Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, ocak-şubat döneminde bankacılık sektörü toplam kredi hacmi cari olarak yüzde 6 artışla 16 trilyon 857,6 milyar liraya yükseldi. Tüketici fiyatları (TÜFE) bazında yüzde 7,42 olan iki aylık enflasyonla indirgendiğinde kredi hacminde reel (gerçek) değişimin eksi (-) yüzde 1,3 olduğu belirlendi. Başka deyişle enflasyonun köpüğü alındığında kredi hacmi reel olarak bu oranda daraldı.
EN FAZLA DARALMA TÜKETİCİDE
Ocak-şubat döneminde en fazla reel daralma tüketici kredilerinde yaşandı. 2024’ün son iş günü olan 27 Aralık’ta 2 trilyon 117,2 milyar olan toplam tüketici kredileri yüzde 5,2’lik cari artışla 28 Şubat’ta 2 trilyon 117,2 milyar lira olurken, enflasyondan arındırıldığında yüzde 2’lik bir reel daralma olduğu görüldü.
28 Şubat itibarıyla tüketici kredilerinin 1 trilyon 513,7 milyar lirasını ihtiyaç, 535,1 milyarını konut, 68,4 milyar lirasını ise taşıt kredileri oluşturdu. İki ayda cari olarak yüzde 6,2 büyüyen ihtiyaç kredisi hacminde reel bazda yüzde 1,1, bu dönemde yüzde 4,7 cari artış kaydeden konut kredilerinde reel olarak yüzde 2,6 daralma yaşanırken, taşıt kredilerinde ise cari olarak da yüzde 15,8 düşüş yaşandı ve reel daralma yüzde 25,1’e ulaştı.
Bireysel kredi kartı borç bakiyesi ise 27 Aralık 2024-28 Şubat 2025 arasındaki yaklaşık iki aylık dönemde cari olarak yüzde 7,3’le yaklaşık olarak enflasyon kadar arttı ve 1 trilyon 926,2 milyar liraya çıktı.
Bu dönemde yüzde 5 cari artışla 661,5 milyar lira olan taksitli alışveriş borçları reel bazda yüzde 2,3 gerilerken, taksitsiz/peşin harcamaların bakiyesi yüzde 8,6 ile enflasyonun üzerinde bir artışla 1 trilyon 264,7 milyar liraya ulaştı ve söz konusu borçların hacmi reel olarak yüzde 1,1 genişledi. Sıkılaşma kapsamında tüketici kredileri için getirilen “aylık büyüme sınırı” ve kredi kartlarında taksit sınırlaması gibi önlemlerin devam etmesi, tüketicileri kredi kartları ile peşin harcamaya itti.
Bankacılık sektörü toplam kredi hacminde en büyük bölümü oluşturan ticari ve diğer krediler de ilk iki ayda yüzde 6 oranındaki cari artışla 12 trilyon 814,1 milyar liraya yükseldi. Sanayi, hizmetler, inşaat, madencilik gibi sektörler başta ekonominin üretim ayağında, içinde KOBİ’lerin de yer aldığı kesime kullandırılan söz konusu kredilerin hacminin cari artışı enflasyondan arındırıldığında reel olarak yüzde 1,4 daraldığı belirlendi.
YILLIK BÜYÜME ENFLASYONUN ALTINDA
Dünya'dan Naki Bakır'ın haberine göre, enflasyonun yüzde 39,05’a gerilediği şubat sonu itibarıyla son bir yılda ise bankacılık sektörü toplam kredi hacmi cari olarak yüzde 36,4’le bunun altında büyüdü ve reel olarak yüzde 1,9 daraldı.
Son bir yılda toplam tüketici kredileri cari olarak yüzde 34,2, ticari ve diğer krediler de yüzde 35,3’le enflasyonun altında artışlar kaydederken, bireysel kredi kartı borç bakiyesi peşin alışverişlerden kaynaklanan yüzde 46,8’lik bir cari artışla enflasyonun çok üzerinde büyüdü. Böylece yıllık bazda toplam tüketici kredilerinde yüzde 3,5, ticari ve diğer kredilerin hacminde de yüzde 2,7 daralma meydana geldi, bireysel kredi borç bakiyesi ise reel olarak yüzde 5,6 genişledi.
Tüketici segmentinde yıllık bazda konut kredileri yüzde 22’lik cari artışı dolayısıyla reel bazda yüzde 12,3, taşıt kredileri de cari olarak yüzde 26,8 ve reel olarak yüzde 47,4 daralırken, ihtiyaç kredilerinin yüzde 44,7 ile enflasyonun üzerinde cari artış kaydederek reel olarak yüzde 4,1 büyüdüğü dikkati çekti.
Bireysel kredi kartlarının toplam borç bakiyesindeki reel artış ise yıllık bazda cari olarak yüzde 70,9 ve reel olarak yüzde 22,9 büyüyen peşin alışveriş borçlarından kaynaklandı. Buna karşılık taksitli alışveriş borçları ise bir yılda cari olarak sadece yüzde 15,7 arttığı için reel bazda yüzde 16,8 geriledi.
KREDİ FAİZLERİ NEDEN AYNI HIZLA DÜŞMÜYOR?
Merkez Bankası politika faizinde aralıktan itibaren başlayan ve bu yılın tümünde devam edeceği belirtilen indirim sürecine rağmen bankaların tüketici ve ticari kredilere uyguladığı faiz oranlarını aşağı çekmede yavaş davranmalarının birkaç nedeni bulunuyor. Kredi talebindeki artışın hız kesmesi bunların başında geliyor. Kredi talebindeki düşüşte, takibe düşen kredi borçluların sayısındaki artışın da etkisi bulunuyor.
Takibe düşen kredilerin artması banka karlarını düşürürken, bu da bankaların kredi-mevduat faiz farkının yüksek tutmasına yol açıyor. Bu nedenle bankalar karlılığı artırmak için mevduat faizlerini indirmede daha büyük, kredi faizlerini düşürmede ise daha küçük adımlar atıyor. Bankalar bilanço yapılarını dikkate alarak kredi faizlerini indirmede daha ihtiyatlı davranıyor. Bu arada kurdaki artış/ TL’de değerlenmeye bağlı küçülen cari açığın, yüksek faiz nedeniyle büyüyen bütçe açığının altına gerilemesi sonucu bankaların likidite açıklarının kapandığı ve fazlaya dönüştüğü belirtiliyor. Buna göre bankalar mevduat toplamak için faiz artırma ihtiyacı duymuyor.
KREDİ FAİZLERİNDE DÜŞÜŞ YAVAŞ
Merkez Bankası aylar sonra yeniden indirim süreci ile politika faizini önemli oranda aşağı çekerken, bankalar kredi faizlerini indirmede daha ihtiyatlı davrandı. Baskılı faiz politikasının uygulandığı önceki dönemde Merkez Bankası politika faizinin yüzde 8,5’e kadar indiği Mayıs 2023’te bankaların yıllık basit faiz oranları ihtiyaç kredisinde yüzde 40, taşıtta yüzde 28,6, konutta yüzde 19,3 ve ticari kredide yüzde 15 düzeyinde bulunuyordu.
Yeni ekonomi yönetiminin başlattığı program sürecinde politika faizi Mart 2024 itibarıyla yüzde 50’ye yükseltildi ve aralık ayına kadar bu düzeyde kaldı. Bu aralıkta yükselen kredi faizleri kasım sonu itibarıyla ihtiyaçta yüzde 70,7’ye, taşıtta yüzde 37,7’ye, konutta yüzde 41,3’e, ticaride yüzde 59,9’a kadar çıktı. Yeniden başlayan indirim sürecinde, politika faizi, aralıkta yüzde 47,5’e, ocakta yüzde 45’e ve en son mart başında yüzde 42,5’e indirildi.
Son dört ayda, şubatı pas geçerek üç toplantı yapan Merkez Bankası Para Politikası kurulu politika faizini toplamda 7,5 puan aşağı çekti. Merkez Bankası’nın bankacılık sektörü ortalamasında belirlediği kredi faizleri ise şubat sonu itibarıyla ihtiyaçta yüzde 64,8, taşıtta yüzde 36,8, konutta yüzde 39,9 ve ticari kredilerde yüzde 55,3 düzeyinde kaldı. Buna göre politika faizinde 7,5 puanlık düşüşe gidilen kasımdan bu yana banka faizlerindeki düşüşler ihtiyaç kredilerinde 5,9, taşıt kredilerinde 0,9, konut kredilerinde 1,4 ve ticari kredilerde 4,7 puanla bunun çok altında gerçekleşti.
patronlardunyasi.com