Kültür-Sanat
Toygun ATİLLA
Bu soruyu, Limak Filarmoni Orkestrası'nın Barcelona Palau de la Música Catalana'da vereceği konsere giderken iş insanı Nihat Özdemir'e soruyorum. Cevabı net: "Nou Camp'ın yenilenmesi projesini aldığımızda burada sadece bir müteahhit olarak anılmayalım, kültür dünyasında da bir iz bırakalım istedik. Futbolun mabedini yenilerken, klasik müziğin mabedine de sponsor olduk"
#video_8982202#
İSPANYOL KÜLTÜR DÜNYASINA TÜRK DOKUNUŞU
Limak'ın İspanya kültür dünyasına yaptığı bu dokunuşun etkisini ise konserin öncesinde ve sonrasında oluşan atmosferle gayet açık bir şekilde görmüş oldum.
Barcelona Kulübü Başkanı Joan Laporta ile Nihat Özdemir, Barcelona Palau de la Música Catalana'nın önünde birbirlerine sarılırken ev sahibi pozisyonunda, başrolde Türk iş insanı Özdemir vardı.
İŞ DÜNYASININ ÖNÜNÜ AÇACAK VİZYON
Salonu dolduran İspanyol sanatseverler için ise Limak sadece bir inşaat şirketi değildi, Filarmoni Orkestrası olan, sanata değer veren, aynı zamanda Katalanların müzik mabedine de destek veren bir şirketti.
Bu, Türk iş dünyasının ilerde önünü açacak önemli bir vizyondu.
Nihat Özdemir ve Ebru Özdemir'in de en baştan beri aslında hedefledikleri bir adım olduğu çok açıktı ve bence takdire şayandı...
2017'de Murat Karahan'ın genel sanat yönetmenliğinde ve şef Rengin Gökmen'in yönetiminde kurulan Limak Filarmoni Orkestrası için de ilk yurt dışı deneyimi olması açısından kıymetliydi.
BARCELONA MARŞI SALONU YIKTI GEÇTİ
Birbirinden değerli eserleri yorumlayan tenor Murat Karahan ve soprano Sara Blanch, finali Barcelona marşı ile yaptıklarında ise salon yıkılıyordu.
Sanatın iş dünyasına dokunuşunu görmek adına benim adıma heyecan verici bir andı.
Kendi adıma gördüklerim, Avrupa'daki Türk iş insanı imajı için Limak'ın verdiği katkının çok önemli olduğuydu.
KAFAMDAKİ KANAATİ KIRAN ATMOSFER
Barcelona'ya gelmeden önce özellikle İspanyol basınında çıkan haberler nedeniyle Barcelona Kulübü ile Limak arasında bir gerginlik olduğu kanaatindeyim.
Stadın bitirilme tarihinde gecikme olduğu ve bunun da bir krize yol açtığı söyleniyordu.
Açıkçası benim için de tüm bu atmosfer içinde Barcelona Kulübü Başkanı Joan Laporta'nın Limak'ın vereceği konsere gelip gelmeyeceği soru işaretiydi.
Geldiğinde ise kendisine ilk sorum bu oldu. Herhangi bir krizden bahsetmediği gibi Limak'ın kendileri için çok özel bir şirket olduğunu söyleyerek, tüm iddialara aslında bir cevap veriyordu.
Sonrasında konuştuğum Nihat Özdemir ise adeta el arttırmış, gecikme ihtimalini bir kenara atmış "Tüm amacımız sözleşmede belirttiğimiz sürenin ötesinde inşaatı bitirmek" demişti. Bu sözler Limak'ın sorumluluğunu daha da arttırıyordu.
Sanat ve iş dünyasının birlikteliğinin en güzel örneklerinden birine Barcelona'da şahit olduk. Bu Türk iş insanın Avrupa'daki imajı için de bence çok önemliydi.
Türk iş insanlarının hem ülkemizde hem de gittikleri ülkelerde sanata yaptıkları yatırım ve desteklerle hem ülke imajına hem de hayatı güzelleştirmek adına önemli katkı sağlayacaklarını düşünüyorum.
patronlardunyasi.com