Patronlar


Necla DALAN

Temelleri Süleyman Çetinsaya tarafından 1977 yılında atılan Artaş, bugüne kadar 40 bin konut ürettti. Avrupa Konutları ile gayrimenkul sektöründe markalaşan Artaş, perakende ve turizm sektörlerinde de faaliyet gösteriyor. 2022 yılında Türkiye’nin ilk çelik halat ve tel fabrikası Çelik Halat’ı satın alarak sanayi sektörüne adım atan Artaş, 2023 yılında da enerji sektörüne girdi. 100 MW güneş santrali yatırımına başlayan şirketin ilk hedefi grubun tüm ticari varlıklarının öz tüketim enerji giderini karşılamak. Avrupakent Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. adlı bir GYO şirketi de olan Artaş, 25’ten fazla şirketiyle Türkiye vergi rekortmenleri arasında yer alıyor. 

Geçtiğimiz hafta Artaş’ın yatırım değeri 1 milyar doların üzerinde olan altı projesinin teslimiyle ilgili basın toplantısına katıldım. Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, oğulları Gökhan Çetinsaya, Serhan Çetinsaya ve Oğuzhan Çetinsaya ile birlikte gazetecilerin önüne çıktı. Hem projelerini hem de sektöre ilişkin görüşlerini dile getirdi. Toplantı sonunda baba Çetinsaya ve oğulları ile görüştüm. 

Oğuzhan Çetinsaya, holdingde Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı. Serhan Çetinsaya ve Gökhan Çetinsaya ise Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapıyor. 

Oğullara babalarını, babaya da oğullarına nasihatlerini sordum. Ama önce oğulları biraz tanıtmak isterim. 

ÜÇ KARDEŞ DE ŞİRKETLERİN YÖNETİMİNDE AKTİF

1997 doğumlu olan Oğuzhan Çetinsaya, eğitimini İstanbul’da iç mimari üzerine almış. London School of Economics’te şirket yönetiminde stratejik kararlar, girişimcilik/liderlik ve gayrimenkul finansı üzerine programlarda bulunmuş sertifikalar almış. 2019’da Artaş Holding Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanmış, sonrasında gayrimenkul geliştirme, proje yönetimi ve bütçelendirilmesi gibi faaliyetlerde görev almış. 2022 yılından itibaren Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olan Oğuzhan Çetinsaya, holdingin AVM, parakende, turizm ve sanayi sektörlerindeki faaliyet ve yönetimlerinde aktif rol alıyor.

Serhan Çetinsaya 1990 doğumlu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamladıktan sonra eğitim hayatına İsviçre’de devam etmiş. Institut auf dem Rosenberg’de eğitimini tamamladıktan sonra Güney Florida’ya gitmiş. Palm Beach State College’de iki yıl okuyup Florida International Üniversitesi’nde Construction Management and Engineering bölümüne transfer olmuş. 2014’te Türkiye’ye dönen Çetinsaya, Avrupa Konutları Kale projesinde çalışmaya başladıktan sonra Vadistanbul projesinin başına geçti. Aile şirketinde inşaatın ve mimarinin dışında; AVM, turizm ve proje bazında yatırımlarla da katkıda bulunmuş. Çetinsaya, 2016 yılında, hazır ve sanal ofis kiralama imkanı sunan Workland Smart Solutions adı altında yeni bir marka kurmuş. Aynı zamanda ailesi ile paralel yürüttüğü turizm faaliyetleri var. İstanbul, Bodrum ve Kayseri’de olmak üzere on farklı otelde turizm işletmeciliğine devam ediyor. Bu arada Çetinsaya bir süre BJK Yönetim Kurulu’nda yatırımlar, gayrimenkul işletme ve geliştirmeden sorumlu asbaşkan olarak da görev yaptı.

Gökhan Çetinsaya ise 1984 doğumlu. Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Bölümü’nden mezun olmuş. Çetinsaya, Artaş Holding’in Avrupa Konutları markalı konut projelerinin hem inşaat hem de teslim sonrası yönetimlerinde görev almış. Çetinsaya, GYODER, KONUTDER, KENTSEV gibi Türkiye’nin önde gelen gayrimenkul dernek ve vakıfların yönetiminde görev almış. Şu anda grubun enerji projelerine odaklanmış durumda… Çetinsaya’nın Platform Office markasıyla hazır ve sanal ofis kiralama alanında da yatırımları bulunuyor.

2028’DE EMEKLİ OLACAĞIM

Tekrar Çetansaya ve oğulları ile sohbetimize dönersek… Süleyman Çetinsaya’nın artık emekli olmayı düşünüp düşünmediğini merak ettim. “Benim düşüncem 2028’de emekli olmak. .Artık gençlerin yetişmesini sağlamaya gayret ediyoruz, onlar da ellerinden geleni yapıyorlar, gayretliler” cevabını verdi. 

Oğullarına hayatları boyunca yol gösterecek nasihatlerinin neler olduğunu sordum. Şunları söyledi:

“Evlatlarıma güveniyorum, çalışkanlar. Onlara en büyük öğüdüm dürüst olmak, gayretli olmak, çalışmak, hak yememek. Yoksa çok zengin olmak matah bir şey değil. Çok paran var, yiyemedikten sonra para nedir ki? İhtiyaçların kadar paraya ihtiyacın var. İhtiyaçtan fazla parayı ne yapacaksın? Mirasçılara mı bırakacaksın? Benim öyle bir derdim yok. Benim derdim insanları ev sahibi yapmak. Her insanın bir kanaat çizgisi vardır. Bir ev, araba, mutlu bir ev, belki bir yazlık, çocuklar sonra?”

“YAPTIĞI DAİREDE MUTLU OLDUĞUNUZU SÖYLEMENİZLE ÇIKARIP ONA 100 MİLYON DOLAR VERMENİZ AYNI”

Serhan Çetinsaya, Süleyman Çetinsaya gibi bir babaya sahip olmanın gurur verici olduğunu vurguladı. Çetinsaya’dan satırbaşları şöyle:

-Sürekli bir şeyler öğreniyoruz. Öğretmen gibi. Sadece bizim değil tüm çalışma ekibimiz için bir öğretmen... Kendisinin de yeni bir şey gördüğünde öğrendiğini kabul edebilmesi büyük bir avantaj. Çünkü bizim sektörümüzde şöyle bir kavram var: “Ben biliyorum, zaten ben oldum.” Ama Türkiye malum deprem ülkesi ve hep “Ben biliyorum, ben yaptım” diyenlerin binaları yıkıldı bu ülkede… 

-Böyle bir babanın avantajları da dezavantajları da var ama avantajlar çok daha fazla. Özellikle inşaat üretim noktasında mükemmelliyetçi. Şantiyede babamın bilgisinin olmadığı bir konu yoktur. Özellikle bir proje son düzlüğe girdiyse gün gün boyacısından daire teslimindeki son anahtara kadar bireysel olarak takip eder. Milletin takip edip ona raporlamasına izin vermez, birebir kendi takip eder. Çok az not alır ve hiçbir şeyi asla unutmaz. 

-Yeni açılan bir AVM’ye ya yeni açıldığında gider ya da bir mağaza hakkında şikayet varsa gider. Özellikle müdürlere haber vermez, otoparktan girer. Şantiyelere bazen gece gider. 

-Benim için bir numaralı özelliği takipçiliği ve istikrarı. En basitinden şöyle anlatayım; siz bir daire alın, meblağı veya ne zaman aldığınız bir önemi yok. Onu bir yerde görün, “Ben çok memnunum, şu kadar senedir oturuyorum, şöyle bir derdim vardı, sağ olsun sizinkiler birkaç günde halletti” deyin. Bu cümleyi söylemenizle çıkarıp ona 100 milyon dolar vermeniz aynı şey onun nezdinde. Bu tarz yorumlar onun için paradan daha değerli. 

“HAYATIMIZ YAZ-KIŞ DEMEDEN ŞANTİYELERDE GEÇİYOR”

Süleyman Çetinsaya’nın sadece bir baba değil çok değerli bir patron olarak nitelendiren Oğuzhan Çetinsaya’dan satırbaşları şöyle:

-Ben 7/24 babamın yanındayım. Ağabeylerim çeşitli şantiyelerden mesul ben onunla olmaktan mesulüm diyebilirim. Tabi ben de şantiyelerle ilgileniyorum. Babamdan çok şey öğreniyorum. İşini çok ciddi takip ediyor. Bizim altı projemiz varsa günde beşini veya altısını geziyoruz. 

-Bizim hayatımız yaz-kış demeden sahada geçiyor. Sabah şirkette işlerimizi hallettikten sonra çıkıyoruz, 12:00 gibi şantiye gezilerimiz başlıyor ve akşama kadar bütün gün inşaat alanlarını geziyoruz. 10 senedir emekli olacağım diyor ama olması zor. 

-Sıfırdan gelip ev sahibi olmanın ne olduğu bilen insanlar, eski insanlar farklı oluyor. Böyle birinden işi öğreniyor olmak bana gurur veriyor. 

-Babam, gerçekten insanları mutlu etmek, ev sahibi yapmak için bu işi yapıyor. Asli amaç ticaret olarak ilerlemiyor bizde. 10 sene önce yaptığımız bir projedeki evi bile bir sorun varsa onarıyoruz. Projemizin, işimizin arkasında duruyoruz. 

“ÇOK ÇALIŞKANDIN, BİZE HEP DÜRÜST OLUN DEMİŞTİR”

Gökhan Çetinsaya ise çok çalışkan olan babalarına yetişmeye gayret ettiklerini vurguladı ve şunları anlattı:

-Bize hep dürüst olun demiş, taşeronlara zamanında ödeme yapmamız gerektiğini hep vurgulamıştır.

-Babam çok çalışkan olduğu için biz de ona yetişmeye çalışıyoruz. Ona yetişmek çok kolay değil ama ayak uydurmaya çalışıyoruz.

-Benim, kardeşlerimin hepimizin görevleri var. Babamın emekli olması kendisi için de iyi olmaz. Çalışması daha iyi…

patronlardunyasi.com