Gündem


AK Parti Grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin son önerisiyle ilgili olarak, hiçbir zaman yazılı öneri vermediğini ve yazılı öneri almadığını söyledi. Son öneri konusunda hükümete yöneltilen eleştirilere cevap veren Erdoğan, ''Şunu özellikle bilmenizi istiyorum; bugüne kadar yazılanlar, çizilenler, konuşulanlar, şunlar bunlar... Aksini ispat edenler çıkar, bu ülkede bunu milletimize söyler. Aksini ispat edemeyen konuşmaların adı yalandır" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin yaptığı son teklifin, hükümetin bugüne kadar kararlılıkla sürdürdüğü tutumun bir ürünü olduğunu, temel devlet politikasıyla da uyumlu olduğunu bildirdi. Türkiye'nin yaklaşımının, kısıtlamaların karşılıklı olarak kaldırılması amacıyla AB'nin siyasi mutabakatı ortaya çıkması üzerine kurduklarını anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu gerçekleştiği takdirde önerimizin esasını teşkil eden adımların karşılıklı olarak atılması için teknik görüşmelere geçilmesini hedeflemiştik. Hiç bir zaman tek taraflı adım atılması gündemimizde olmamıştır. Hükümetimiz, başından beri Türk milletinin hür iradesiyle çıktığı bu yolculukta karşılaştığımız güçlükleri, milli menfaatlerimizi koruyarak aşmaya yönelik bir yaklaşım benimsemiştir. Ne yazık ki bugün gelinen noktada bütün iyi niyetimize rağmen AB Konseyinin aldığı kararla Türkiye'ye haksızlık yapılmıştır. Bu karar, Türkiye-AB ilişkilerinin ulaştığı boyutla bağdaşmamaktadır. Ayrıca, AB ile ortaklaşa belirlediğimiz hedefle de çelişmektedir.''

AB'nin Kıbrıs gibi konuları bahane ederek ilişkileri zedeleme yolunu tercih ettiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, Kıbrıs sorununu çözüm zemininin hiçbir zaman AB olmadığını, çözüm zemininin BM olduğunu kaydetti. Rum ve Yunan tarafının çözümsüzlükten nemalanmaya çalıştığını, AB üyesi ülkelerin, Rumları çözüme sevketmek gerektiğini artık anlaması gerektiğini dile getiren Başbakan Erdoğan, "Özel görüşmelerimizde de aslında bunu söylüyorlar. 'Bizde bunlardan bıktık' diyorlar. Ama dünyaya mesaj verecekleri zaman ne yazıkki bunları söylemiyorlar" şeklinde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti iktidarında Türkiye'nin ve KKTC'nin ne kadar kazanım elde ettiğini görmek istemeyenlerin bulunduğunu savunarak, İbni Sina'nın 'Hiçkimse görmek istemeyen kadar kör değildir' sözünü hatırlattı. Erdoğan, Türkiye'nin uzun yıllardır Kıbrıs meselesini adil, kalıcı ve kapsamlı bir çözüme kavuşturmak için diplomasi zemininde mücadele ettiğini belirterek, bunu görmek istemeyen Ana Muhalefet Partisi Lideri Deniz Baykal'ın yaptığı açıklamaların, hiçbir insaf ölçüsüyle ve sorumlu bir siyaset anlayışıyla bağdaşmadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, ''AK Parti olarak bizim siyasi terbiyemiz, edep adap anlayışımız, kendilerine 'adam ol adam' veya 'küstah' gibi ifadeleri kullanmak suretiyle, bizim aynı üslupla cevap vermemize müsaade etmez. Sayın Baykal, ya ayna karşısında konuşuyor ya da aksi seda alanı müsait olan bir atmosferde konuşuyor'' diye konuştu.

AK parti olarak yola çıkanken 'Siyasetteki söylem kirliliğini ortadan kaldıracağız' anlayışını ortaya koyduklarını vurgulayan Erdoğan, Baykal'ın eleştirilerine şu sözlerle karşılık verdi: "Bizim literatürümüzde bu yok, bundan sonra da olmayacak, onların literatüründe olabilir. Biz onların yaklaşım tarzını hiçbir zaman kabul etmedik, kabul etmeyeceğiz. Çünkü bizim ülkemiz, bunlardan çok çekti. Ne devlet adabım, ne bugüne kadar aldığım eğitim, ne de ahlak anlayışım; milli meselelerimizi, siyasi çıkarlarım öyle gerektiriyor diye dünyanın gözleri önünde ulu orta polemik konusu yapmaya imkan vermez. Sadece şu kadarını söylemekle yetiniyorum. Eğer Sayın Baykal, bizim Kıbrıs davasında taksit taksit ne yaptığımızı görmek istiyorsa, dönsün de son 4 yılda KKTC nereden nereye geldi ona bir baksın."

Deniz Baykal'ın kaba muhalefet mantığıyla, akıl, kararlılık gerektiren bu ince diplomasiyi anlayamadığını savunan Başbakan Erdoğan, "Hiçbir fikir geliştirmeden, öneride bulunmadan AK Parti'yi zayıf düşürmek adına Türkiye'yi zayıf düşürmek, siyaset üretmek yerine spekülasyon üretmek, en hafif ifadeyle siyasi fırsatçılıktır" diye konuştu. Erdoğan, "Kimin haddine Kıbrıs davasını gölgelemek, kimin haddine ucuz hesaplarla Türkiye Cumhuriyeti'ni küçük düşürmek, kimin haddine her metrekaresinde Türk milletinin evlatlarının aziz kanı bulunan KKTC'yi bir politik çıkar konusu yapmak. Bizim sırtımızdaki devlet sorumluluğuyla, diplomatik çıkarlarımız zarar görmesin diye konuşmadığımıza bakıp, Sayın Baykal meydanı boş zannetmesin'' diye konuştu.
 
Ankara/Cihan