin ürünüdür. Gelecek için yeni ufuklar açılmaktadır. Hem ülkelerimiz hem de bölge ülkeleri için stratejik önemi olan bu proje çerçevesinde, şu ana kadar Karadeniz aracılığı ile taşınan Rus petrolleri, Burgaz - Dedeağaç boru hattı ile taşınacak ve boğazlara ek olacak bir taşıma kanalı olacaktır. Yükü azaltarak, çevresel güvenliği güçlendirecektir'' şeklinde konuştu.

Karamanlis, ''Anlaşmanın, büyük bir projenin hayata geçirilmesinde ilk adımı teşkil ettiğini'' vurguladığı konuşmasında, '' Projenin, yeni çalışma alanlarını açılması, kalkınma ve ilerleme imkanlarının sağlanmasında rol oynayacağını da '' kaydetti.

PUTİN

 ''Anlaşmanın yalnız 3 ülkenin değil, dünya ekonomisinin çıkarına olduğunu'' belirten Putin, ''Projenin, dünya enerji alanında önemli bir proje olduğunu, petrol geçiş yollarında çeşitlilik sağladığını, bunun ise her 3 ülkenin, halklarının ve ekonomilerinin çıkarına olduğunu'' söyledi.

Putin, ''Projenin, Yunanistan ile Bulgaristan'ın jeo-politik konumlarını güçlendirdiğini'' kaydettiği konuşmasında, ''Projenin, Hazar Denizi'nde petrol çıkaran Amerikan, Kazakistan ve Azeri şirketlerin ilgi odağı olmasının yanısıra dünya pazarını da ilgilendirdiğini '' belirtti.

Rusya Federasyonu Başkanı Putin, Sibirya'dan sonra Dedeağaç'ta 300 Bin tonajlık tankerlerin dolum yapabilecekleri dev bir deponun inşa edileceğini de söyledi. ''Projede ekolojik güvenlik için en çağdaş teknolojinin kullanılacağını, Rusya'nın bu konudaki tecrübesinin büyük olduğunu ve bu alanda değerlendirileceğini'' kaydeden Putin ayrıca, projenin Yunanistan ile Bulgaristan'a ekonomik istikrar sağlayacağını da sözlerine ekledi. Vladimir Putin, 1994 yılından bu yana müzakere edilen 285 km'lik boru hattının hala konuşulmakta olduğunu, halbuki, Rusya'nın, Pasifik Okyanusu'nda 6 ay içinde, -40 derecede çalışılarak, Sibirya'dan geçen 700 km'lik boru hattını inşa ettiğini söyledi. Putin, imza töreninin ardından Atina'dan ayrıldı.

STANİŞEV

 Bulgaristan Başbakanı Stanişev ise ''Söz konusu projenin Yunanistan ile Bulgaristan'ı uluslararası enerji haritasına yerleştirdiğini ve yeni bir başlangıç teşkil ettiğini'' kaydetti. ''Her 3 ülkenin de çıkarına olacak projenin 2008'de yapımına başlanabilmesi için, inşa ve ikmalden sorumlu uluslararası şirketin kuruluşu için yapılması gereken çok iş olduğunu'' söyleyen Stanişev, ''Projenin yeni yatırımlar ve iş alanlarına yolu açacağını ve her 2 ülkede de enerji güveniğini arttıracağını'' sözlerine ekledi.

ATİNA'DA GENİŞ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ

 Bu arada, polisin geniş güvenlik önlemleri aldığı Atina'da, Putin, Stanişev ve Karamanlis'in boru hattı anlaşmasının imzalandığı öğle saatlerinde kent merkezinde 5 bin polisinin görev yaptığı açıkladı. Öğrencilerin, geçtiğimiz günlerde yasalaşan yüksek eğitim reformunu protesto etmek için anlaşmanın imzalandığı saatlerde büyük bir gösteri yapacaklarına yönelik duyumlar alınması nedeniyle, kent merkezinde belli bölgeler trafiğe kapatılırken, göstericilerin imza töreninin yapıldığı başkanlık sarayına ulaşmalarının engellenmesi için barikatlar kuruldu. Hükümetin yüksek eğitimde reform yapma çabalarına karşı çıkan öğrenciler, yaklaşık 2 aydır sürdürdükleri protesto gösterilerinde sık sık polisle çatışmış, kent merkezinde ciddi maddi hasara yol açmışlardı.

PETROL BORU HATTI

Atina, Sofya ve Moskova arasında yaklaşık 14 yıldır müzakere edilen petrol boru hattının inşası için imzalanan anlaşmayla, yılda 35-50 milyon ton Rus petrolünü, Bulgaristan'ın Burgaz kentinden Yunanistan'ın kuzey Ege kıyısındaki Dedeağaç kentine taşıyacak 285 kilometre uzunluğundaki hattın yapımı için yasal çerçeve hazırlandı. Daha önce, projeyi yürütecek konsorsiyumun hisselerinin yüzde 51'ne Rusya'nın geri kalanına eşit paylar halinde Yunanistan ve Bulgaristan'ın sahip olduğu ve yaklaşık 800 milyon Avro'ya mal olacağı belirtilen boru hattının yapımının 2009'da bitmesinin ve Yunanistan'a 30 ila 50 milyon dolar yıllık gelir sağlamasının beklendiği açıklanmıştı.