European Bank'ta (EBRD) gerçekleştirilen "Türk Banka Sistemi" konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, Türkiye'de bankacılık sektörünün yalnızca yurt içinde değil, yurt dışında da etkilerinin görüldüğünü belirterek, "Bankacılık sektörü Türk ekonomisinin motorudur" dedi. Özince, Türkiye'nin ve Türk bankacılık sektörünün yıllardır AB'ye hazır bir konumda olduğunu da söyledi.
Londra Türk Bankacılar Birliği tarafından düzenlenen konferans, dün European Bank konferans salonunda gerçekleştirildi. Londra'da bulunan çok sayıda banka yetkilisinin katıldığı konferansın açılış konuşmasını Londra Türk Bankacılar Birliği Başkanı Şevki Acuner yaptı.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, yabancı banka yetkililerine Türk bankacılık sistemi hakkında bilgiler verdi. Konuşmasında Türk bankacılığının önemini ve Avrupa'daki yerini anlatan Özince, IMF ile yapılan finans antlaşmaları ve 2008 yılında AB ile yapılacak finans kriterleri görüşmeleri hakkında da katılımcıları bilgilendirdi.
"Türk bankacılık sektörü yıllardır AB'ye hazır"
Özince, konferansın sonundaki soru-cevap kısmında ise, yabancı bankacılardan gelen soruları cevapladı. Özince, Türk bankacılığının mali alanda gün geçtikçe büyüdüğünü ve bu anlamda halkın bankacılık ihtiyaçlarının kısıtlanmadan sağlandığını söyledi. Özince, 3 Ekim'de gerçekleştirilen AB müzakerelerine ilişkin sorular üzerine ise, Türkiye'nin ve Türk bankacılık sektörünün yıllardır AB'ye hazır bir konumda olduğunu kaydetti. Türk bankacılığının hem Türkiye'yi, hem de komşu ülkeleri geliştirdiğini vurgulayan Özince, finans sektöründe yapılan yatırımların büyük çoğunluğunun Avrupa ülkeleriyle gerçekleştirildiğini belirtti.
Türkiye'de yapılan bazı özelleştirmeleri de değerlendiren Özince, özelleştirmelerin Türkiye'ye finansman açısından yarar sağladığına işaret etti. Özince, Türk bankalarının dış ticaret işlemlerinin yapılması ve finanse edilmesini de, Avrupalı yatırımcılar karşısındaki kredibilitelerine ve Avrupa standartlarını yakalamalarına bağladı.