Danielsson, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'i makamında ziyaret ederek, bir süre görüştü. Danielsson, burada yaptığı konuşmada, ''Burada bulunma amacımız AB'nin Türkiye'nin sağlamış olduğu mali yardımın, ki bu Türkiye'nin katılım süreci kapsamında sağlanmış bir yardımdır. Bunun doğru şekilde uygulanmak olduğunu görmek amacıyla burada bulunmaktayız. Diyarbakır da bu anlamda bizim için son derece önemlidir'' dedi.
Türkiye'ye yapılan mali yardımların büyük kısmının sosyo ekonomik sorunların çözülmesi, bölgesel farklılıkların ortadan kaldırılması amacıyla özellikle de büyük kısmının Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki illere yapıldığını kaydeden Danielsson, bu çalışmaları görüşmek ve uygulamaya konulan projeleri yerinde görmek için Diyarbakır'a geldiklerini aktardı. Bir gazetecinin; ''Bölgenin AB açısından önemi nedir?'' sorusuna Danielsson, Türkiye'nin AB'ye katılım sürecinde bölgesel farklılıkların ortadan kaldırılmasının önemli yer teşkil ettiğini, bunun, sürecin ayrılmaz parçası olduğunu bildirerek, AB'ye üye her devlet için bunun böyle olduğunu ve üye devletlerin bu amaçla çeşitli fonlar sağladığını anlattı.
Türkiye'nin katılım süreci çerçevesinde, bu amaçla önemli miktarda fonlar sağlandığını belirten Danielsson, bunun büyük kısmı da özellikle bölgesel farklılıkların ortadan kaldırılması için sağlanan fonlar olduğunu ve bu bağlamda Diyarbakır'ın da çok önemli çabaların merkezi konumunda bulunduğunu kaydetti.
''AB'NİN POZİSYONU SON DERECE NETTİR, AÇIKTIR''
''AB, terör örgütü PKK'yı nasıl değerlendiriyor?'' sorusunu Danielsson, şöyle yanıtladı: ''PKK konusunda AB'nin pozisyonu son derece nettir, açıktır. PKK terörist bir örgüttür. Bölgesel farklılıkların ortadan kaldırılması ile ilgili olarak da AB'nin pozisyonu yine son derece açıktır. Türkiye'ye bu amaçla çok kapsamlı yardımlar sağlanmaktadır, sağlanmaya da devam edecektir.
Önümüzde 7 milyon Avroluk yine bu amaçla yardım yapılması planlanmaktadır ve bölgesel farklılıkların Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde sorun teşkil ettiğini dikkate alırsak ve Diyarbakır da bu bölgenin önemli parçası olarak dikkate alındığında özellikle bu yardımların bu bölgeye aktarılacağını söyleyebiliriz.'' ''Türkiye'ye ne kadar yardım yapılacak?'' sorusu üzerine de Danielsson, ''Bu rakam 2007 yılı içerisinde 500 milyon Avrodur. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu için düşünürsek bu rakam 160 milyon Avrodur. Önümüzdeki dönemde de artacaktır. Doğrusu büyük bir rakam, fakat daha da artırılması gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle bu fonların kullanılmasını beklediğimiz alanlarda ekonomik aktivitelerin artırılması, KOBİ'lerin güçlendirilmesi ve KOBİ'lerin rekabetçi sisteme kavuşturulmasıdır. Kültürel faaliyetler, kırsal kalkınma, çevre, ulaşım ve diğer konulardaki çeşitli faaliyetlerdeki yatırımlara da bu fonlar aktarılacaktır'' diye yanıtladı.
''Yerel yönetimler, merkezi Hükümetten gerekli yardımları alamadıklarından yakınıyor. Bunu AB nasıl değerlendiriyor?'' sorusuna da Danielsson, bunun kendi sorunları olmadığını, kendileri için verilen desteğin yerel yönetimler ve merkezi hükümetler bazında uygun şekilde kullanılmasının sağlanması olduğunu bildirdi. Danielsson, şimdiye kadar sağlanmış fonlarla ilgili olarak bunların etkin şekilde kullanılmış olduğunu söylemenin mümkün olduğunu, bunlarla ilgili sonuçları aldıklarını sözlerine ekledi.
BAYDEMİR
Baydemir de, bölgede 33 medeniyetin izlerini görmenin mümkün olduğunu, Cumhuriyet tarihi boyunca Diyarbakır'ın Türkiye'nin 3 önemli kentinden biri, bunların da İstanbul, Ankara ve Diyarbakır olduğunu söyledi. Aynı şekilde Diyarbakır'ın Türkiye'nin demokratikleşmesinde ve Türkiye'nin AB'ye entegrasyonunda çok önemli dinamik olduğunu anlatan Baydemir, şöyle konuştu: ''Diyarbakır'ın geleceğe dair planlamasını yaparken temel vizyonumuz, kültür, sanat, ticaret ve turizm merkezi haline dönüştürmektir. Bunun planlaması anlamına gelebilecek imar ve ulaşım mastır planımız bitmek üzeredir. Bu yılın ortasında kentimizin 40 yıllık bütün gelişim aksamını belirlemiş olacağız.
Geleceğin vizyonuna sahip kentin yaratılmasına altyapıdan, çevreye kadar bütün projelerde sahip olduğumuzu düşünüyorum. En temel sorunumuz bu vizyonun yaşam bulması için kaynak ihtiyacı, kaynağa ulaşımdır. Diyarbakır çeşitli açılardan da özellikli bir kenttir. Hassasiyeti olan bir kent. Son 20 yılın sosyal mülahazalarından kaynaklı çatışma ortamından kaynaklı çok ciddi yaralar almış bir kenttir. Türkiye AB ilişkileri çerçevesinde bölgeler arası gelişmişlik farkı ve farklılığın ortadan kaldırılması çok önemli önceliktir. Bölgeler arası gelişmişlik farkının ortadan kaldırılmasında Diyarbakır ve bölgenin yaşamış olduğu dezavantajları dikkate aldığımızda, ekonomik kaynakların, fonlar uygulamaya geçilirken pozitif destekle kentimizin desteklenmesi gerektiğine inanıyoruz. Böyle bir talebimiz var aynı zamanda.'' Daha sonra Baydemir, Danielsson'a plaket verdi.