Türkiye kritik 3 Ekim eşiğini geçtikten sonra Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelere başlama hakkını elde etti. Hükümet, çok vakit kaybetmeden müzakereleri yürütecek heyeti de açıkladı. Buna göre heyet başkanı Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, başmüzakereci Devlet Bakanı Ali Babacan olacak. Başmüzakereci vekili Türkiye'nin AB Komisyonu nezdindeki daimi büyükelçisi olacak. Dışişleri Bakanlığı'nın AB işlerinden sorumlu müsteşar yardımcısı, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) müsteşar yardımcısı, AB Genel Sekreteri (ABGS) ve tüm bakanlıkların AB ile ilişkilerden sorumlu müsteşar yardımcıları da heyette yer alacak. Heyette ABGS ve DPT 'eşit statüde' yer alacak.
Bu tablodan da açıkça görüldüğü gibi müzakere heyetinde özel sektör temsil edilmiyor. Uzun süre özellikle Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) arasında başmüzakereci yardımcısının kim olması gerektiği konusunda büyük tartışmalar yaşandı.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Müzakere sürecinde çeşitli sektörlerin çeşitli talepleri olacak. Bugün Türkiye'de tabanı en yaygın, en gelişmiş olan örgüt TOBB. Bu müzakereler devam ederken, toplumsal destek azalacak. Toplumsal destek azalırken, burada TOBB sigorta görevini yapabilir. Biz onun başmüzakereci yardımcılığı görevini istiyoruz. Siyasetin, siyasetçinin zorlandığı, tıkandığı yerlerde TOBB önemli görev üstlenecek. Bizimle ilgili konuları en iyi biz biliriz. Gümrük Birliği'nin bugün negatif sonuçlarının yaşanmasının sebebi Odalar Birliği'nin işin içinde olmaması idi" dedi.
Başkanların çabası yetmedi
Ardından Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, başmüzakerecinin yanında dört başmüzakereci yardımcısı ile bir de Danışma Kurulu'nun görev yapacağını belirterek, "Danışma Kurulu, TOBB'un şemsiyesi altında bütün özel sektörü kapsayacak. TÜSİAD, MÜSİAD, vakıflar bu müzakelerelerde altyapıyı oluşturacak ve destek verecekler" dedi.
Bu açıklama TOBB’u memnun etti ama TÜSİAD tepki gösterdi ve Başkan Ömer Sabancı, hiçbir hiyerarşik yapıda yer almayacaklarını sert bir dille açıkladı. Sabancı, TÜSİAD’ın AB üyeliği konusunda gösterdiği çabaların hem kamuoyu hem de hükümet tarafından bilindiğini vurgulayarak, “Ben iddia ediyorum, TÜSİAD, AB yolunda özellikle bu hükümetin işbaşına geldiği dönemde, en etkin çalışan sivil toplum örgütüdür. Başkalarının bizi temsil edeceği bir yapı içerisinde kesinlikle yer almayacağız” diye konuştu. Ama gelinen noktada özel sektör değil yardımcılık, resmi temsil hakkını bile alamadı.
İş dünyasına yazı gönderdi
Öğrendiğime göre Başmüzakereci Ali Babacan, geçtiğimiz günlerde TOBB’dan TÜSİAD’a, MÜSİAD’dan işçi ve işveren sendikalarına kadar iş dünyasının tüm taraflarına bir yazı gönderdi. Babacan, bu yazıda özel sektör temsilcilerinin AB ile müzakere sürecine ilişkin yaptıkları çalışma ve önerilerin kendilerine iletilmesini istedi. Babacan ve ekibi, müzakere sürecinde ilgili konu başlıkları gündeme geldiğinde iş dünyasının her kesiminden gelen bu bilgilerden faydalanacak. Müzakere heyetinde resmi koltuğu olmayan iş dünyasının önde gelen kurum ve kuruluşları şimdi Babacan’a verecekleri raporları hazırlamak için kolları sıvadı. Bakalım bu süreçte kim öne çıkmayı başaracak?
Necla Dalan/Referans