Patronlar


Duayen işadamı Erdoğan Demirören "Türkiye'de işsizlik yok, tembellik var" diyor. Devam ediyor: "Hiç kimse iş beğenmiyor. Bana ne ücret vereceksin? diyor. Mühendissin, 3 milyar lira vereyim deyince de, Araba da verecek misiniz? Sekreter de var mı? Diye soruyor. Be kardeşim, sen benden bunları istiyorsun da, sen bana ne vereceksin? Diyemiyorum."

Demirören devam ediyor: "Kimse gerçekten çalışmak istemiyor. Makine başında mecburen çalışanlar hariç, dört saatten fazla çalışan kişi göremiyorum. Devlet bir sınav açınca binlerce kişi kuyruk oluyor da, üç-dört misli para verdiğimiz halde, neden bize bir kaç başvuru geliyor? Hiç merak ettiniz mi? Çünkü, devlette çok az çalışsan da olur. Kimse seni atamaz. Bu yüzden, az para verene çok rağbet var."

Demirören'e göre, en önemli sorunlarımızdan biri, düşük verimlilik. "Gençler, iyi eğitim görmüşler ama tatbikatları yok. En pahalı şeyin tecrübe olduğu anlaşılmıyor. Üniversiteler bile tecrübeye yeterince önem vermiyor. Araştırma geliştirme çalışmalarına önem vermek lazım. Bu eksiklik de verimliliğimizi düşürüyor."
"Fırtına atlatmayana kaptan denilmez. Yangın ne kadar uzakta ise, o kadar geç müdahale edilebilir. Neyse ki, şimdiki çağda teknoloji uzağı oldukça yakınlaştırabiliyor. Piston fabrikamda 525 işçim var, 18 milyon dolarlık ihracatım var. İthalatçı arkadaşım, tabir caizse bir telefonla 18 milyon dolarlık mal getirtebiliyor ve o benden fazla kâr ediyor. İşte, şimdiki sıkıntı bu. Basit izahla, cari açığın nedeni de bu."

Yaman Törüner/Milliyet