ING Bank Türkiye İcra Kurulu Başkanı Wilfred Nagel, yaşanan küresel finans krizi ile ilgili olarak, daha önce Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) yapmış olduğu ekonomik düzenlemelerin kendini ispat ettiğini, düzenlemelerin doğru olduğunun ortaya çıktığını söyledi.
Nagel, 3 yıl önce Oyakbank'ı satın alırken uluslararası bir banka olarak tecrübelerini yansıtarak Türkiye'de uluslararası bankacılık yapmayı, çalışanlarına kariyer fırsatları ve iyi bir çalışma ortamı sunmayı, verimli çalışan bir banka oluşturmayı hedeflediklerini belirtti.
Sermayenin geri dönüşümü olarak yüzde 15-18 oranında geri dönüşü olan bir banka ortaya çıkartmak istediklerini ifade eden Nagel, ''Maliyet gelir oranını en az yüzde 50'ye düşürmemiz gerekiyordu. Bunu yapmamız için ölçeğimizi artırmamız gerekiyordu. Aynı zamanda pazar payımızı artırmak, Türkiye'de büyümek istiyoruz. Bunun için verimliliğin iyi olması ve personelimizin de bir takım yeteneklerini artırmamız lazım. Aynı zamanda uluslararası bankacılık yapmamızdan gelen bir takım ürünleri Türkiye'ye uygulamamız gerekliydi. Son dönemde çıkarttığımız ''Turuncu Hesap'' gibi bazı uygulamaları Türkiye'ye uyguladık. Bu Türkiye'de ilk kez uygulanan ve yeni bir ürün'' diye konuştu.
Nagel, ING Bank'ın farklı kriterlere göre, mesela şube sayısı ve bilanço büyüklüğüne göre Türkiye'de 9 ile 11 aralığında duran bir banka olduğuna dikkat çekerek, ''Bizim için sıralama önemli. Ama bu, tek amacımız değil. Kural yapıcı piyasalarla iyi ilişkiler olmak, hissedarlarımıza hesap verebilecek durumda olmak, çalışanlarımıza iyi çalışma ortamı sağlamak da hedeflerimizin arasında'' diye konuştu.
Dünya genelinde yaşanan küresel finans krizinden ilk zamanlarda kendilerinin de etkilendiklerini, bu nedenle ING Grup olarak 2008 yılında Hollanda hükümetinden mali destek aldıklarını anımsatan Nagel, aldıkları desteğin çok büyük kısmını ödediklerini, gelecek yıl borcun geri kalan kısmını da ödeyeceklerini söyledi. Nagel, ING Grup'un dünya genelinde geçen yıl 5,5 milyar avro civarında kar elde ettiğini de kaydetti.
Wilfred Nagel, dünya genelinde yaşanan ekonomik krizin Türkiye bankacılık sektörü açısından iki büyük avantajın yaşanmasına neden olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
''Daha önce Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) yapmış olduğu ekonomik düzenlemeler, kendini ispat etti, düzenlemelerin doğru olduğu ortaya çıktı. Türkiye'de Sermayeleri yeterli, likiditeleri fazla, açık pozisyon riski hiç olmayan bankalar vardı. Türkiye ekonomisinin yüzde 85'i yerli piyasaya dayalı. Sadece yüzde 15'i yurt dışından gelecek etkilere açık. Bu nedenle çok fazla etkilenmedi. Dolayısıyla şu anda da ekonomi son derece iyi bir şekilde devam ediyor. ING Bank Türkiye'nin kriz döneminde karlılığında artış oldu. Bu dönemde sorunlu kredilerle bir miktar artış yaşanmıştı ama bu da kısa sürede düşmüştü.''