Dünya


Ukrayna savaşında son günlerde arabulucu ve barış elçisi rolünü benimseyen ABD Başkanı Donald Trump, bugün Rusya lideri Vladimir Putin’i ikinci kez telefonla arayarak Rusya’nın barışa hazır olup olmadığını değerlendirecek. Trump ile Putin arasında ilk telefon görüşmesi 12 Şubat’ta yapılmıştı. 

AÇIKLAMAYI TRUMP YAPTI

Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un geçen hafta Moskova’yı ziyaret ederek Putin ile detaylı görüşme yaptıktan sonra hafta sonu ABD yönetiminin Ukrayna konusunda yoğun mesai yürüttüğünü belirten Başkan Trump, “Salı günü Putin ile görüşüyorum. Hafta sonunda ABD yönetimi Ukrayna meselesiyle ilgili çok yoğun mesai yaptı. Şimdi bu savaşa son verip veremeyeceğimizi görmemiz lazım. Bana göre şansımız oldukça yüksek. Ama yine de yüzde yüz konuşmak için erken. Belki başarabiliriz. Belki de savaşı durduramayabiliriz. Bunu da göz önünde bulundurmak gerek” dedi.

‘BAKALIM PUTİN HAZIR MI’

Hürriyet'ten Nerdun Hacıoğlu'nun haberine göre, ABD Başkanı olarak Putin ile 12 Şubat’ta ilk telefon görüşmesinden bu yana müzakerelerde epey yol alındığını da söyleyen Trump, “Hem Rusya, hem Ukrayna tarafıyla sadece ateşkes meselesini değil, sürecin ikinci adım sayılan istikrarlı barış sürecine de el attık. Savaşın bitmesiyle toprak meselesiyle Zaporojye nükleer santrali gibi aktiflerin paylaşılmasını da her iki tarafla görüşmeye başladık. Şimdi Putin’in barışa hazır olup olmadığını görme zamanı” ifadelerini kullandı.

KREMLİN: GÖRÜŞME BUGÜN

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov telefon görüşmesini teyit ederek “Rusya lideri Putin ile ABD Başkanı Trump arasında salı günü telefon görüşmesi planlandığını doğruluyorum. Gerekli çalışmalar sürüyor” açıklamasını yaptı. Trump’tan farklı olarak iki ülke liderinin telefonda neyi ele alacaklarını gizli tutulduğunu da vurgulayan Peskov, “Biz hiçbir zaman liderlerin neleri ele alacağını önceden ifşa etmiyoruz. Bizim geleneklerimizde böyle bir yaklaşımımız yok. Görüşmeden sonra sonuçları hakkında bilgilendirmede bulunabiliriz” diye konuştu.

UKRAYNA TEDİRGİN BEKLİYOR

Trump ile Putin, Ukrayna’nın geleceğini belirlemeye çalışırken Ukrayna yönetimi alınacak sonuçları tedirginlikle bekliyor. Kiev’de basına demeç veren Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrey Sibiga, “Ukrayna’nın kabul etmesi mümkün olmayan üç kırmızı çizgisi bulunuyor. İlki Rusya ile olası barış müzakerelerinde topraklarımızı Rusya’ya resmen vermeyi kabul etmiyoruz. Topraklarımızı barış sağlansa bile Rusya tarafından işgal edilmiş sayacak, diplomatik yoldan geri almayı hedefimiz yapacağız. İkinci kırmızı çizgimiz Ukrayna ordusuna asker ve silah limitleri getirilerek kısıtlanmasını da asla kabul etmeyiz. Üçüncü kırmızı çizgimiz Ukrayna’nın zamanı geldiğinde NATO ve AB üyeliğine Rusya’nın çekince getirmemesi. Bağımsız ve egemen Ukrayna kendi geleceğini, kiminle işbirliği ve ittifak yapacağını kendi belirlemeli” diye sıraladı.

MOSKOVA ‘EVET, AMA’ DİYEBİLİR

Trump ile Putin arasındaki kritik telefon görüşmesine saatler kala Rusya Dışişleri Bakanlığından Avrupa’yı hedef alan sert açıklama geldi. Fransa ve İngiltere’nin olası ateşkes ilanı sonrası Ukrayna’ya barış gücü göndermesi önerilerine sert tepki veren Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksander Gruşko, Fransa lideri için “Macron’un barış gücü fikri yersiz ve kesinlikle kabul edilemez. Avrupa’nın herhangi ülkesinden askerler NATO apoleti taşımasa bile Ukrayna’da boy gösteremez. Rusya’nın barış gücü konusunda razılığı alınmadan burada askeriyle boy gösterecek ülkeyi ihtilafın tarafı sayarak hedef yaparız” demesi dikkat çekti. Böylece Trump ile Putin ateşkes ve barış süreciyle ilgili anlaşmaya varsa bile, Ukrayna’nın Rusya tarafından egemen ve bağımsız devlet görülmediği önceden ortaya konmuş oldu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, hafta sonunda yaptığı açıklamasında “Ukrayna yönetiminin davetiyle hangi ülke askerinin yardıma gideceğini Rusya belirleyemez” demişti.

patronlardunyasi.com