Edanur AKTÜRK AYKOL
3 Eylül'de Parkorman'da sahne alacak Marilyn Manson'un konseri, şimdiden tartışma yaratmış durumda.
HAKKINDA ŞİDDET VE TACİZ İDDİALARI VAR
Biletler 2 bin 500 TL'den satışa çıkıyor ama esas konuşulan müziği değil, Manson'ın itham ve iddialarla dolu geçmişi. 1990'lardan bu yana sahnede kadın düşmanlığı ve şiddetle ilişkilendirilen kimliğiyle tanınan Marilyn Manson’un hakkında ciddi istismar suçlamaları var.
Evan Rachel Wood ve Marilyn Manson
EVİNDE TECAVÜZ ODASI BULUNDUĞU İDDİA EDİLMİŞTİ
2021'de nişanlısı oyuncu Evan Rachel Wood, Manson'in kendisini yıllarca psikolojik ve cinsel şiddete maruz bıraktığını açıkladı. Ardından onlarca kadın benzer iddialarda bulunarak Manson’dan davacı oldu. Bazı davalar uzlaşmayla sonuçlandı, bazıları düşse de evindeki 'tecavüz odası' gibi iddialar hālā hatıralarda.
TANRI’NIN HUZURUNDA SUİKAST TURNESİ’NİN İSTANBUL AYAĞINDA YAŞ SINIRI 14
Bunca skandala rağmen Manson, "One Assassina-tion Under God" (Tanrı'nın Huzurunda Suikast) turnesiyle dünya sahnelerinde. İstanbul konseri ise bu turnenin Avrupa ayağında yer alıyor. Asıl tartışma yaratan neden ise, konserin 14 yaş ve üzeri için açık olması. Türkiye'de, bazı yerli sanatçıların dahi konserleri 18 yaş sınırıyla düzenlenirken, hakkında istismar iddiaları bulunan Manson’un konseri için tanınan bu tercih dikkat çekti.
ZAMAN AŞIMIYLA SUÇLARINDAN AKLANDI
Öte yandan, geçtiğimiz Ocak ayında yabancı basında çıkan haberlere göre, Los Angeles Bölge Savcılığı, zaman aşımını gerekçe göstererek Marilyn Manson'a cinsel istismar suçlaması yöneltilmemesine karar verdi.
ABD'de savcılar, cinsel saldırı ve aile içi şiddet iddialarıyla ilgili yıllar süren bir soruşturmanın ardından rock yıldızı Marilyn Manson hakkında suç duyurusunda bulunmayacaklarını açıkladı. Los Angeles Bölge Savcısı Nathan Hochman, iddiaların yasalara göre çok eski olduğunu ve yasal adı Brian Warner olan 56 yaşındaki sanatçıyı suçlamak için kanıtların yeterli olmadığını belirtti.
Hochman, "Aile içi şiddet iddialarının zaman aşımına uğradığını tespit ettik ve cinsel saldırı suçlamalarını makul bir şüphenin ötesinde kanıtlayamıyoruz. İhbarda bulunmak ve yaşadıklarını paylaşmak için öne çıkan kadınların cesaret ve direncini takdir ediyor, alkışlıyor ve soruşturmada gösterdikleri işbirliği ve sabır için kendilerine teşekkür ediyoruz." dedi.
SADECE MAGAZİNSEL BİR OLAY DEĞİL
Bizler de PD olarak bu konuyu, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey ile konuştuk.
“Marilyn Manson’un İstanbul’da sahne alacak olmasını, yalnızca bireysel bir sanatçı tercihi ya da müzik etkinliği olarak görmek doğru olmaz.” diyen dernek başkanı Avukat Müjde Tozbey, ortada bulunan sistematik bir suç ve cezasızlık zincirinin bir bütün olarak kapitalist kültür endüstrisinin nasıl işlediğine dair somut bir örnek olduğunu vurguladı.
Bu olayın sadece magazinsel olmadığını söyleyen Av. Müjde Tozbey, “Manson hakkında yıllardır dile getirilen istismar, şiddet ve cinsel saldırı iddiaları yalnızca magazinel bir skandal değil. Bize sermaye destekli patriyarkanın ve cezasızlık düzeninin sanat, medya ve eğlence sektöründe nasıl yeniden üretildiğini gösteren örneklerden biri.” ifadelerini kulladı.
Av. Müjde Tozbey
MANSON TEK İSİM DEĞİL
Manson gibi başka isimlerinde olduğunu söyleyen Müjde Tozbey, tek tek sıraladı:
“Benzerleri saymakla bitmez: Roman Polanski, 13 yaşındaki bir çocuğa tecavüz ettiğini kabul etmesine rağmen, yıllardır Avrupa’da ödüllerle onurlandırılıyor. Jeffrey Epstein vakası, bir milyarder aracılığıyla Amerikan devletinin, siyasi elitlerin, ünlülerin ve sermaye sahiplerinin doğrudan içinde yer aldığı küresel bir çocuk istismarı ağını açığa çıkardı. Uçuş listelerinde eski ABD başkanları, İngiliz kraliyet mensupları, ünlüler, medya patronları vardı. Hiçbirine bir şey olmadı.”
FAİLLLER TURNELERE ÇIKIYOR, ÇOCUKLARA SANAT ADI ALTINDA PAZARLANIYORLAR
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği olarak, geçtiğimiz yıl Epstein vakasıyla ilgili Türkiye'den kaçırılan çocukların olduğu yönündeki iddialar üzerine suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen Avukat Tozbey, “Henüz sonuçlanmış değil. Bu isimlerin “kariyerleri” maruz bıraktıkları kadınların, çocukların hayatları, gelecekleri pahasına ayakta tutuluyor. Bir de şunu da unutmamak gerekir, bu insanların kadınlara ve çocuklara yönelen şiddetleri kadar, çalışma arkadaşlarına, ekiplerine, emekçilere uyguladıkları sistematik sömürü ve istismar da var ve cezasız kalıyor. Kadınlar, ekiplerinde çalışanlar seslerini duyurmaya çalışıyor, ifşa ettiklerinde linç ediliyor ya da yok sayılıyorlar. Ama failler turnelere çıkıyor, sahneleri dolduruyor, çocuklara, gençlere “sanat” adı altında pazarlanıyorlar.” dedi.
GENÇLERE SUNULAN BU FİGÜRLER HEM ŞİDDETİ ESTETİKLEŞTİRİYOR HEM DE FAİLİN ALKIŞLANABİLİR FİKRİNİ YERLEŞTİRİYOR
Konserde uygulanacak 14 yaş sınırı hakkında da konuşan Tozbey, “14 yaş sınırı bu bağlamda sadece bir teknik detay değil. Çocukları ve gençleri fail kültürle tanıştırmanın, onları bir başka normalleştirme sürecine sokmanın parçası. Genç yaşta izleyiciye sunulan bu figürler, hem şiddeti estetikleştiriyor hem de failin sahnede alkışlanabilir olduğu fikrini yerleştiriyor.” ifadelerini kullandı.
KONSERİN İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞMESİNE İZİN VERİLMESİ POLİTİK BİR KARARDIR
Tozbey, “Kısacası, kadına yönelik şiddetin bu denli görünür ve belgeli olduğu bir durumda, bu konserin İstanbul’da gerçekleşmesine izin verilmesi politik bir karardır. Sermayenin ve medyanın bu konuda aldığı tutum, kadınların hayatını değil, şiddetin sürdürülebilirliğini öncelediğini gösteriyor. Bu nedenle meselemiz yalnızca Manson’un geçmişi değil, onu bugün hâlâ bir sahneye çıkaran, kârı şiddetten üstün gören düzenledir.” diyerek sözlerine son verdi.
patronlardunyasi.com