Muğla'nın Marmaris ilçesinde DSP ilçe teşkilatını ziyaret eden ve partililerle biraraya gelen Türk, 1999 seçimlerinde yüzde 23 oy alan partisinin 2002'de yüzde 1.5 oy almasının dünyada eşi görülmemiş bir durum olduğunu ifade etti.
Hükümette oldukları dönemde katıldığı ve seçim sistemlerinin tartışıldığı bir sempozyumda barajın makul seviyeye çekilmesini istediğini kaydeden Türk, şunları söyledi: "Barajın yüzde 5'e indirilmesini önermiştim. DYP'nin o günkü genel başkanı Sayın Tansu Çiller, 'DSP baraj altında kalacağından korktuğu için oranın indirilmesini istiyor. Oysa istikrar için yüzde 10 gereklidir. Barajın kaldırılması ihanet olur.' diyerek karşı çıkmıştı. Sonunda biz barajın altında kaldık. Sayın Çiller'in o kehaneti çıktı ama kendisi de barajın altında kaldı ve siyasî hayatı bitti. Çok yazık oldu."
2002 seçiminin en adaletsiz sonucu verdiğini öne süren Türk, "Geçerli oyların yüzde 34'ünü alan AK Parti, yüzde 66'nın üstünde bir oranla temsil edilmektedir. Alınan oylarla sandalye sayısı arasında yüzde 32 fark vardır. Geçerli oyların yüzde 55'i Meclis'te temsil edilmektedir. Bunun sebebi, hiçbir demokratik ülkede olmayan yüzde 10'luk seçim barajının uygulanmasıdır." dedi. 2002 seçimlerinde partisinin ağır bir yenilgi aldığını hatırlatan Hikmet Sami Türk, "1999'da yüzde 23 oy alan bir partinin 2002'de yüzde 1.5 oy alması görülmüş şey değildir. Bu, dünya siyeset bilimi tarihinde örnek alınacak bir olaydır. Böyle ağır bir yenilgiye bir iktidar partisi nasıl uğrayabilir? Bunda seçimin elverişsiz bir zamanda yapılmasının ve ülkenin o sıralarda ağır ekonomik bunalımdan geçmesinin de payı var. Seçmen bütün partilere kırmızı kart gösterdi ama DSP en ağır yenilgiyi aldı." diye konuştu.