Sadi Özdemir
Avrupa'nın en güçlü 8'inci kadını Güler Sabancı neden evlenmediğini Sedef Kabaş'ın "41 Kadın, 41 Öykü-İpek Dokulu Başarılar" kitabında açıkladı:
"Yengeç burcuyum, aşka çok inanırım. Ama çalışmayı seviyorum, kariyerime devam etmek istedim. Ayrıca boşanmış bir ailenin çocuğuyum. Özgürlük benim için önemlidir. Bunları üst üste koyarsanız neden evlenmediğimin cevabı çıkar."
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, geniş bir röportajının yayınlandığı "41 Kadın, 41 Öykü-İpek Dokulu Başarılar" adlı kitapta bugüne kadar neden evlenmediğini açıkladı. Financial Times Gazetesi'nin "Avrupa'nın en güçlü 8'inci kadını", The Observer Gazetesi'nin de "Türk Finansının First Lady'si" seçtiği Güler Sabancı, kitabın yazarı Sedef Kabaş'ın "Neden evlenmediniz? a-Aşka inandığınız için, b-evliliğe inanmadığınız için, c-Çok çalışıp, vakit bulamadığınız için, d-Hepsi" şeklindeki sorusu üzerine şu cevabı veriyor:
"Hepsi. Ben yengeç burcuyum., ben aşka çok inanırım. Ve aşkı da bir kaç defa yaşadım. Ama öte yandan çalışmayı seviyorum, kariyerime devam etmek istedim. Ayrıca ben boşanmış bir ailenin çocuğuyum. Sonra özgürlük benim için önemlidir. Yedi yaşımda dedemle Avrupa'ya gidiyoruz, 'dede bana ne olur ayrı oda tut' diyorum. Demek ki özgürlük önemli bir şey benim hayatımda. Tüm bunları üst üste koyduğunuz zaman neden evlenmediğimin cevabı çıkar."
YARAMAZDIM, BAŞKAN YAPTILAR
Çok yaramaz ve şımartılan bir çocuk olduğunu söyleyen Güler Sabancı, dedesinin bir çocuk olarak bu kadar hareketli olmasından çok hoşlandığını anlatıyor ve şöyle devam ediyor: "Yaramazdım. Anneminbütün karşı koymalarına rağmen, özellikle dedem ve babaannem tarafndan şımartıldım. Onlardan güç aldığım için şımarık yetiştim. Böyle yetişmiş bir şekilde Ankara'ya gidiyorum ve TED Koleji'ne başlıyorum. Annem evde disiplin uyguluyor. Okulda deşarj oluyorum. Aşırı hareketliydim ve şöyle bir formül geliştirdiler; okulu bitirene kadar ben her sene sınıf mümessili (başkanı) seçildim. Çünkü bana sorumluluk verdikleri zaman daha oturaklı davranıyordum."
İYİ Kİ BURADA OKUMUŞUM
Üniversiteyi yurt dışında okumak istediğini, ancak bu konuda amcalarının engel olduğunu belirten Güler Sabancı, bunun temelinde de babası gibi 'bohem' bir tarafnın bulunması nedeniyle amcalarının "Gider geri dönmeyebilir" diye endişe etmelerinin yattığını ifade ediyor.
Güler Sabancı, "Şimdi yurt içinde okumanın çok avantajlı olduğunu düşünüyorum. Aslında gençler kendileri için en iyi olanı her zaman bilemiyorlar, bune kendi hayatımdan biliyorum. O zaman amcalarım beni yurt dışına göndermek istemedi. Ben onların nasihatinin doğru olduğunu şimdi anlıyorum. 'Burada okursan arkadaşların olacak, hayatın boyunca içinde olacağın bir muhitin olacak, Türkiye'de çalışacaksan Türkiye'yi daha iyi tanıman gerekiyor' diye nasihat ettiler bana" diyor.
Benim can dostum Cem Boyner
GÜLER Sabancı, üniversite yıllarından beri en yakın arkadaşının ise Cem Boyner olduğunu söylüyor. Sabancı, "Cem Boyner, 'he is may best body' (çok yakın dostum). Aynı yıllardan Nur Akgerman var. Tabii başka arkadaşlarım da var; Asaf Savaş Akad hoca ile dostluğumdan kaynaklanan Nilüfer Göle ile arkadaşlığım. Çok yakınız. Sanat camiasından Sezen Aksu, Ali Poyrazoğlu eski arkadaşlarım" diye konuşuyor.
Sakıp Amcamın olmadığı bir holdinge gitmek istemedim
GÜLER Sabancı, "Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı olmaya hazır mıydınız? Yoksa tedirginlik yaşadınız mı?" şeklindeki soruyu da şöyle yanıtlıyor: "Böyle bir görevi yapabileceğime benden çok Sakıp Bey inanıyor ve onun güvencesini bana vriyordu. 'O inanıyorsu demek ki yapabilirim' diyordum.
Ama Amerikan Hastanesi'nde Sakıp amcamı kaybettiktensonra çalışmak bile istemedim. Onunla olan diyaloğum, ekip çalışmamız, birbirimizi anlamamız, birbirimizi yüreklendirmemiz ayrı birşeydi, kendimi çok şanslı hissetiğim bir çalışma ortamıydı. Sakıp amcamın olmadığı birholdinge gitmek bile bana zor geliyordu. Ama sonra zamanla duygularımı dengeledim."
Hürriyet