Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İran'da yaptığı görüşmelerde, muhataplarına, bu ülkenin nükleer programı ile ilgili sorunun diplomatik yollarla çözülmesi konusunda görüş ve önerilerini ilettiği öğrenildi.
Erdoğan, bir günlük çalışma ziyaretinde bulunduğu İran'da ilk olarak Cumhurbaşkanı Birinci Yardımcısı Perviz Davudi ile bir araya geldi.
Edinilen bilgilere göre, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerde ağırlıklı olarak ikili sorunlar, ticari ilişkiler ve doğal gaz konusundaki işbirliğinin genişletilmesi ele alındı.
Görüşmelerde, doğal gaz konusunun gerekirse İran'daki çalışma ziyareti süresince veya Türkiye'de enerji bakanları arasında ele alınmaya devam edilmesi konusunda görüş birliğine varıldığı öğrenildi.
Başbakan Erdoğan'ın Temmuz 2004'te Tahran'a yaptığı ziyarette 1 milyar doların üzerinde seyreden ikili ticaret hacmi için konulan 5 milyar dolarlık ticaret hacminin de bu görüşmelerde gündeme geldiği ve bugün bu hedefin aşılmış durumda olduğu ifade edildi. Görüşmelerde, yapılan bu tespitin ardından Türkiye ile İran arasındaki ikili ticaret hacminin önümüzdeki dönem için en kısa sürede 10 milyar dolara çıkartılması konusunda fikir birliğine varıldığı belirtildi.
''TÜRKİYE'DEN DAHA FAZLA İTHALAT YAPIN''
Başbakan Erdoğan'ın Davudi ile yaptığı görüşmede, ikili ticaret hacminde İran'dan alınan yüklü miktardaki doğal gaz nedeniyle Türkiye'nin aleyhine olan durumun bir dengeye kavuşturulması için İranlı muhataplarından Türkiye'den daha fazla mal almalarını istediği kaydedildi.
Erdoğan-Davudi görüşmesinde bölgesel konularda ele alınırken, Irak'taki gelişmeler ile etnik ve mezhep çatışmaları, Lübnan'daki iç gerilim ve Filistin-İsrail konuları görüşüldü. Irak ve Lübnan'ın toprak bütünlüğünün, siyasi birliğinin korunması konularında görüş birliğine varıldığı ifade edildi.
AHMEDİNECAD İLE GÖRÜŞME
Başbakan Erdoğan; Perviz Davudi ile yapılan görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığı binasına geçti. Erdoğan, burada Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad tarafından karşılandı.
Heyetlerarası görüşmenin ardından Başbakan Erdoğan ile Ahmedinecad öğle yemeğinde baş başa bir araya geldiler.
Edinilen bilgilere göre, Erdoğan ve Ahmedinecad'ın katıldığı heyetlerarası görüşmelerde, ikili ticaret ilişkilerinin geliştirilmesi, doğal gaz ve enerji konularında daha güçlü bir işbirliği yapılması ve bölgesel meselelerde de yakın çalışılması konularında görüş alışverişinde bulunuldu.
Ahmedinecad'ın görüşmede, Türkiye ile her alanda işbirliğinin daha da geliştirilmesine tam destek verdiğini söylediği öğrenildi. Ahmedinecad'ın Başbakan Erdoğan'ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti ifade ettiği de kaydedildi.
Başbakan Erdoğan'ın da davet için teşekkür ettiği, görüşmelerde, İranlı muhataplarına bu ülkenin nükleer programı ile ilgili sorunun diplomatik yollarla çözülmesi konusunda görüş ve tavsiyesini ilettiği öğrenildi.
ERDOĞAN'IN GÖRÜŞMELERİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dini Lider Ali Hamaney ve Düzenin Yararını Teşhis Konseyi Başkanı ve eski Cumhurbaşkanı Haşimi Rafsancani ile de görüştü.
Basına kapalı gerçekleşen görüşmeler öncesinde basın mensuplarının görüntü almalarına izin verildi.
IRAK'IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Irak'ın toprak bütünlüğünü önemsediklerini belirterek, ''Bu konuda İranlı tüm yetkililerle aynı görüşü paylaştığımızı gördük'' dedi.
İran'a bir günlük çalışma ziyaretinde bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, gerçekleştirdiği temasların ardından İran Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Perviz Davudi ile ortak basın toplantısı düzenledi.
İran'a gerçekleştirdiği bir günlük çalışma ziyaretinde son derece yararlı görüşmeler yaptığını belirten Erdoğan, ''İran bizim için çok çok önem verdiğimiz, tarihten gelen dost, kardeş ülke, dostumuz'' dedi. 1639 tarihli Kasr-ı Şirin Anlaşması'ndan bu yana istikrarın bölgede ve komşulukta hakim olduğunu vurgulayan Erdoğan, son dönemde dünyada ve çevrede meydana gelen olaylara Türkiye'nin bakışında bu 400 yıllık sürecin son derece önemli olduğunu söyledi.
İran'la ilişkilerin her geçen gün geliştiğini memnuniyetle müşahede ettiklerini ifade eden Erdoğan, oldukça verimli geçen görüşmelerde Türkiye-İran ilişkilerini geniş şekilde ele alma fırsatı bulduklarını belirtti. 2002 yılı sonu itibariyle 1.2 milyar dolar olan Türkiye ile İran arasındaki dış ticaret hacminin bugün 7 milyar dolara tırmanmasının, ilişkilerin ne denli geliştiğinin en önemli göstergesi olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, bunu yeterli bulmadıklarını ve şimdi hedefin 10 milyar dolar olduğunu dile getirdi. Bu noktayı yakalamak için ülkede iradenin mevcut olduğunu kaydeden Erdoğan, ''İran ile ilişkilerimizi bundan sonraki süreçte de herhangi bir aksaklığa mahal vermeden yürütme kararlılığındayız'' dedi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Özellikle ilişkilerimizin önünde engeller varsa bunları nasıl kaldıracağız, bunların üzerinde durduk. Bazı şirketlerimizin yaşadığı sıkıntıları giderme yollarını aradık.
İlişkilerimizin gelişmesi sadece halkımız için önemli olmayacak, bölge barışına da katkı sağlayacak.
Görüşmelerimizde bölge hassasiyetleri konusunda Irak Lübnan, Filistin konuları üzerinde görüş alışverişinde bulunduk. Mevcut gelişmelerden duyduğumuz kaygıları karşılıklı olarak ortaya koyduk. Bunu nasıl giderebiliriz, bunu konuştuk. Bölgedeki istikrar ve barışın korunması konusunda Türkiye, İran ve Suriye'ye düşen sorumluluğun üzerinde görüş alışverişinde bulunduk.
Irak'ın toprak bütünlüğünü kesinlikle önemsiyoruz ve bu konuda İranlı tüm yetkililerle aynı görüşü paylaştığımızı gördük. Irak'ta herhangi bir bölünmenin gelecek için ne tür olumsuzluklara neden olabileceği noktasında hemfikiriz. Zira Irak'taki bu durum sadece Irak'ın sıkıntısı değil, tüm bölgenin sıkıntısıdır. Bu mezhepler arası çatışmayı nasıl durdurabileceğimiz üzerinde durduk.'' Yaptığı görüşmelerde Lübnan'da son zamanda meydana gelen olumsuzlukları da ele aldıklarını anlatan Erdoğan, ''Lübnan'da şu anda tek tesellimiz, çatışmaların başlamamış olmasıdır. Endişemiz, Lübnan'daki bu sürecin mezhepler arası çatışmaya taşınıp taşınmayacağıdır'' diye konuştu. Bu nedenle Hizbullah'ın hükümetten çekilmesini doğru bulmadıklarını belirten Erdoğan, Lübnan'da birlik ve beraberliğin en çok olması gereken bir dönemde böyle bir sıkıntının doğru olmadığını söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu:
''Lübnan'da zaman birlik zamanıdır, Lübnan'da zaman beraberlik zamanıdır, Lübnan'da zaman dayanışma zamanıdır.
Koalisyon içinde sorunlar varsa Türkiye, İran, Suriye el ele verelim, komşu ülkeler el ele verelim ve bu sorunları çözelim.
Aynı şekilde Filistin ile ilgili olarak da Filistin'de şu an seçim sonrası sürece desteğimiz devam etmektedir. Demokrasiye inanmış olan tüm ülkeler Filistin'deki sandık neticesine saygı duymak mecburiyetinde idiler ve o sonuca saygı duymayanlar şu andaki durumun mesulü durumundadır. Bizler Filistin'e ve o bölgedeki barışa elimizden geldiğince destek vermeye devam edeceğiz.
Görüşmelerde İran'ın nükleer programıyla ilgili samimi görüşlerimi de muhataplarımla paylaştım. Sürecin başından itibaren soruna diplomatik yollarla çözüm bulunmasını ilettik. Şu ana kadar nasıl yardımcı olmaya çalıştıysak, bundan sonra da aynı şekilde yardımcı olacağımı ifade ettik.''