Serpil Yılmaz'ın yazısı
Ülker Gıda "kurumsallaşma" çalışmalarının bir parçası olarak, Koç Topluluğu Dayanıklı Tüketim Grubu Başkanlığı'ndan emekli ve Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın eski yönetim kurulu başkanı Cengiz Solakoğlu ile İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) merhum başkanlarından Nuh Kuşculu'nun oğlu Mahmut Kuşçulu'yu "bağımsız üye" statüsünde yönetim kuruluna aldı.
Ülker'de aile içi yapılanmadan sonra, grubun profesyonel organizasyonlarında da değişiklikler yapıldı. Ülker'in kurucusu Sabri Ülker'in torunu Ali Ülker, dayısı ve Ülker İcra Kurulu Başkanı Murat Ülker'in sağ kolu olarak konumlandırıldı. Kurumsal İletişim Koordinatörlüğü'ne Ülkerspor'un Başkanlığı görevini ürüten Ali Doğan atandı. Bu arada Turkcell'de, Genel Müdür Muzaffer Akpınar'ın ayrılmasıyla sonuçlanan yönetim değişikliği döneminde şirketten kopan kurumsal ilişkiler direktörü Zuhal Şeker de Ülker'e geçti.
Ordu Pazarları Genel Koordinatörlüğü, OYAK Genel Müdür Yardımcılığı, Sagra ve Eti Pazarlama Genel Müdürlüğü yapan Dr. Cafer Fındıkoğlu da Ülker Gıda Genel Müdürü oldu. Şirkette daha önceden aynı pozisyonda Ali Ülker buluyordu.
Spordan sonra eğitim
Ülker, çalışanlarının da dahil olduğu bir anketle "Ülker nasıl bir şirket olmalı?" sorusuna yanıt aradı.
Araştırma sonucunda Ülker'in yıllık 21 milyon dolara ulaşan spor faaliyetlerinin "hız kesmesi" beklentisi çıktı. Ankete katılanlar "mutluluk veren ürünler" satan Ülker'in "eğitim ve sağlık" alanlarına daha çok kaynak aktarmasını istediler.
Ülker de bu verilere göre eğitime destek olmaya karar verdi. "Sosyal sorumluluk projeleri" kasamında eğitim alanına bağışlar yapacaklar. Ülker, "kurumsal itibar endeksine" ve "marka çalışmalarına" göre rotasını belirliyor.
Yerli tüketiciye reklamla ulaşan Ülker, yabancı yatırımcılar için de holding bünyesinde "Bilgi Edinme Masası" kurdu. Yabancı yatırımcıların Ülker'le ilgili sorularını bu masa yanıtlıyor. Aile fertleri adına yaptırdıkları okulları MEB'e bağışlayan Ülker ailesi, "vakıf" kurma fikrine ise karşı.
Murat Ülker, ortaöğrenimini sürdüren oğlu Yahya'nın sünnetinde, kendisini kutlamak isteyen 23 bin çalışanına ve Anadolu'daki teşkilatına, "Birlikte yemek yiyin, faturayı bana gönderin" demişti.
Murat Ülker'e bu "davetin" faturası 100 milyar liraydı. Ülker önceki gün bir hastanede sünnet ettirdiği ikizleri için bu kez "Hep birlikte baklava yiyin" diyerek tedbirli davrandı.
Murat Ülker, düğün dernek yapmayacak, aile arasında bir kutlamayla yetinecek.
ABD istedi, Bakan yaptı
Cola-Turca'nın kullandığı nişasta bazlı şekeri üreten Ülker Grubu, bağlı şirketlerinden Della'ya kesilen 32 milyon YTL cezaya itiraz ediyor. Henüz mahkemeler sonuçlanmadan (Danıştay kararı kesinleşmedi), ceza verilmesinin "yönlendirici" unsur olduğu kaydediliyor.
Bağımsız üst kurullardan Şeker Kurulu'nun, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın "mütalaasına göre" karar alması ve eski ABD Büyükelçisi Eric Edelman'ın Pepsi ve Coca-Cola'dan gelen şikayetleri değerlendirerek bakanlığa gönderdiği mektup da dikkate alınıyor. Edelman, konuyu bizzat Başbakan Erdoğan'a da açmıştı. Bugünlerde Ülker'de en çok "adil" ve "adalet" kelimeleri kullanılıyor. Bakanlık "inceleme" talimatını, Rekabet Kurulu'na değil de Şeker Kurulu'na gönderdi.
Devletin malına talip değil!
Kendi alanında dünyanın 18. büyük gıda firması olan ve "bakkaldan satılan ürünlerle" yılda 6.6 milyar dolar ciro yapan Ülker, Türkiye'nin en büyük grupları arasında anılıyor.
Her keseye uygun küçük mutluluklar dağıtmayı hedef edinen Ülker, türlü "kışkırtmalara" rağmen farklı sektörlere yatırım yapmamakta kararlı. "Devletin yapamadığını biz nasıl yapalım?" felsefesinden hare