Patronlar

Cüneyt ORTAN

80'li yıllarda Londra'da üniversite dönemimde karşılaştığım ve çok yakın arkadaş olduğum Birol Nadir ile Londra borsası girişimlerimiz bana Asil Nadir'e hizmet etme şansını yaşattı. Hayatında kaç kişiye nasip olur bilemem ama böyle bir insan ile yaşamımın önemli bir dönemini tecrübe etmem hayatımın en büyük kazancı oldu.

Onun iş yapışını, özel hayatını, cesaretini, üst düzey kalitesini, vatanseverliğini, gençlere açtığı kapıları, üstün zekasını ve gustosunu yaşamak ve izlemek anlama kabiliyeti olan birisi için büyük hazine. Öyle özeldi ki, Ferrari yeni modeli Testarossa modelinin ilkini Kaddafi, ikincisini Asil Nadir, üçüncüsünü Elton John için üretmişti. Asil Nadir'i seyretmek en güzel Hollywood filmini seyretmeye bedeldi. O bir Rock Star’dı!

Asil Nadir Türkiye'de medya, turizm, elektronik, gıda, içecek, vs. yatırımı yapmasaydı Türk baronların düşmanlığını kazanmayacaktı.

LEDSKY'Yİ ODASINDAN KOVDU

O kadar büyümüştü ki muhatapları devlet adamları olmuştu. Amerikan Başkanı Bush'un kendisine gönderdiği Kıbrıs koordinatörü Ledsky'nin Rauf Denktaş'ın devrilmesi karşılığında Cumhurbaşkanı yapmak teklifini kabul edip Ledsky’'yi odasından kovmasaydı dünyanın en zenginleri arasında bugün aramızdan ayrılmış olabilirdi. Hapse girmez, zulüm görmezdi.

100 BİN ÇALIŞANI VARDI

Asil Nadir Kuzey Kıbrıs vatan aşkıyla ülkesine büyük riskler alarak cesur yatırımlar yaptı. Toprağa düşüp çürüyen narenciyeyi dünyanın en büyük meyve şirketi Delmonte'yi satın alarak dünyaya sattı. Turizmi başlatmak için 5 yıldızlı oteller kurdu. Ambargo uygulanmış Kuzey Kıbrıs’a yabancı turist getirmek için İngiltere ve Almanya'da birçok turizm şirketi satın aldı. Onları taşımak için özel havayolu kurdu. Uçaklar Avrupa ülkelerinden kalkıp İstanbul’a teker koyup tekrar havalanarak Kuzey Kıbrıs’a Türkiye'den giriş yaparak ambargoyu deliyorlardı. Kuzey Kıbrıs halkına işveren oldu. Bununla kalmadı dünya genelinde 100.000 çalışanı vardı.

RUM LOBİSİ NADİR’İ ZAYIFLATMAK İSTEDİ

1980’lerin sonları, benim için önemli bir dönemdi. Bu süreçte, Rum lobisi, Kuzey Kıbrıs’a büyük yatırımlar yapan Polly Peck International şirketinin hisselerini borsadan toplayarak Asil Nadir’in kontrolünü zayıflatmaya çalıştı. Amaçları, şirketi ele geçirerek Kuzey Kıbrıs’a yapılan yatırımları durdurmaktı. Bu hamle, Polly Peck’in finansal yapısını sarsan önemli bir gelişmeydi ve ilerleyen yıllarda şirketin iflas sürecine girmesinde etkili oldu. Bu resmen finansal bir milli savaştı. Tüm maddi güç ile savaşıldı ancak Rumlar da yalnız değildi ve birçok finansal kurum karşımızda bize ateş ediyordu! Tek çare kalmıştı. Türkiye’den yardım istemek.

ASİL NADİR’İN ÇÖKÜŞÜ

Asil Nadir Özal ile görüştü ve bu savaşın kazananı karşı taraf olduğu taktirde Kuzey Kıbrıs eski günlerine dönecekti. Özal kendisine desteğini açık ve net olarak beyan etti ve Asil Nadir'in çöküşü hemen ardından yaptığı hamleler ile başladı. Devlet bankalarından alacağı krediler ile Polly Peck şirketinin tamamını alıp tehlikeyi bertaraf etme planını başlattı. Çünkü emindi. Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ona söz vermişti.

Londra borsasına Polly Peck şirketinin tamamını alma niyetini beyan etti. 15 gün içinde alıma başlaması gerekiyordu. Çok riskli bir oyun oynuyordu aslında. Bu taahhüdünü yerine getiremezse hapis cezası ve servetini kaybetme riski vardı. Bu iki hafta boyunca Özal'a ulaşmaya çalıştı. Ulaşamayınca Özal ve heyetine New York Waldorf Astoria'da emrivaki baskın yaptı. Özal kendisini Güneş Taner'e yönlendirdi. Taner kendisine "Asil, Asil Türkiye'nin 70 cente ihtiyacı var sana 5 kuruş veremeyiz" diyerek konuyu kapattı. İşte o zaman Asil Nadir havuzda köpekbalıkları ile tek başına kaldı.

Asil Nadir'e o dönem kapıyı kapatacağına elindeki servetine karşılık çok rahatlıkla devlet bankalarından kredi finansmanı sağlanabilir hatta bu milli dava uğruna örtülü ödenek bile kullanılabilirdi. Kim bilir Özal 'ı kimler köşeye sıkıştırdı, kimler bu milli kahramanın kendi ülkesine destek olmasına engel oldu. İç ve dış güçler olduğuna şüphem yok.

Kim engel olduysa haindir!

Medyaya girmeseydi medya patronları dostu olur, düşman olmazlar muhtemelen onu korurlardı.

Kiss FM’in patronu Cüneyt Ortan 1980’li yılların sonunda tanıdığı Asil Nadir’i PD okurları için yazdı

“ÇILGIN BİR VATANSEVER”

Asil Nadir anısına, Vestel'in şimdiki patronu Sayın Ahmet Nazif Zorlu'dan Vestel fabrikası bölgesinde bir yere Asil Nadir adını verme girişimini ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'dan da bir Asil Nadir meydanı girişimini beklerim. Çünkü Asil Nadir Türk kimliği ile küresel bir değer, çılgın bir vatanseverdi.

Huzur bulsun.

patronlardunyasi.com