Ekonomi


Hava sıcaklıklarının aniden düşmesiyle enerji darboğazına giren devletin Türkiye tarihinde bir rekor olan fiyatının gerçekleştiği 27 Aralık'ta şirketlere 13 yeni kuruş olan 1 kilovatsaatlik elektrik için 1,1 yeni lira ödendi.

Skandal fiyata sebep olarak ise Dengeleme Uzlaştırma Yönetmeliği (DUY) gösterilirken, tedbir alınmaması halinde benzer sıkıntıların her zaman yaşanabileceğine dikkat çekiliyor. 1 Ağustos'ta uygulamaya konulan DUY sisteminin elektrik fiyatının serbest piyasa şartlarında belirlenmesini hedeflediği; ancak kriz durumunda fırsatçılara imkan verdiği ifade ediliyor. Enerji uzmanları da DUY sisteminin sağlıklı işleyebilmesi için mutlaka arzın (üretimin) fazla tutulması gerektiğine vurgu yapıyor.

'Kar yağınca Oyak, elektriği 10 kat pahalı fiyata satmak istemiş' başlığı ile yer alan haberde, konu ayrıntıları ile yer almıştı. Buna göre 27 Aralık günü saat 17.00'de halihazırdaki üretimin tüketime cevap veremeyeceğini hesaplayan yetkililer, elektrik üretimi yapan şirketlerden acil talepte bulunmuştu.

Çağrıda bulunulanlar arasındaki demir çelik şirketi İsdemir, kWh'sine 10-13 kuruş değer biçilen elektriğe 9 katına denk gelen 1,1 yeni lira istemişti. Şirket, yüzde 91 hissesini Oyak'ın satın aldığı Erdemir'e bağlı olarak faaliyet gösteriyor. Bakanlık yetkilileri, fiyatı doğrularken, elektrik alınmadığı bilgisini vermişti. Ancak söz konusu fiyattan bir hayli alım yapıldığı bilgisine ulaşıldı.

Ayrıca Enerji Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek de 8 Mart'ta İstanbul'da düzenlenen Enerji Arenası'nda gündeme gelen konuyla ilgili sektör temsilcilerinin sorularını cevaplarken durumu teyit etti. Bakanlığın 'elektrik fiyatlarına müdahale ve baskı yaptığı' yönündeki eleştirilere kızan Müsteşar Demirbilek, "Elektrik fiyatlarına müdahale yapılmıyor. Bunun en büyük ispatı, 27 Aralık'ta, bu ülkede 5 milyon kWh'den fazla elektriğin birim fiyatı 1 milyon 100 bin liraya (1,1 YTL) satıldı." ifadelerini kullandı. Demirbilek'in bu sözleri, bir yandan daha önce kabul edilmeyen olayı doğrularken, diğer yandan elektriğe ödenen anormal fiyatı bütün çarpıklığı ile ortaya koymuş oldu.

Devlet, vatandaşın tükettiği elektriği kamu ve özel sektöre ait santrallardan karşılıyor. Elektrik üretimi ile tüketimi arasındaki dengeyi kurmakla kamu şirketi Elektrik İletim AŞ görevli. Bazı tesislerin bakıma alındığı veya beklenmeyen tüketim artışlarının yaşandığı günlerde kendi ihtiyacını üreten (otoprodüktör) şirketlerden elektrik satın alınıyor. Normalde günlük elektrik tüketiminin yüzde 17'si bu tür şirketlerden temin ediliyor.

Söz konusu şirketler ekstra durumlarda devlete sattıkları elektriğin ücretini, kendi işlerinden feragat ettikleri için daha yüksek tutuyor. 27 Aralık'ta yaşanan olayda hava sıcaklıklarının aniden 10 derece kadar düşmesi büyük rol oynadı. Özellikle akşam üzeri mesai bitiminde sisteme aşırı yük binince 17.00-18.00 saatleri arasında elektrik tüketimini karşılamak için ülke tarihinin en yüksek seviyesine çıkılarak, 27 bin 500 megavatlık üretim kapasitesi kullanıldı. Oysa yapılan hesaplamalarda tüketimi karşılamak için 24 bin 500 megavatlık kurulu güç kullanılması yeterli görülmüştü. Aradaki fark, özel şirketlerden, DUY çerçevesinde onların istediği fiyattan karşılandı.

İsmail Altunsoy/Zaman