Patronlar
2004 yılında özel okulların 28 trilyonu KDV 1 trilyonu da kurumlar ve gelir vergisi olmak üzere toplam 29 trilyon lira vergi ödediğini belirten Çelik, bu vergilerin alınmaması durumunda yüzde 50 kapasite ile çalışan özel okulların kapasitesinin dolacağını ve devlet okuluna giden, bütün masrafları devlet tarafından karşılanan, 260 bin öğrencinin daha özel okullara gideceğini belirtti. Hüseyin Çelik, "Devlet bir öğrenciye asgari olarak 1500 dolar harcıyor. 1500 dolardan hesaplarsanız, 260 bin
öğrenci, 390 milyon dolar demek. Yani devletin yüklendiği 390 milyon dolarlık masraf kalkıyor demektir. Siz bunu diğer
öğrencilere kalite olarak yansıtabilirsiniz" dedi.
Çelik, Türkiye’de 20 milyon öğrenci bulunduğunu bunun da 15 milyonunun ilk ve orta öğretim öğrencisi olduğuna dikkat çekerek şu şu görüşleri savundu:
"NE YAPABİLECEĞİMİZİ ARAŞTIRIYORUZ"
"-260 bin öğrenci özel okullara gidiyor. Devlet okulları içerisinde özel öğretim kurumlarının payı öğrenci bazında yüzde 1.9 dur. Rusya’da ve Arnavutluk’ta bu oran yüzde 10’lara vardı. Biz de özel okul oranlarını artırmak için özel okulları rahatlatmak için, ailelerin çocuklarını özel okullara göndermesini teşvik etmek için ne yapabileceğimizi araştırıyoruz.
-Türkiye gerçek usulde vergi tahsili yapabilen bir ülke değil maalesef, Türkiye’deki verginin neredeyse yüzde 80’i dolaylı vergidir. Bakın 2004 yılında özel okullar 29 trilyon vergi ödemiş. Bunun 28 trilyonu KDV, 1 trilyonu da Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi’dir. Maliye Bakanı’na Bakanlar Kurulu’nda bir hesap yaptım. Dedim ki, ’Gelin şu 29 trilyondan vazgeçelim. KDV de almayalım, gelir vergisi de almayalım, Kurumlar Vergisi de almayalım, bundan vazgeçelim.’ Vazgeçsek ne olur?
YÜZDE 20 GEÇİŞ OLSA 70 MİLYON DOLAR
-Türkiye’deki özel öğretim kurumları yüzde 50 kapasite ile çalışıyor ve 260 bin öğrencimiz var özel öğretim kurumlarında. Bu kapasitenin yüzde 100’e çıktığını varsayın, işte aslında bu bir psikolojik sınırdır. Böylece devlet okuluna giden, bütün masrafları devlet tarafından karşılanan, üstlenen 260 bin öğrenci daha özel okullara gidecek. Diyelim ki; bizim bu iyimser hesabımız tutmadı en kötü ihtimalle yüzde 20’lik bir geçiş oldu. Yüzde 20’lik artış 52 bin yeni öğrenci demektir. Bu da 70 küsur milyon dolar demektir. O da 85-90 trilyon eder. Her halükarda devlet bu 29 trilyondan vazgeçtiği zaman yüzde 300 karı olur.
ÖZEL OKUL YAPMAK EĞİTİME YÜZDE 300 DESTEK
-Özel okul yapmak, özel okul yaptırmak, özel okul işletmek, eğitime yüzde 100 destek değil, yüzde 300 destektir. Gelin size hesap yapayım. Diyelim ki biri bana diyor ki, ’Size bir okul yapayım. Size teslim edeyim" Bakın bina bana teslim edildi, ne yapacağım ben? Bunun donanımı, dokümantasyonu var, bunu devlet ödüyor. Öğretmen tayin edeceğim, öğretmenin maaşını devlet bütçeden ödeyecek. Memur teknisyen, hademe tayin edilecek, onları da devlet ödeyecek.
Netice itibariyle özel okullar, sadece okul yapmakla kalmıyor, istihdam yaratıyor.
"İLKÖĞRETİM’E NİÇİN KREDİ VERMEYELİM"
-Üniversite öğretimine kredi veriyoruz da niçin bunu ortaöğretime vermeyelim. Niçin ilköğretime vermeyelim.
Çocuğunu ilköğretim, özel ilköğretim okulunda okutmak isteyen bir babaya, biz çok çok ucuz şartlarda niçin kredi vermeyelim. Biz Kredi Yurtlar Kurumu bünyesinde katrilyonlar düzeyinde kredi ödüyoruz. Bunun yüzde 10’unu, yüzde 15’ini ilk ve orta öğretime kaydırırsanız, bu bile özel öğretim kurumlarını, bu sektörü ihya eder. Bence se