Ekonomi


TÜSİAD, TBMM Genel Kurulu gündeminde bulunan “Elektronik Haberleşme Kanunu Tasarısı” hakkında bir açıklama yaptı. Açıklamada aşağıdaki görüşlere yer verildi.

“Bilgi teknolojileri ve telekomünikasyon sektörleri, toplumun refah düzeyinin yükseltilmesinde önemli rol oynamakta, dünyada son yıllarda bu alanda hızlı bir gelişme yaşanmaktadır. Ülkemizin bu gelişmelere uyum sağlamasında, elektronik haberleşme hizmetlerinin yürütülmesi, teşvik edilmesi, sektördeki rekabetin tesisi ve korunması önem taşımaktadır.

Bu amaca yönelik olarak hazırlanan ve TBMM Genel Kurulu'nda bulunan 'Elektronik Haberleşme Kanunu Tasarısı' önemli bir girişimdir. Ancak tasarı elektronik haberleşme sektöründe rekabetin gelişmesi, haberleşme özgürlüğü, AB müktesebatına uyum ve mali yükümlülükler açısından iyileştirmelere ihtiyaç duymaktadır:

— Telekomünikasyon Kurumu ve Rekabet Kurumu arasındaki görev ve yetki paylaşımında, piyasada iktisadi etkinlik açısından, 'kontrol ve denge ilişkisi' kurulmalıdır. Piyasaya giriş, iktisadi parametrelerin regülasyonu ve teknik regülasyon gibi öncül düzenlemelerin Telekomünikasyon Kurumu; rekabetin korunması ve birleşme devralmalara yönelik her türlü iktisadi müdahalenin ise Rekabet Kurumu tarafından, her iki durumda da birbirlerinin görüşlerini almak suretiyle üstlenilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, öngörülebilir bir hukuksal alan yaratmak açısından, Telekomünikasyon Kurumu'nun işletmelere getireceği yükümlülükler 'kanunun amacına uygunluk, somutluk ve pazarın ihtiyaçlarıyla orantılılık' gibi kriterlere bağlanmalıdır.

— Elektronik haberleşme altyapısına, haberleşmenin aksamasına neden olacak şekilde müdahale yetkisi, mahkemeler dışında hiçbir merciinin kararına tabi olmamalıdır. Telekomünikasyon Kurumu'nun şirketlerin elektronik haberleşme faaliyetini engelleme yetkisi ise, kamu güvenliği, kamu sağlığı gibi kamu gereklerinin ancak “açık ve yakın bir tehdit altında” olması halinde mümkün kılınmalıdır. Aksi halde, Anayasada korunan haberleşme özgürlüğüne getirilen sınırlamalar belirsiz uygulamalara yol açabilecektir.

— AB direktiflerine uygun olarak; sadece sabit telefon şebekesine erişim piyasasında etkin piyasa gücüne sahip işletmecilerin taşıyıcı seçimi ve taşıyıcı önseçimi yükümlüsü olması, yapılacak piyasa analizleri sonrasında gerekmesi halinde diğer şebekelerde bu yükümlülüğün getirilmesi sağlanmalıdır. Kurum'un etkin piyasa gücüne sahip işletmecilerin tarifelerine müdahalesi ise, erişim ve arabağlantı düzenlemeleriyle rekabetin sağlanamaması halinde uygulanmalıdır.

— Telekomünikasyon hizmetleri üzerindeki vergi yükünün uluslararası karşılaştırmalara göre yüksek olduğu göz önünde tutularak, mali yükümlülüklerin artmasına yol açacak düzenlemelerden kaçınılmalıdır.

Elektronik Haberleşme Kanun Tasarısı, geçen yasama döneminde gündeme gelmiş, ancak yeterince tartışılamamış ve yasalaşmadan yasama dönemi tamamlanmıştır. Kanun Tasarısı'nın mevcut yasama döneminde olgunlaştırılması fırsatı varken, yeterli tartışma ortamı yaratılmak ve eksikleri giderilmek suretiyle sonuçlandırılması sağlanmalıdır.”.