Türkiye ve Suriye arasındaki ekonomik ilişkilerinin iki ülke Başbakanlarının karşılıklı ziyaretleri ile önemli bir artış gösterdiğine dikkat çeken uzmanlar, Suriye"nin yatırımcılara sağladığı vergi muafiyeti, ucuz iş gücü, ucuz petrol ve enerji maliyetleri sebebiyle önemli bir avantaj yarattığına dikkat çekti.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Dış Ticaret Müsteşarlığı, Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) gibi kurumların desteğiyle 2006 yılının Temmuz ayında Okan Üniversitesi bünyesinde kurulan  Uluslararası Ticaret Uygulama ve Araştırma Merkezi"nin (OKTAM) düzenlediği Kurum ve Ülke toplantılarının ilki “Suriye ile Nasıl İş yapılır?” Okan Üniversitesi Akfırat Kampusünde yapıldı.

OKTAM"ın Başkanlığını yapan İstanbul Kimya ve Kimyevi Maddeler İhracatçı Birlikleri eski Başkanı Turgut Doyran, OKTAM olarak dış ticarette yaşanan sıkıntılara çözüm aramak amacıyla devlet-özel sektör- üniversite üçlüsünü biraya getirdiklerini belirterek, “Amacımız kurum enflasyonu yapıp diğer kurumların işlerini yapmak değil, gereksinim duyulan ara elaman ihtiyacını karşılamak” dedi.

Cazip yatırım alanları; tekstil, gıda, petro kimya, makine, ambalaj
Doyran, OKTAM olarak düzenledikleri toplantıların ilkinde Suriye"yi ele almalarının sebebinin bu ülkenin Türkiye"ye gerek coğrafi, gerek kültürel anlamda çok yakın olmasına ve ortak bir tarih paylaşmasına rağmen iki ülke arasındaki ticaretin yeterince gelişmemiş olmasından kaynaklandığını söyledi.

Türkiye ile Suriye arasında imzalanan ve 2007 yılının Ocak ayında yürürlüğü giren Serbest Ticaret Anlaşması"yla iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin daha da gelişmesini beklediklerini belirten Doyran, Suriye"nin sunduğu yatırım olanakları açısından da cazip bir ülke olduğunu ve özellikle tekstil, gıda ürünleri, tarım mamulleri ve makineleri, petro-kimya, ambalaj gibi alanlara yatırım yapılabileceğini sözlerine ekledi.

Suriye Arap Cumhuriyeti Başkonsolosu Muhammed İbrahim ise Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkilerin, 2004 yılında önce Suriye Devlet Başkanı Beşer Esad"ın Türkiye ziyareti, ardından Türkiye Başbakanı Recep Tayip Erdoğan ve sonrasında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer"in Suriye ziyaretleri ile yeni bir ivme kazandığına dikkat çekti. Karşılıklı ekonomik ilişkilerin bu diyaloglar sonucu hızla artmaya başladığının altını çizen İbrahim, Suriye"nin sunduğu avantajlarla Türk yatırımcısını beklediğini ifade etti. İbrahim sözlerini şöyle sürdürdü:

“Suriye Arap Birliği"ne üye olduğu için 17 ülke ile gümrüksüz ithalat ve ihracat yapabiliyor. Özellikle petrol ve türevleri ile ilgili işletmeler açısından büyük avantaj sağlıyor. Vergi, işgücü ve enerji maliyetleri halihazırda Türkiye"den çok daha ucuz. Suriye"nin sanayisi henüz gelişmekte olduğundan Türkiye pek çok alanda liderliği ve eğitmenliği üstlenecek pozisyondadır. Suriye"de yatırımcılar için geçmişteki sıkıntılar ve bürokratik engeller de artık yok. 10 numaralı yatırım kanunundan faydalanmak için yatırımcılar yatırım ofisine gidip evraklarını buraya sunuyorlar ve tek tek diğer kurumlara gitmek zorunda kalmıyorlar. İşlemleri burada çözülüyor”.

 İki ülke arasında ticaret 2 milyar dolara ulaşacak
Toplantıda konuşan DEİK Suriye İş Konseyi Başkan Yardımcısı Ruhsan Pekcan"da Suriye"ye yatırım fırsatlarına değinerek, Suriye ile Türkiye arasındaki ticaretin 2000-2006 yılları arasında yüzde 206 arttığına vurgu yaptı. İki ülke devlet başkanlarının ziyaretinin ekonomik canlanma yarattığına da değinen Pekcan, Ocak ayında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşmasıyla iki ülke arasındaki ticaret hacminin 2 milyar dolara ulaşmasını beklediklerini kaydetti. Suriye"nin çok kaliteli pamuğa sahip olduğunu ve yılda 1 milyon ton pamuk ürettiğini dile getiren Pekcan, Suriye"de tekstil başta olmak üzere Türk işadamlarının yatırım yapacağı pek çok alan olduğunun altını çizdi.