DİE’nin, verilerine göre, Türkiye’de 21 milyon 190 bin çalışandan sadece 10 milyon 680 bini SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’na kayıtlı bulunuyor. Geriye kalan 10 milyon 510 bin kişi ise herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı bulunmuyor. Bunların 3 milyon 337 bini ücretsiz aile işçisi olarak çalıştığı için herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kaydolma zorunluluğu bulunmuyor. Ancak geriye kalan 7 milyon 172 bin kişinin ise yasalar gereğince SSK ya da Bağ-Kur’a kayıtlı olmaları gerekiyor.
Aile işçileri dışındaki kayıt dışı çalışanlardan ücretli ve yevmiyeli olan 3 milyon 346 binini SSK, işveren ve kendi hesabına çalışan 3 milyon 826 bini de Bağ-Kur’a kayıtlı olmadığı için Devlet yılda 20 katrilyon 169 trilyon liralık prim ve vergi kaybına uğruyor.
SSK VE BAĞ-KUR’A GÖRE DURUM
SSK’ya kayıtlı olarak çalışması gereken ancak kayıt dışı çalışanların sayısını ve asgari ücret üzerinden ödenen SSK ve İşsizlik Sigortası Fonu işçi ve işveren primleri ile gelir vergisi tutarlarını dikkate alarak yapılan hesaplamaya göre, kayıt dışındaki her bir çalışan nedeniyle devlet ayda 243.6 milyon liralık prim ve vergiden yoksun kalıyor. Söz konusu kayıp kişi başına yıllık 2 milyar 923.4 milyon lirayı buluyor.
Bağ-Kur’a kaydolması gerekenler için de en düşük basamaktan Bağ-Kur primi ve asgari ücretlinin ödediği düzeyde gelir vergisi ödemesi gerektiği varsayılarak yapılan hesaplama, kayıt dışı bir işveren ya da kendi hesabına çalışan başına Devletin aylık prim ve vergi kaybı toplamının 226 milyon lira, yıllık kaybın ise 2 milyar 714.76 milyon lira olduğunu ortaya koydu.
Halen SSK’ya kayıtlı bir asgari ücretli için Devlet, aylık 163.72 milyon lira sigorta primi, 14.66 milyon lira işsizlik sigortası primi ve 65.24 milyon lira da gelir ve damga vergisi alıyor. En düşük basamaktaki Bağ-Kur’ludan ise aylık 161 milyon liralık prim alınıyor.
SSK VE BAĞ-KUR’UN PRİM KAYBI 14.5 KATRİLYON