Tekstil


Avrupa'nın en büyük tedarikçilerinden olan Türk tekstil ve hazır giyim sektörü, krizde siparişlerde önemli bir düşüş beklemiyor. Sektör temsilcilerinin çoğu, özellikle Çin'den siparişlerin Türkiye'ye kayacağını ve önümüzdeki 6 aydan sonra Türk tekstilinin yıldızının parlayacağını söylüyor.   
 
Kriz sırasında sektörün derdi, sipariş alamamaktan çok, finansman sorunu. Hey Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Aynur Bektaş, siparişlerinde bir azalma olmadığını, tam tersine artış olduğunu söyledi. Çin'den kaçış olduğunu dile getiren Bektaş, "Dün Almanya'daydım elime bir sürü sipariş tutuşturdular; ama ben sipariş alıp almamayı düşünüyorum. Sıkıntı, piyasada para olmamasından." dedi.

Likidite krizinin bütün sektörleri etkilediğini, ilk defa bütün sektörlerin aynı gemide olduğunu vurgulayan Bektaş, hazır giyimde peşin çalışılmadığı için siparişlerin yerine getirilebilmesinde çok büyük finansa ihtiyaç duyulduğuna işaret etti. "Siparişlerde düşüş yok. Şu anda Avrupa'daki satışlarda örmede çok iyiyiz ve orta markalara mal yapıyoruz." diye konuşan Bektaş, birlikte çalıştığı firmalarda daralma olmadığını, tam tersi mevcut siparişlere Uzakdoğu'dan bazı malların kaydırıldığına dikkat çekti.

"Eximbank kanalıyla ihracatçıya para enjekte edilirse küçülme olmaz, kriz fırsata dönebilir." diyen Bektaş, Hey Grup'un 2008 sonunda ihracatının yüzde 30 artışla 220 milyon dolara ulaşacağını bildirdi. Tekstil ve hazır giyim sektöründe krizin etkisiyle siparişlerde çok fazla düşüş yaşanmadığını anlatan Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ahmet Nakkaş, mali krizin getirdiği en büyük sıkıntının işletmelerin çok kısa vadeli kredi döngüsüyle çalışması olduğunu ifade etti.

Türk firmalarının bugüne kadar krizi hissetmediğini belirten Ayaydın Miroglio Group Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın, "Çünkü, kriz 2 aydır Avrupa'ya yansımaya başladı. Bize asıl yansıması Aralık, Ocak-Şubat 2009'da olacak. İyi bir şey var; bu kısa zaman için geçerli olacak. Çin'de üretimde büyük sıkıntılar var. Çin'e verilen siparişler Türkiye'ye kayacak. Önümüzdeki 6 aydan sonra Türk tekstilinin yıldızı parlayacak." şeklinde konuştu.

Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdülkadir Konukoğlu ise doların yükselmesi ile dış piyasada fiyatların tutmaya başladığını, dolardaki yükselişle yeni fabrikalar açılacağını ve işçilerin yeniden işe alınacağını belirterek, "Adamlar işsiz olursa enflasyon düşük olmuş ne fayda. Yüksek dolar emek yoğun bütün sektörleri kurtaracak." dedi. Şu anda ortalığın biraz toz duman olduğunu, duran çarklara şu anda su aktarmak gerektiğini ifade eden Konukoğlu, Türkiye'nin çok önemli problemi olmadığını, krizden Avrupa ve ABD'ye göre çok daha çabuk çıkacağımız tahmininde bulundu.

'Umutsuzluğa kapılmayalım'

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, hiçbir zaman umutsuzluğa kapılınmaması gerektiğini söyledi. Ülke sorunlarının çözümü için el ele verilmesi gerektiğine dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, Atatürk'ün ölümünün 70. yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda, "El ele verirsek çözemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur." dedi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Atatürk'ün 'Tüccar, milletin emeği ve üretimini kıymetlendirmek için eline ve zekâsına emniyet edilen ve bu emniyete liyakat göstermesi gereken adamdır.' sözlerini kendilerine şiar edindiklerini belirtti. Gaziantep, aa

Sönmez Filament'in kapatılması yanıltmasın

Tekstil Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Işık Tarakçıoğlu, tekstil sektörünün önemli bölümünün kriz ortamından güçlenerek çıkacağını savunarak, sektörün köklü kurumlarından Sönmez Filament'in kapanmasının bir tehlike olduğunu göstermediğini ileri sürdü. Son krizle iç ve dış pazarların ciddi oranda küçüldüğünü, ancak doların değer kazanmasıyla ABD pazarı için yeni şansların ortaya çıktığını dile getiren Tarakçıoğlu, tekstil sektöründeki fabrika kapanmalarının sektörün geleceği konusunda peşin hükümlere neden olmaması gerektiğini kaydetti. Tarakçıoğlu, "Filament kapattı ama yeniliklere ayak uyduranlar devam edecek." dedi.

Zaman