Enerji Bakanı Hilmi Güler, Elektrik Üretim A.Ş (EÜAŞ)'nin 2002-2008 üretim faaliyetleriyle ilgili toplantısında, enerji politikaları açısından son günlerde yaşanan önemli gelişmeler hakkında bilgi verdi. EÜAŞ'ın revizyon ve yeni yatırımlarla üretim kapasitesini 2002'den 2008'e kadar yüzde 35'ten yüzde 70'e çıkardığını belirten Bakan Güler, bu sayede 7,4 milyar kilowatt'lık enerji kazandıklarını kaydetti.
Enerji Bakanlığı TEDAŞ Misafirhanesi'ndeki toplantıda konuşan Bakan Güler, Yatağan ve Afşin-Elbistan termik santralleri gibi birçok santral için çevreyi kirlettiği yönünde şikayetler yapıldığına dikkat çekti. Bu santrallerde zaman zaman çevre kirliliği nedeniyle üretimin durdurulduğunu belirten Güler, bu sorunların yeni yatırımlarla genel itibariyle aşıldığını, mahkemelerdeki süreçlerin de lehlerine sonuçlanmaya başladığını kaydetti.
Atıl durumda olan santrallerden özellikle Aliağa Termik Santrali'nin fuil-oil yakıtla üretim için 1974'de kurulduğunu ve çok fazla üretim yapılamadığını aktaran Güler, buranın yeniden revize edildiğini ve Afşin-Elbistan'la birlikte devreye girerek önemli bir çalışmaya imza atıldığına işaret etti. Yatırımların özel sektör eliyle tamamlandığını anlatan Güler, Afşin'de C ve D santrallerinin yatırımlarının tamamlanarak yakın zamanda hizmete gireceğini, bölgede bulunan 2,4 milyar tonluk yeni kömür rezerviyle E ve F santrallerinin de önümüzdeki dönemlerde kurulacağı müjdesini verdi.
"ÇİN'DEN SONRA ELEKTRİK TÜKETİMİ ARTIŞINDA DÜNYA 2.'SİYİZ"
Türkiye'nin, elektriğinin yarısını EÜAŞ'ın ürettiğine dikkat çeken Güler, yüzde 35 olan kapasite kullanım oranının 2008'de yüzde 70'e çıkarıldığını açıkladı. Bazı kişilerin elektrik kesintilerinin gezdirildiğini, Avrupa Kupası maçlarının yayınlandığı dönemlerde kesinti olacağının iddia edildiğini hatırlatan Güler, yaz sıcaklarının gelmesine rağmen kesinti olmayacağını ve kesinti gezdirmesi olayının kapasite kullanımının arttığı bir ortamda gerçek olmadığını ifade etti.
Hızlı büyüyen bir ekonomi olarak Türkiye'nin elektrik ihtiyacının yılda yüzde 7-8 artığına işaret eden Güler, bu artışın Avrupa'da yüzde 1-2'lerde olduğunu kaydetti. Antalya, İzmir gibi bazı illerde tüketim artışlarının yüzde 20'lere ulaştığına işaret eden Güler, "Avrupa Birliği ülkelerinde yılda elektrik tüketimi yüzde 1-2 gibi artarken, biz de 8-8,5 artıyor. Bu çok önemli birşey. Bazı bölgelerde Antalya ve İzmir gibi yüzde 20'leri aştığı oldu. Aslında bu artışa yetişmek bizi de memnun ediyor. Çünkü ülkemiz büyüyor. Biz Çin'den sonra elektrik ve doğalgaz tüketim artış oranında Çin'den sonra dünya 2'incisiyiz" dedi.
Elektrik üretim artışının 2002'den bugüne kadar üretim kapasitesini yüzde 58 artırdığına dikkat çeken Güler, bunu revizyonlarla arızaların azaltılmasına, boruların değiştirilmesine bağladı. 700 bin kilometre boru değiştirildiğini belirten Güler, bu sayede 7,4 milyar kilowatt elektrik üretildiğini söyledi. Çevre kirliliğini önlemek için 6 yılda 630 milyon dolarlık yatırım yapıldığını bildiren Güler, önümüzdeki birkaç yılda bu yatırımın 1 milyar dolara ulaşacağını söyledi. Göreve geldiklerinde 129 milyar kilowatt enerji üretimi olduğunu ve bu rakamın yeterli olmadığı için Bulgaristan'dan 5 milyar kilowatt elektrik satın alındığda dikkat çeken Güler, şu anda bu rakamın yıl sonunda 206 milyar kilowatt'a ulaşacağına dikkat çekti.
Artan talebi karşılamak için yenilenebilir ve yerli kaynaklara yöneldiklerini söyleyen Bakan Güler, yaz döneminde çok önemli artışlar meydana geldiğini belirtti. Bu çalışmalara ilave olarak rüzgar tribünlerinde çok önemli artışlar yaşandığını, bu ay içinde 3 tesis açılışı yapılacağını anlatan Güler, rüzgar enerjisinin tuttuğunu, bundan sonra su ve jeotermalin de devreye girmesiyle tüketim talebine yetişeceklerini aktardı. Güler, son dönemlerde Güneş'ten elektrik üretimi için arayış içinde olduklarını kaydetti.
Güler'in konuşmasının sonunda EÜAŞ Genel Müdürü Sefer Tütün tarafından elektrik üretim santrallerdeki çalışmaları anlık izleme imkanı sunan bir sistemin tanıtımını yaptı.
"KARBON TİCARETİ 30 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM SAĞLAYACAK"
Avrupa'yla elektrik enerjisi işbirliği için Avrupa Elektrik İletim Birliği (UCTE)'ne gireceklerini aktaran Güler, bunun için yakında saat farkı nedeniyle Avrupa'da ihtiyacın çok olduğu zaman Türkiye'de ihtiyaç olduğu zaman Avrupa'nın ve komşu ülkelerin elektrik ticaretiyle tüketim talebinin karşılanacağına işaret etti.
İşbirliğinin petrolde, doğalgazda, BTC, Şahdeniz ve Nabucco gibi yatırımlarla sınırlı kalmayacağını bildiren Güler, elektrik üretiminde de enerji koridoru olacaklarını ve bu işbirliği sayesinde 'Karbon Ticareti'nin yakın zamanda başlayacağını kaydetti. Uygar bir ülke olarak çevre konusunda duyarlı çalışmalarla insanların gelecekte temiz hava alabilmesi için karbon ticaretinin önemine işaret eden Güler, karbon ticareti başta olmak üzere yepyeni bir döneme gireceklerini belirtti. Bu çalışma için 30 milyar dolarlık bir yatırım çalışması olacağına işaret eden Güler, teknolojik açıdan oturdukları yerden üretim kapasitesinin izlenebilmesini önemli bir çalışma olarak ifade etti. Elektronik takip sistemiyle barajlardaki su seviyelerinin gözleneceğini aktaran Güler, bu sayede üretim ünitilerinin devreye giriş-çıkışlarının kontrol altında tutulabileceğini söyledi.
"OTOMATİK FİYATLANDIRMA OTOMATİK ZAM DEMEK DEĞİL"
Ayrıca, otomatik fiyatlandırmayla maliyetlerin fiyatlara anında yansıtılacağını kaydeden Güler, bunu petrol ve LPG'de başarıyla uyguladıklarına dikkat çekti. Otomatik fiyat ayarlamasının her zaman fiyat artışı demek olmadığının altını çizen Güler, "Maliyetlerde uygun olursa ona göre bir ayarlama olur. O zaman adı otomatik fiyatlandırma olmazdı, otomatik zam olurdu. Otomatik fiyatlandırmayla maliyete yansıyan değişmeler fiyata yansıyacak. Maliyetler düşerse fiyatlar da ona göre değişecek." dedi. Önceki dönemlerde fiyatlarda yaşanan önemli değişmeleri fiyatlara yansıtmadıklarını anlatan Güler, geçen yıldan bu yana sadece petrolde yüzde 100'lük bir artış yaşandığını ve bunun tamamının yansıtılmadığını söyledi. Elektrik üretiminin doğalgaz, su ve kömür olmak üzere 3 sütunda şekillendiğini vurgulayan Bakan Güler, buna yakın zamanda rüzgar enerjisinin de dahil olmasıyla çeşitliliğin artacağını bildirdi.
"GÜNEŞ'TEN ELEKTRİK ENERJİSİ ÜRETECEĞİZ"
Hükümetin göreve geldiği 6 yıl öncesinde rüzgar enerjisinin 17 megawatt olduğunu hatırlatan Güler, şu anda bu rakamın 240 megawatt' olduğunu, yıl sonunda da 480 megawatt'a yükseleceğini açıkladı. Güneş'ten nasıl elektrik enerjisi üretilebileceği çalışmalarının yürütüldüğüne dikkat çeken Güler, bu konuda Türkiye'nin dünyada İspanya'yla başı çektiğini bildirdi. Türkiye'nin yer şekilleri açısında enerji çeşitliliği avantajına sahip olduğuna belirten Güler, engebeli yerlerde su enerjisinden, rüzgar olan bölgelerde rüzgar enerjisinden, güneşe bakısı iyi olan bölgelerde güneş enerjisinden faydalanma imkanları olduğunu hatırlattı. Rüzgar enerjisinin 2020 yılında Türkiye'nin enerji sütunlarından biri olacağına işaret eden Güler, ana üretim kollarından olan suyun 2023'te devreye girmesi planının yapılan yatırımlarla 2013'e çekildiğini kaydetti. Güler, rüzgar enerjisi tribünlerinin Türkiye'de üretilmesinin 15 milyar dolarlık bir kazanç sağlayacağını söyledi.
Hidrojen ve Bor'dan da enerji üretimi çalışmalarının sürdüğünü belirten Güler, hidrojenin masrafsız, çok tasarruflu ve çevre dostu bir enerji sunacağını bildirdi. Bakan Güler, güneş enerjisinin devreye girmsiyle petrol fiyatlarının düşeceğine inandığını vurguladı.
Ankara/Cihan